"29- Ben yaptım!"

6.8K 552 57
                                    

"Daha hızlı sür Efken, lütfen! Yetişemiyoruz!"

Allah'ım ne yapacağız? Zehra'nın ablasını katil olmaktan nasıl kurtaracağız? Zehra'nın evine gitmiş, ablası ile konuşmaya çalışmıştık. O ise ağlayarak 'Öğrendim' demiş ve elindeki silahla hızla evden çıkmıştı. Zehra'nın nerede olduğunu biliyordu kesinlikle! Hem onu katil olmaktan, hem Zehra'yı kurban olmaktan kurtarmalıydık! Kahretsin!

Geçmiş;

Türkiyeye giriş yapar yapmaz, elbiselerimi değiştirmek üzere eve gittik. Annem benim evimdeydi, ona sarıldım ve merak etmemesini söyleyerek üstümü değiştirdim.

Efken ve Gürkan sabırsız bir halde benim hazırlanmamı bekliyordu. Ben ise, sabırsızca elime gelen ilk eşofmanı ve onun üstüne herhangi bir tişörtü geçirdim. Koşarak banyoya girdim. Gözaltımda olan çökme, morluk ve daha fazlası.. Hiçbiri umrumda değildi, vakit kaybedemezdim! Belki de şimdi Zehra'yı o iğrençliğe alet etmişlerdi.

Efken her kimi aramışsa 2 saat sonra Zehra'nın ablasının ev adresi bizim elimizde olmuştu ve biz Türkiyeye giriş yaptığımız anda, oraya gitmeye yeltenmişti. Fakat son dakika onu durdurmuş ve ablası ile alakalı konuşmuştum.

Zehra'nın söyledikleri hala kulağımda çınlıyordu. Hemen dışarı çıktım ve Zehra'nın ablasının evine doğru yola koyulduk.

###

Efken sabırsızca direksiyonda duruyordu. Aslında bu neyin sabırsızlığı bilmiyordum. Yoksa Zehra'yı seviyor muydu? Veya hoşlantı? Ah, şimdi bunu düşünmenin zamanı değildi.

"Burası."

Efken'in sesi ile bakışlarım ona döndü. Daha sonra karşımızda duran eve baktım. Gayet güzel 2 katlı bir evdi. Geniş bir bahçesi vardı ve biz o bahçeden girip, belki de geri dönüşü olmayan şeyler yapacaktık. İncelsin ip ve kopacaksa kopsun!

Bir yanım, bunu anlatma derken. Diğer yanım, ısrarla anlatmam için baskı yapıyordu. Ben de baskıcı tarafıma uydum. Bize inanıp inanmaması kendisine kalmış bir durumdu. Ama umarım inanırdı. Hem belki, Zehra'nın nerede olduğuna dair bir fikri vardır.

###

Kapının önüne geldiğimiz zaman, çok güzel bir kadın gözyaşları ile önümüzde duruyordu. Sanırım evden çıkmak üzereydi, çünkü biz kapıyı çalmadan o açmıştı.

Gözyaşları içerisinde "Ne var? Siz kimsiniz? Gitmem lazım, Aytekin evde değil. Daha sonra falan da gelmeyecek. Onun için buradaysanız, derhal defolun!"

Bunu söyledikten sonra, elinin tersi ile gözyaşlarını sildi. Onun bu haline içim acımıştı, ayrıca merakta etmiştim. Yoksa Zehra buradaydı ve gerçekleri mi anlatmıştı? 

"Pardon, Aslıhan abla siz misiniz?"

Kapıdaki kadının bakışları beni bulunca, kaşlarını çattı. 

"Evet benim! Sen kimsin?"

"Ben Zehra'nın arkadaşıyım."

Ben bunu söyler söylemez, Aslıhan abla yere çöküp ağlamaya başladı. Öyle bir ağlıyordu ki, sanki ciğerleri sökülsün ister gibi. Benimde gözlerim doldu ve kendi gözyaşlarım akarken Aslıhan abla ile konuşmaya başladım.

"Aslıhan abla, benim sana anlatmam gereken şeyler var. Zehra ve... kocanla alakalı!"

Aslıhan abla daha şiddetli ağlamaya başladı. Bir anda ayağa kalktı, duygusuz bir şekilde bakarken, gözyaşları akmaya devam ediyordu. 

Aşkın Son Damlası! [Tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin