"Gerizekalısın Gürkan, sadece gerizekalı."
Gürkan kahkaha atarken, aynı anda tükürüklerini orama burama sıçratıyordu. İğrenç yaratık.
"Senin gerizekalın olayım? Kabul eder misin?"
Ona tuhaf tuhaf baktıktan sonra "Sence bu kafayla edeceğin teklifi kabul eder miyim?" dedim ve devam ettim.
"Lan biraz yardımcı ol! 50 kiloyum! Senin gibi 80 kiloluk adamı taşıyorum resmen!"
"İyi tamam be."
Nihayet biraz yükünü üstümden hafifletmişti. Apartman kapısına geldiğimiz zaman duraksadı. Bakışlarını bana döndürdüğünde "Ne var, ne durdun?" der gibi bakıyordum. Niye durmuştu ve niye bana böyle bakıyordu? İçeri girmeliydik!
"Girmiyorum içeriye falan."
"Sebep?"
Sabrımı mı ölçmeye çalışıyordu bu herif?? Hıırrr...! Bana bakıp sırıtmaya başlayınca, yine kafasında bin ayrı tilki gezdiğini hissetmiştim. Pis ayyaş!
"Çünkü beni sevdiğini söylemiyorsun."
"Seni sevmediğim için olabilir mi?"
Bi anda başını başımın hizasına getirip, dudaklarımızın arasında mesafe kalmayacak hale getirdi. Ben şaşkınca bakarken, onun konuşan dudakları dudaklarıma çarpıyordu ve kötü bir haberim var, bu hiç iyiye işaret değildi. Çok acayip hissediyordum. Sokak olmasa onun üzerine atlayabilirim bile! Tövbe tövbe ne düşünüyorum ben böyle?
Kafamı biraz geriye iterek, dişlerimin arasından tısladım.
"Çekil şurdan, böyle hareketleri yapmaman konusunda seni kaç defa uyarmam gerekiyor?!"
Yüzüne çarpık gülüşünü yerleştirdikten sonra, tabi o gülüşün içime oturduğundan bahsetmiyorum bile artık bunu öğrendiniz. "Beni seviyorsun." dedi.
"Hahaytt. Sen öyle san oğlum. Nah seviyorum!" diyerek hareket çektim.
Sinirlendiği için çatılan kaşlarının ortasında oluşan çizgiye parmağımı bandırmak istesem de, bunu yapmadım. Kendimi frenledim! Evet çok iradeliyim, Aferim kızım! İşte böyle! Kendimi övmemi bitirdiğimde Gürkan'da konuşmaya başlamıştı.
"Tamam o zaman, bu gece de benimle uyur.."
"Asla!" diye bağırdım.
Alışmıştı herhalde benimle uyumaya! Bu ne canım! Sürekli yan yana uyuyoruz, olacak iş değil. Hem annem göster ama elletme diyordu! Annemde pek mantıklı konuşmuyormuş zaten. Neyse. Konumuz bu değil, konumuz Sapık Gürkan.
"Girmiyorum ulan o apartmandan içeriye, burada sokakta uyuyacağım! Sokak köpeği gibi!"
Gürkan bunu der demez, yere boylu boyunca uzandı. İçimdeki şaşkınlık ve gülme isteği ile bir kahkaha patlattım. Bu gerçekten zır deliydi! En iyisi tamam diyerek onu kandırmak ve onu evine atar atmaz kapıyı üstüne kapatmak olacaktı. Of kahretsin! Geçen gün yine zekiyim filan. Neyse..
"Gürkan, kalk yerden. Gelen geçen bize bakıyor, lütfen."
"Kalkmayacağım!"
İnatçı oğlu inatçı! Hande teyze ve Kemal amcaya laf atmıştım ama bu şerefsiz hak etmişti!
"Tamam Gürkan. Gece yanında uyuyacağım. Kalk artık."
"Sana inanmıyorum. Ya beni kandırıyorsan?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Son Damlası! [Tamamlandı]
Umorismo#Mizah 1 Sessizliğin Sesi! Adlı hikaye'de bulunan Gürkan ve Güneşin hikayesidir! İki hikaye birbirine bağlantılı değildir :) Alnını alnıma dayadı kısık kısık nefes alıp verirken "Bilmiyorsun." dedi. Gözlerim gözlerindeyken "Neyi?" diye sordum. Yava...