Aquamarine - 30

2.1K 149 144
                                    

2ne1 - Goodbye

"Jungkook."

Bana seslenen Destiny ile bacaklarımı daha çok kendime çektim. Sehun'un ölümünün üzerinden henüz bir gün geçmişti ama bu bir günün içinde yaşadığım her bir saniye bana binlerce yıl gibi gelmişti. Sehun'suz geçen bir günün ardından bu hale geldiysem geriye kalan tüm günlerde ne yapacaktım ben?

"Kalkmalısın Jungkook."

Sevdiğim kadın bile olsa o an gerçekten yatağın içinden çıkmak gibi bir düşüncem yoktu, ailemden sonra bana geriye kalan tek ailem de gitmişti benden. Ne yapabilirdim ki başka?

Yatakta iyice bacaklarımı kendime çekip yanaklarımda iz yapmış gözyaşlarıma yenilerini eklemeye başladım. Elimde değildi, ağlıyordum işte. Deli gibi özlemiştim Sehun'u.

Yatağın sağ tarafı birazcık aşağı çöktüğünde ağlarken kendimi sıktığım için sürekli dişlediğim dudaklarım arasından küçük bir hıçkırık kaçtı. Ardından daha sesli bir tane daha...

"Jungkook..."

Destiny'nin titreyen sesini duyduğumda, "Acıyor," diye fısıldadım. O an, iki dudağım arasından sadece tek kelimeyi çıkarabilmiştim. Gerisi için gücüm yoktu çünkü.

Destiny saçlarımın arasına minik bir öpücük kondurmuştu biraz olsun sakinleşmem için ama bunun henüz mümkün olduğunu sanmıyordum. Zamanla oluşan boşluğa alışacağımı biliyordum ama daha çok erkendi. Hem de çok...

"Kook, hayatım, kalkmalısın. Sehun'un cenazesi var. Son kez veda etmen gerekli."

Üzerimdeki yorganı itekleyerek kalkmış ve "İstemiyorum!" diye itiraz etmiştim. Veda etmek istemiyordum, bu defa yanımda bana destek çıkan Sehun'a sahip değildim çünkü.
Gözyaşlarım akmaya devam ederken Destiny ellerini yanaklarıma çıkarmış akan gözyaşlarımı her düştüklerinde siliyordu.

Sağ gözümden düşmeye hazırlanan gözyaşına Destiny dudaklarını bastırınca bir hıçkırık daha koptu boğazımdan.

"Destiny yapamıyorum," dediğimde Destiny kollarını bedenimin etrafına dolamış ve sıkıca sarmalamıştı beni. En çok da buna ihtiyacım vardı ya o an. Alnımı, Destiny'inin omzuna yasladım.

"Biliyorum zor ama Kook elimi tutmazsan sana yardım edemem, Sehun'u da geri getiremem. Yapabileceklerim sınırlı sevgilim. Elimden gelen tek şey akan gözyaşlarını öpmek."

Destiny'nin haklı olduğunu biliyordum ama diyecek olduğum kelimeler inatla dilimin ucunda asılı kalmaya devam ediyordu.

Aradan geçen uzun bir zamanın ardından burnumu çektim ve başımı kaldırıp Destiny'nin yüzüne baktım. O da çok yıpranmıştı ama o güçlü durabiliyordu. Ben ise... Öylece ağlıyordum.

"Topuklu ayakkabın var mı?"

Sorduğum soru ile Destiny bir an şaşırdı ama Sehun'a söz vermiştim.

"Hadi bir söz verelim birbirimize."

"Ne sözü?"

"Topuklu ayakkabı giyebilir misin?"

"Hayır," dedim anında itiraz ederek. "Giymem. Ama bunun söz ile ne alakası var?"

"Ben de giymem ama Kookie ilk kim ölürse geride kalan ölenin cenazesinde topuklu ayakkabı giyecek."

"Çok saçma," diyerek bakışlarımı camdan dışarı çevirdim. Aslında Sehun'un ölmesini istemiyordum ama eğer giderse de gerçekten bunun önüne geçemezdim çünkü ölüm herkesten öndeydi.

"Hadi söz ver Kook!"

Sehun heyecanla konuştuğunda hafifçe gülerek, "Söz. Giyeceğim o topuklu ayakkabıyı ama dikkat et de benden önce giyme," dedim.

Aklıma gelen anıyla hüzünle gülümsedim. O gün, o topuklu ayakkabıyı Sehun giyer diye düşünmüştüm ama hayat beklediğim gibi ilerlemiyordu. Zaten başından istediklerimin hepsinin olmasını beklemem saçmaydı. Ben, yarın bana hayatın ne getireceğini bilemezdim.

"V-var ama neden sordun Kook?"

"Sehun," dedim sesimin titremesine engel olamayarak. "Ona söz vermiştim. İkimizden biri öldüğü zaman geride kalan diğerinin cenazesinde topuklu ayakkabı giyecekti."

"Hangi rengi severdi Sehun?"

"Siyah ve beyaz. Ama beyaz olsun. En azından Sehun'un solmuş tenine uygun bir renk seçmiş olurum."

"Sana giysi çıkarayım, sen giyinirken ben de sana topuklu ayakkabı getiririm."

Minnetle Destiny'e baktım. Son anda acıma ortak olmayı başarmış ve bana sevgisini vermişti. Elimden değer verdiğim birisi kayıp uçurumdan aşağı çakılmıştı ama Sehun'u tutmaya çalıştığım zaman diğer elimi de Destiny tutmuştu.

Destiny odamdan çıktığında son kez hüzünle gülümsedim. Bugün Sehun'a sonsuza dek veda edecektim. Ne kadar böyle bir şeyi yapmak istemesem de.

✨✨

Hüzünlü şeyler yazmak zor. Umarım bu duyguyu size hissettirebilmişimdir.

 Umarım bu duyguyu size hissettirebilmişimdir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Seviyorum sizi 💕

AquamarineHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin