25. Bölüm

626 44 2
                                    

Yavuz'dan Anlatım

Bahar odaya gidince bende tepki vermeden koltuğa oturup onu bekledim. Aslında bende merak etmiştim aman Bahar gelince sorarım dedim kendi kendime

Bahar kapıyı kapatıp yanıma gelip tekrar oturdu.

"Ne olmuş?" diye sordum meraklı gözlerle

"Vazoyu kırmışlar yanlışlıkla" dedi

"Hmm" dedim

Sanırım benden utanmıştı. Ama biliyorum oda benim gibi tahrik olmuştu.

"Bahar sen benden utanıyor musun?" dedim çenesinden tutup kendime çevirerek

"Neden utanıcakmışım?" dedi

"Bilmem seni öpmeme bile izin vermiyorsun bazen" dedim

"Hayır ondan değil Yavuz senden asla utanmam ama biliyorum ki eğer kendimi öpmene izin verirsem bunu engelliyemem yani çok ileri gideriz" dedi

"O zaman evlenelim" dedim

"Ne?" dedi korku dolu bakışları ile

"Sana daha yakın olmak istiyorum o yüzden evlenelim" dedim

"Yavuz bencede haklısın ama biraz daha bekleyelim olur mu?" dedi

"Tamam nasıl istersen" dedim

Tekrar dudaklarına yumuldum. Dudaklarına 3 tane buse kondurup mutfağa gitmek için ayaklandım.

"Ben kendime kahve yapıcam sende git eşyalarını topla" dedim

O da olumlu şekilde kafasını sallayıp odaya doğru gitti.

| Yazardan Anlatım |

Bahar, Nefes ve Tahir bi an önce eşyalarını toplayıp hazırlanmış bekliyorlardır. Çok geçmeden Fethi,Eylem,Su,Feyzullah,Ateşve Nazlı da gelmiştir 2 arabayla yola koyulurlar. Yavuz şoför koltuğuna Bahar oyun yanındaki koltuğa Feyzullah,Nefes ve Tahir de arkaya oturur. Diğer arabayı da kullanan Fethi olur.

Yan koltuğa Eylem arkaya ise Su,Ateş ve Nazlı biner. Bu yolculuk baya uzun sürmüştür. Ara sıra yolda durup resim çekinip, yemek yemiş, etrafı gezmiş ve tuvalet ihtiyaçlarını gidermişlerdir.

Sabahın 7'sinde varmışlardır Trabzon'a güneş daha yeni doğmaya başlamış. Şoförler hariç herkes uyuyormuş arabanın içinde.

Bahar'dan Anlatım

Gözlerimi yavaş yavaş aralayarak esnedim. Sonra Yavuz'a baktım o hala araba kullanıyordu ama hala gözlerini kapatmamış uykusu gelmemiş gibiydi.

Arkama baktığımda Nefes Tahir'in omzuna kafasını koymuş uyumuş. Feyzullah cama yaslamış kafasını Tahir de geriye yatırmış kafasını

"Senin uykun gelmedi mi?" dedim sessizce

"Yok gelmedi" dedi dikiz aynasından arkadakilere bakarak

"Çok güzel uyuyorlar" dedim gülerek

"Aynen" dedi

Kısa bir süre camdan dışarıyı izledim. Trabzon gerçekten dedikleri kadar güzelmiş Trabzon'un havası,insanları herşeyi gerçekten çok güzelmiş umarım öyledir

Ben bunları düşünürken arkadakiler yavaş yavaş uyanmaya başladı. Birbirine bakıp esnediler sonra etrafa bakmaya başladılar.

"Ne ara geldik abi ya?" dedi Feyzullah

"Memleketin güzelmiş Tahir" dedi Yavuz yola bakarak

"Öyledir" dedi Tahir

Yaklaşık yarım saat sonra Tahir'in evine geldik. Kapıda orta boylarda kara kaşlı kara gözlü yazmalı bir kadın hem karadeniz türküsü söylüyor hem de yerleri yıkıyordu.

Bizim arabaları görünce içeriye bakıp birilerine seslendi. Yavuz arabayı bahçeye park etti. Bizde teker teker arabadan indik.

Tahir arabadan iner inmez esneme harketleri yapmaya başladı. Sonra deminki kadın içeriden çıktığında

"Oyy yengem" diye Tahir'e koştu

Tahir'e doyasıya sarıldı. Sonra bize baktı hepimiz teker teker kadınla selamlaştık.

"Yengem asiye" dedi Tahir

Hepimiz 'memnun olduk' dedik.

"Kusuraba bakmayın buyrun hayde içeri geçelim" dedi kadın

Hepimiz içeri geçip koltuklara dizildik kadın hemen elindeki temizlik malzemelerini bırakıp yanımıza geldi.

"Yengem sen bizi tanıştırmadın kim bu uşaklar" dedi Asiye

"Bunlar Nefes'un arkadaşları yenge" dedi Tahir

"Yiğit kaçırıldı onun için burdayız" dedi Yavuz

Asiye yüzündeki tebessümü bir kenara atıp suratını astı. Sonra üzüntülü olan bakışlarını önce Nefes'e sonra da Tahir'e sergiledi.

"Sakin ol Asiye abla inşallah bulucaz Yiğit'i" dedi Nefes

Biz konuşurken kapıdan Yiğit yaşlarında küçük bir kız çocuğu girdi içeri. Usulca "hoşgeldiniz!" dedi. Bende "hoşbulduk gel bakalım" dedim yanıma çağırarak.

Küçük kız yanıma geldiğinde onu tek seferde kaldırıp dizime oturttum.

"Senin adın ne bakalım" dedim

"Balım" dedi utanarak

"Ne güzel ismin var senin öyle Balım" dedim

"Teşekkür ederim" dedi

Sonra kucağımdan atlayıp dışarıya doğru gitti.

"Allah bağışlasın çok güzel kız" dedim

"Öyledur" dedi Asiye

"Şey müsadenizle biz Balım'ın yanına gidelim mi?" dedi Feyzullah

Yavuz olumlu şekilde kafasını salladı. Feyzullah Su ile birlikte dışarıya doğru gitti. Ardından Asiye Eylem,Nazlı ve beni baştan aşağıya süzdü.

"Kızlar siz bunların içunda nasıl rahat edeysunuz?" dedi Asiye

Gerçekten kıyafetlerimiz çok dardı.

"Gelin ben sizun üstünuze giyecek birşeyler vereyum" dedi Asiye

Hepimiz kafa sallayıp onu takip ettik. Bizi sanırım kendinin ve kocasının odasına getirmişti. Oda baya genişti duvarlarda küçük kız çocukları resimleri ve evlilik zamanında çekilen resimler vardı.

YABANCI [Tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin