Ateşten
Nazlıya çok kızgındım. Fotoğraflar telefonuma bilinmeyen bir numaradan gelmişti. Resmen beni aldatmıştı.
Nazlıya kızgınlığımı gösterirken aynı zamanda bir açıklama bekledim. Ama yapmadi. Kendini bile savunmadı. Sadece sustu. O an ne dese inanmaya hazırdım.
Sinirli bir şekilde kapıyı carptim ve arkamdan "Ne oluyo ya!" Diye bağıran eyleme aldırmadan dışarıya çıktım.
Eylemden
Ateş gittikten sonra hüngür hüngür ağlayan nazlının yanına gittim. "Nazlı ne oluyo artık saklama söyle bak böyle yapmanın kimseye faydası yok. Aksine zararı var." Dedim
"Söyleyemem." Dedi ic çekerek. "Soylemen lazım." Dedim. Bana baktı ve kafasını salladı. "Tamam söyliyicem ama kimseye soylemiyiceksin dedi."
"Tamam soyle" dedim. "Alp... geri geldi ve beni tehdit ediyor." Dedi. "Ne! Yok artik nazlı böyle bir şeyi nasıl saklarsin ya!" Dedim bağırarak.
Eliyle agzimi kapattı. "Ya tamam bagirma bak kimseye soylemiyicem dedin. " dedi. "Saçmalama tabiki söyliyicem bunu bilmeleri gerekiyo." Dedim ve feyzullaha söylemek için içeri geçtim.
Nazlı arkamdan bağırıyordu. İkimizde feyzullahın karşısına dikildik o da şaşkın şaşkın bize bakıyordu. Nazlı kolumdan içeri çekiştiriyordu.
"Alp geri gelmiş ve nazliyi tehdit ediyormuş." Diye aniden söyledim. "Ne!" Diye bağırdı feyzullah "Ya sen niye kendi kafana göre iş yapıyosun nazlı niye soylemiyosun."Dedi sesi gereğinden fazla yükselmişti.
"Korktum anlamiyomusunuz korktum. O psikopat her şeyi yapar sizde biliyosunuz Ateşe zarar verebilme ihtimali bile beni çileden çıkardı. Evet belki şimdi ben ona zarar verdim. Ama beni unutur. Unutmak zorunda." Dedi ve zaten hiç durmayan gözyaşları yine şiddetlendi.
Gidip nazliya sarıldım. Sonra feyzullahda geldi ve sarıldı. Saçlarından öptü. "Geçecek her şey merak etme." Dedi
"Şimdi gidip ateşle konusuyosun ve her şeyi onada anlatiyosun sonra siz ikiniz buraya geliyosunuz bizde bir çare buluyoruz." Dedi
"Ama.." nazlının itiraz etmesine fırsat vermeden. "Hadi nazlı of amma naz yaptın ha." Dedim. Kafasını salladı ve gitti.
Nazlidan
Ateşin odasına çıkarken suyla karşılaştım "senin ne işin var burda?" Dedi. "Su bak biliyorum kizginsin ama bildiğin gibi değil önce bi ateşle konuşayım sonra gelip sana her şeyi anlaticam söz." Dedim.
"Ha bu arada evde kimse var mi?"Dedim. Kafasını yok anlamında salladı ve önümden çıktı. Ateşin odasına gittim kapıyı çaldım ama içeriden ses gelmedi.
İçeri girdim. Ateş uyuyordu. Yanına gittim yatağının kenarına oturdum. Bir yandan saçlarını okşuyordum. Bir yandan da atesi uyandırmaya çalışıyordum. "Ateş."
Ateş yavaş yavaş gözlerini aralayarak bana baktı. "Nazlı." Hemen kalktı. "Senin ne işin var burda." Dedi sinirli bir şekilde. "Sana her şeyi anlatmaya geldim." Dedim elini tutarak.
Elini çekti. "Ne anlaticaksin beni nasıl aldattığını mi?" Dedi. "Bak benim bi nişanlım vardı. Alp." Dedim. "Eee bundan bana ne?" Diye araya girdi.
"Sozümu kesme sadece dinle." Dedim ve devam ettim. "Beni en yakin arkadasimla aldattı. Şimdi ise yeniden geldi ve beni seninle tehdit etti. İnan başka çarem yoktu." Dedim ve elimi yüzüne koydum.
"Ben seni kaybedersem ölürüm."Dedim. Elimi tuttu ve öptü. "Nazlim neden önceden soylemedin neden bu acıyı bize yasattin." Dedi.
"Korktum. Çok korktum." Dedim. "Gel buraya." Dedi ve sarıldı. O sırada telefonuma bir mesaj geldi.
"Seni kimseye bir şey soylememen konusunda uyarmistim aşkım. Benden günah gitti."
Selam! Ben geldim.
Daha fazla kiyamadim nazata.
Bölümü nasıl buldunuz?
