Cat Boy | kth

6 | Jiminie

Düzenlendi.

2.5 ay sonra ~

Bugün Tae kedi yılına göre 4 yaşına giriyordu. Yoongi ve Haneul ondan habersiz ufak bir kutlama yapacaklardı.

Haneul evde pastayı hazırlarken Hoseok Taehyung'u dışarı çıkarmıştı. Yoongi ise kısa bir süre önce internetten ileştişime geçtiği kadınla konuşuyordu.

Kadın bir kedi kadındı ve doğurduğu çocukları satıyordu.

Ne kadar yaptığı iş hoş bir durum olmasada Yoongi bununla ilgilenmiyordu. O sadece aldığı kedi çocuğuyla ilgili kadından bilgi alıyordu.

Çocuğu çoktan gelmişti. Yaklaşık 3 haftadır onunla yaşıyordu.

Adı Jimin'di. Siyah saçlı, siyah gözlü birazcık minyon biriydi ama kesinlikle çok tatlıydı.

Yoongi onu hem kendiyle hemde Taehyung ile arkadaş olması için almıştı. Gerçi Jimin ona arkadaştan çok kardeş olmuştu.

Onun annesine anne, babasına baba diyordu ve evebeynleri Jimin'i fazlasıyla benimsemişlerdi.

Yoongi kadınla konuşmasını bitirdiğinde kadının numarasını telefonundan sildi. Ardından odasından çıkıp Jimin'in odasına girdi.

Jimin Yoongi'nin ona kısa bir süre önce aldığı oyuncaklarla oynuyordu. Kapının açılma sesini duyduğunda oyunu bırakıp Yoongi'ye koştu ve onun bacağına sarıldı.

Yoongi gülümseyerek Jimin'i kucağına aldı ve köşede duran yatağa oturdu.

Jimin sadık bir çocuktu. Ayrıca sessizdi. O evde yaşadıkları, onu içine kapanık biri yapmıştı.

Jimin o ailenin baktığı son çocuktu. Aslına bakılırsa kendi kendine bakmıştı. Kadın hamile kalıp çocuk doğururken, Jimin hem kendine hem de annesine bakmış ve ona yardım etmişti.

Kadın eline geçen yüklü miktardaki paranın birazını bile Jimin'e harcamamıştı.

Ayrıca doğurduğu çocukları satın alanlara teslim edene kadar o bebeklere de Jimin bakıyordu.

Ve kadına göre Jimin'in ona yaptığı tek ve en büyük iyilik 4 yaşında olduğu için yeni doğan kedi çocuklara göre daha fazla para etmesiydi.

Sözde anne !

Yoongi aklına gelen bu kötü düşünceleri kışkışladı.

Jimin'e geçmişini unutturacak ve ona hakettiği gibi harika bir hayat sunacaktı.

"Jimin bugün seni biriyle tanıştıracağım."

🍦

Haneul hazırladığı pastayı yeni aldığı bir pasta kabına koyup Yoongi'nin evine doğru yola çıktı. Haziran ayı yazın daha başı olmasına rağmen hava fazlasıyla sıcaktı.

Alnındaki ter damlacıklarını elinin tersiyle sildikten sonra yoluna devam etti.

Nihayet Yoongi'nin evine geldiğinde zile bastı ve beklemeye başladı.

Kapıyı bir hizmetçi açmıştı. Haneul hizmetçiye pastayı emanet ettikten sonra klima ile soğutulmuş salona girdi.

Yerlerde balonlar vardı. Tavana aşağı doğru sarkan güzel süsler asılmıştı. Duvarın hemen önünde olan yemek masası özenle donatılmış ve duvarda 'İyi ki doğdun TaeTae !' yazıyordu.

Haneul etrafını hayranlıkla süzerken arkasından Yoongi'nin  "Haneul " diye ona seslenmesini duydu.

Arkasını dönüp arkadaşına sarıldıktan sonra yine etrafı incelemeye başladı.