BÖLÜM 2: İlk Sorun

5.6K 234 36
                                    


Multi'de Sera var.


~3 Gün Sonra~

Derin yaklaşık iki saattir denizi izliyordu. İstanbul'a gelmişlerdi. Odasını üstünkörü düzenleyip hava almak için dışarı çıkmıştı. Hava da yavaş yavaş kararmaya başlamıştı. Artık eve gitmesi gerekiyordu. Oturduğu yerden kalktı. Geldiği yoldan geri dönerken telefonu çaldı.

ARIYOR: BEST FRİEND TEK FRİEND

Genç adam aramayı cevaplayıp telefonu kulağına götürdü. Karşıdan heyecan dolu bir ses yükseldi.

"Alo!"

"Efendim Aslı." dedi Derin.. Henüz üç gün olmuştu. Ama şimdiden özlemişti tek arkadaşını.

"N'apıyorsun bebek? "dedi genç kız. Derin onun abuk sabuk hareketlerini düşününce bir an gülümsedi. Sonra tekrar somurttu.

" Sıkılıyorum işte napiyim."

"İstanbul'da olduğuna emin misin? " dedi Aslı. Derin kaşlarını çattı. Arkadaşı neden böyle bir soru sormuştu ki?

" Evet. Neden sordun şimdi?"

"Ne biliyim. İstanbulun eğlenceli olduğunu söyler herkes. Ondan yani."

"Demek beni eğlendiremedi." Genç adamın yüzünde zoraki bir tebessüm oluştu.

"Hmm. Eee yerleştiniz mi bari?

"Eh işte biraz. Dışardayım şimdi. Keşfe çıktım da." dedi eğlenen bir sesle(!)

"Oo iyimiş. Neyse sen keşfe devam et." dedi genç kız. "Ama eve gidince ara. Bol bol konuşuruz tavşancık."

"Tamam." dedi genç adam ve telefonu kapattı. Bu kızla konuşmak ona çok iyi geliyordu. Yüzünde gülümsemesiyle köşeyi dönmüşken bir arabanın ona çarpmasıyla yere düştü. Ah! Şimdi ölemezdi değil mi?


***********


"Kuzum. Babanlar seni çağırıyor." dedi evin hizmetlisi Cahide. Mehmet'in ikinci annesi gibiydi. Orta yaşlarda tonton biri olmasına rağmen oldukça iyi çalışırdı. Ayrıca küçüklüğünden beri Mehmet'i o büyüttüğü için onu oğlu gibi severdi. 

"Tamam Cahide sultan. Birazdan iniyorum." dedi Mehmet gülümseyerek. Cahide de ona gülümseyip saçlarını okşadı. Ardından odadan çıktı. Mehmet somurttu ve aşağı indi.

"Beni çağırmışsınız canım ailem. Ne oldu? " dedi yapmacık bir şekilde.

" Sana söylemek istediğimiz bir şeyler var."

Şefkatli kadın konuşunca tebessüm etti ona Mehmet. Zaten küçükken 'anneni mi daha çok seviyorsun yoksa babanı mı?' diye sorduklarında cevabı hep 'annemi' olurdu. Annesi ona her zaman daha yakın olmuştu. Babası gibi değildi. 'Kibirli ve gözü yükseklerde' değildi.

"Neymiş onlar? " Sesi daha yumuşak çıkmıştı.

" Pazartesi başka bir okula gideceksin." Babası konuşmuştu şimdi de. Bu adam hep böyle kesin konuşurdu. O ne isterse o olurdu. Başkalarının ne istediği  hiç umrunda olmazdı.

"Ama neden? Okulumda hiçbir sorunum olmadı." Babası durduk yere neden okulunu değiştirmişti ki. Üstelik ona söylemeden.''

"Biliyorum sadece daha iyi bir koleje yazdım seni." İşte babasından beklenen sözler. Bu adam hep daha iyisini 'en iyisini' istiyordu. Her anlamda.

Masum: Kirleniş [BxB]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin