2.Bölüm

1.3K 89 35
                                    

Eylemden

Yavaş yavaş yeni hayatımıza alışıyorduk.
Annem bir evde yardımcı olarak çalışıyordu bize o evin müstemilatını vermişlerdi ve orda kalıyorduk.

Feyzullah bir kafede garsonluk yapmaya başlamıştı. Nazlı ise hep sevdiği kitaplarla içiçeydi. Bir kütüphanede çalışmaya başlamıştı.

Ama malesef ben hala bir iş bulamamıştım. Nereye gitsem kapılar yüzüme kapanıyordu.

Bildiğim kadarıyla annemin çalıştığı villa ünlü bir iş adamının. Ve üç tane çocuğu var. İkisi erkek biri kız. Sanırım, bizim yaslarimizdalar. Bu yüzden anneleri anneme bizim pek dısarıda görünmememizi söylemiş. Bizde olabildiğince dikkat ediyoruz.

Ama biraz hava almaktan bir zarar gelmez diye düşündüm ve dışarıya çıktım. Temiz havayı içime çektim.

Bir an gözüm villaya kaydı çok ihtişamlıydı göz kamaştırıcı. Tıpkı bizim eski evimiz gibi.

Villanın bahçesine göz gezdirdim. Bahçede çok büyüktü. Bahçenin köşesindeki esmer çocuğa takıldı gözüm. Sanırım o meşhur çocuklardan biride bu çocuk olmalıydı.

Ona bakarken arkasını döndü ve beni gördü. Bana doğru gelmeye başladı. Ne yapmam gerekiyordu şu an? Gitmem mi gerekiyordu yoksa kalıp çocukla konuşmam mı? Biraz düşündüm ve biraz sohbet etmekten bir zarar gelmeyeceğini düşündüm.

Bu arada çocuk benim yanıma gelmişti. "Selam ben Fethi. Sen şu mustemilata yeni taşınan kadının kızı olmalısın" dedi. "Evet. Eylem ben" dedim.

Fethi tam konuşacakken arkadan ona bağıran pardon anıran bir ses geldi. Sesin geldiği tarafa baktığımda sarışın bir çocuk gördüm. Sanırım şu erkek çocuklardan biri de bu sarışın olmalıydı.

"İki dakika bekle ateş geliyorum." Dedi Fethi adının Ateş olduğunu öğrendiğim çocuğa. Sonra bana geri döndü ve "Sonra görüşürüz Eylem" dedi. Ona baktım. Belki de Görüsemeyiz. Görüsmemeliyiz. "Görüşürüz" dedim.

Fethi gitti. Bende içeriye girmeye karar verdim.

Feyzullahdan

"Feyzullah biraz daha hızlı ol daha bir sürü sipariş var" patronun sesiyle ona döndüm ve kafamı salladım. Hızımı biraz daha arttirdim. Bir az önce gelen masaya sipariş almak için gittim.

Masada üç tane kız vardı. "Buyrun ne alırdınız." Kumral olan kız "hayatımda bu kadar yakışıklı bir garson görmedim." Dedi. Sonra diğeri "Valla bende neden garsonluk yapıyosun ki" dedi. İyice sinirlenmeye başlıyordum. "Siparişleri alabilirmiyim?" Sarışın olan "Kızlar tamam uzatmayin" dedi.

Kumral olan kız " Su ya sen neden böylesin azıcık eglenmeyelim mi?" Su bana döndü ve "ya sen onlara bakma garsonluk yapmak kötü bisey değil ve biz lütfen dört limonata alalım sadece limonata" gözleri çok güzeldi."Hemen getiriyorum"

Nazlıdan

Kütüphanede çalışmaya başlamıştım bura bana huzur veriyordu. Kitaplarla olmayı çok seviyordum. Kütüphanenin sahibi burayı sık sık bana bırakıp gidiyordu. Yine ben kütüphanede tektim ve kitapları inceliyorum.

Kapı açıldı ve içeri iki çocuk girdi. Yanlarına gittim. " Merhaba yardımcı olmamı istermisiniz?" Dedim. Esmer olan bana döndü ve "İyi olur. Önerebileceginiz bir kitap varmı?" Dedi. Ona bir kaç kitap önerdikten sonra sarışın olan çocuğa döndüm.

Bana bakıyordu "Sıze nasıl yardımcı olabilirim?" Diye sordum. "Bilmem." Dedi gözünü benden ayırmadan. Ona anlamdigimi belli edercesine baktim.

"İki kitap okusan eline yapışmaz Ateş" dedi esmer olan. Ateş sonunda gözlerini bende ayırmıştı. "Hiç bana göre değıl fethi" dedi ve dışarı çıktı. Fethide bana teşekkür ettikten sonra gitti.

Bu bölüm pek içime sinmedi ama söz başlamadan atıyım dedim.
Umarım beğenirsiniz.

AY IŞIĞIM (Nazat-Eyfet-Feysu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin