BÖLÜM 12: Korkak

2.4K 163 15
                                    

Çetin görmek isteyenler medyaya baksın...

Hayatta öyle anlar vardır ki insanoğlu şaşar kalır. Hiçbir tepki veremez olaya. Donmuştur adeta tıpkı derinin şu an yaşadığı gibi. Derin daha fazla kapının arkasında duramadı ve içeri daldı. İçeri girmesiyle bütün başlar ona döndü. Mehmetin derini görmesiyle yüzünde umut vaad eden bir bakış oluştu. Bu çocuk onu bu durumdan kurtarabilirdi değil mi? Sonuçta mehmet onu savunmuştu. O da mehmet'i savunabilirdi. Derin daha fazla suskun kalmadı ve konuşmaya başladı.

"Bırakın onu!"

Mehmet'in içindeki umut kırıntısı daha da büyüdü derin ona yardım ediyordu. Gerçi üçe karşı birdi ana olsundu. Yapabilirdi belki.

"Ooowww ezik prensimiz gelmiş. Ne o sende mi dayak istiyorsun?" Çetin dudağını büzüp üzülmüş gibi yaptı.

"Ne istiyorsunuz ondan? Naptı size?"

"Ciddi olamazsın değil mi? Sakın bu işe burnunu sokmaya çalışma. Sonu senin için hiç iyi bitmez! Şimdi kaybol! " Çetin kesin bir şekilde konuşunca derin gerildiğini hissetti. Sanırım bu işi tek başına halledemiyecekti. Karşısındaki üç gençte ondan daha güçlüydüler. Sadece birinin yumruğu bile derini nakavt ederdi. Bu yüzden başka bir şey düşünmesi gerekti. Derin karşısındaki üç genci biraz izledikten sonra mehmete baktı. Yardım dileyen gözlerle ona bakıyordu.

Derin odayı hışımla terkedince mehmet şaşkın bir şekilde bakakaldı. Eziklenmesini engellemeye çalıştığı çocuk onu yüzüstü mü bırakmıştı az önce? Çetin eğilip mehmetin kulağına fısıldadı.

" Bu dünyada kimseye iyilik yapmaman gerek. İnsanoğlu nankördür. Bak korumaya çalıştığın çocuk seni sırtüstü bıraktı." Çetin'in kahkası odayı doldurdu. Mehmetse derinin onu sırtüstü bıraktığına inanmak istemiyordu.

********

"Allah kahretsin napıcam ben şimdi?" Derin basketbol sahasında sinirden saçını çekiştirdi. O çocuk derini savunmuştu. Ama derin bir şey yapamıyordu. Bir şeyler düşünmesi gerekti. O çocuğu orada yalnız bırakamazdı.

Biraz ilerledikten sonra basket sahasına gelen bir siluet gördü. Ona doğru yaklaşıyordu.

"Kızma ama seni yalnız bırakmak istemedim" Sera sevimli bir şekilde konuştu. Derini yalnız bırakmak istememişti. Özellikle de dün olanlardan sonra.

"İyiki geldin. Yardımına ihtiyacım var" Derin bir 'oh' çekti genç adam. En azından yanında biri varken daha kolay yardım edebilirdi.

"Ne oldu? Bir şey mi yaptı Melih ve çetesi? "

" Bana değil. Mehmete... " Sera afalladı birden. Mehmet ne alakaydı. Acaba dünkü olay yüzünden mi? Derini korumaya çalıştığı için mi?

"Ne oldu mehmete? " Sera endişelendi. Sonuçta o çocuk annesine benzeyen çocuğu savunmuştu. Yani onların tarafındaydı. Ona bir şey olamazdı.

" Bir şey olmadı? Ama biz bir şeyler yapmazsak olacak gibi" Seranın kafası iyice karışmıştı. Tam olarak ne olmuştu.

"Sen bana doğru düzgün anlatsana bi ne oldu?"

"Bak şimdi ben şimdi dans etmek için kimsenin gelmeyeceği bir yer arıyordum ya. Bi kıza sordum burayı tarif etti"

"Ee biliyorum. Bana da buranın uygun olduğunu söylediler de mehmetin ne alaksı var burayla" Sera dayanamayıp hemen söze atladı. Derin seranın konuşması bitince devam etti.

"İşte buraya geldim. Temiz kıyafet ararken depodan sesler geldiğini duydum. Biraz ilerleyince aralık kapıdan mehmeti gördüm"

"Eee?" Sera sanki çok sevdiği bir dizinin sonunu merak ediyormuş gibi sordu. Hâla mehmete ne olduğunu bilmiyordu.

"Sandalyeye bağlıydı. Başında da 3 kişi vardı. Biri dün melihi koruyan serseri var ya oydu işte diğerlerini tanımıyorum ama"

"Gidip alalım onu ordan o zaman. O dün seni savunmuştu. Bunu ona borçluyuz" Sera öne doğru bir adım attığında derin onu kolundan tuttu.

"Denemedim mi zannediyorsun? Ama sonuç başarılı olamadı malesef. Onlara karşı koyacak gücümüz yok. Bütün okul korkuyor onlardan görmüyor musun? "

" Ama ben korkmuyorum" Seranın sesi sert çıkmıştı. Normalde o çocuklarla arkadaş olması gerekiyordu. Ama şu an hissettiği tek şey nefretti.

"Bende korkmuyorum. Ama onların üzerine savunmasız gitmek intahar olur" Sera bir süre düşününce derini onayladı.

"Eylem hanıma gitsek o bize yardım eder" Derin seranın fikrine olumsız anlamda kafasını salladı.

"Olmaz. Vaktimiz yok. Ayrıca ne tepki vereceğini de bilmiyoruz. Onları koruyabilir" Sera anladığını belirtir şekilde kafasını salladı.

"Peki napıcaz? " Derin etrafı bir şeyler bulma umuduyla taradı. Gözüne yangın söndürme tüpü ilişince. Kafasını oraya sabitleyip gülümsedi.

" Sanırım buldum"

Derin ne yapmaya çalışıyor acaba? axhbjlk. Okumaya devam..

Masum: Kirleniş [BxB]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin