Her gün olduğu gibi yine okulda sıkıcı bir gün geçiriyordum. Bıkmıştım bu okuldan. Herkes liseyi özver, hayatın en eğlenceli zamanların lisede geçtiğini söylerdi. Benim içinse hiç öyle değildi son zamanlarda...Yoongi yine yoktu. Okula gelmeyi aksatıyordu. Bu hafta hiç bir gün gelmediği için konuşamamıştık. Telefonu kapalıydı. Ve ben çok yorulmuştum bu durumdan. Bitirecektim fakat yine yoktu.
Hava almanın benim için iyi geleceğini düşünerek bahçeye çıktım. Kaldırıma oturdum ve rüzgarın beni rahatlatmasına izin verdim.
Üstümde hissettiğim ıslaklıkla rahatlamak adına kapattığım gözlerimi açtım. Gözlerimin açılmasıyla üstümü ıslatan ıslaklık tüm formamı ıslattı. Bu kız gereçten şizofren falan mıydı? Okulda hortumla başkasını ıslatmak da neydi?
Sinirle oturduğum yerden kalktım ve hiç korkmadan adının Wendy olduğunu hatırladığım kızın üstüne yürüdüm. Karşımda itici bir şekilde gülen kız üstüne yürümemle suratını astı ve hortumu yere tuttu.
Yanına vardığımda onu hızlıca geriye ittim. Gerçekten sinirlerim bu aralar iyi değildi, delirmeme ramak kalmıştı ve bu kızla uğraşamazdım.
Hızlıca itmemle geriye bir kaç adım attı. "Sen ne yaptığını zannediyorsun?!" Bağırmamala şaşırmış gibi gözüküyordu. Şaşkınlığını üstümden atıp üstüme geldi. Fakat ben geri adımlamadım.
Dibimde durdu. "Oyun oynuyorum." Gittikçe sinirlerim nirvanaya tırmanıyordu. "Ben senin oyuncağın değilim. Defol buradan!"Kendimi saldırmamak için zor tutarken beni çıldırtacak son cümlesi döküldü dudaklarından." O zaman Yoongi'nin oyuncağısın... Veya sürtüğü... "Elinden hızlıca aldığım hortumu onun üstüne tutmamla çığlığı bastı.
Buz gibi suyla tüm vücudunu ıslattığım sırada elime vurdu ve hortum yere düştü. Beni o kadar hızlı itti ki bedenim yeri bulmuştu. Üstüme çıktı ve bana vurdu. Fakat sadece bir kere vurabilmişti.
Onu ters çevirip altıma aldım ve boğazına yapıştım. "İnan benimle oynamak istemezsin." Aptalca gülmesi beni gerçekten kötü şeyler yapmaya zorluyordu ki kolumu kavrayan bir el beni onun üstünden kaldırdı.
Hala kendimi tutamıyor, o kıza saldırmak için kolumu tutan kişinin suratına bile henüz bakmadan kurtulmaya çalışıyordum. Kolumu sıkıp bağormasıyla durdum. "Yo İn! Dur artık!" Sesin sahibine döndüm. Benim konuşmama izin vermeden devam etti. "Daha ne kadar böyle aptalca şeyler yapacaksın!?"
Söyledikleriyle bu sefer üstüne çıkıp boğmak istediğim kişi Yoongi olmuştu. Buraya gelmiş bana o kızı mı koruyordu?
Kızın ayağa kalkıp Yoongi'ye dokunmasıyla kendimi tutamayıp kız bir tekme geçirdim ve yere düşüşüyle sinsice gülümsedim. Fakat Yoongi gereksiz sinirlenerek beni sürüklemeye başladı.
Bulunduğum durum ve yaşadıklarımın suçlusu Yoongi'ydi gözümde. Neden böyle saçma zamanlarda karşıma çıkıp saçma sapan konuşup günlerimi mahvediyordu?
Okula soktu beni ve aşağı kata indirdi. En son erkeklerin soyunma odasına soktu ve kendi dolabının önünde durdu. "Ne yapıyorsun Yoongi?" Dolabından okulda giyindiği eşofman takımını çıkarıp bana uzattı. "Giy şunları. Hasta olacaksın." Yine benim sorumu cevapsız bıraktı ve soyunma odasının çıkışına ilerledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
COWARD ~MYG
Fanfiction"Beni bir dokunuşla açabilirsin bebeğim. Her şeyimle değişirim. Sadece senin için. Korkak biriyim ben, ama seninle en cesur kişi olabilirim." !BU KİTAP HATIRA OLARAK DURAN,YILLAR ÖNCE YAZDIĞIM BİR KİTAPTIR.YALNIZCA İLK OLDUĞU İÇİN YAYINDA!