BÖLÜM 34: "Değişim"

2.7K 156 37
                                    

SEZON FİNALİNE '2' KALA....

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

Multi'de Derinin yeni hali var.

Her insan mutlaka değişir. Kimse sonsuza kadar aynı kalmaz. Kimi isteyerek değişir. Kimi ise istemeyerek. Tıpkı şu anda Seranın, Derini partiye hazırlamak için ısrar etmesi gibi..

"Hadi izin verde bu akşamki yılbaşı partisine ben seni hazırlayayım."

"Ben böyle iyiyim." dedi Derin. Halinden memnundu. Ne kadar eziklere de diş görünüşünü değiştirmek istemiyordu. Çünkü; ona göre dış tarafı değişirse, iç tarafı da değişecekti.

"N'olurrrrrrrrr?" dedi Sera. Bakışlarıyla insanı ikna etme yeteneği vardı. Ama bu yeteneği nedense Derinin üzerinde etkili olamıyordu. Derin biraz yumuşasa da taviz vermedi.

"Olmaz dedim Sera. Değişmek istemiyorum."

"Neden ama Ya! Bak en azından bu parti için seni hazırlamama izin ver. Sonrasına karışmam." dedi Sera. Kaslarını havalanırmış. Dudaklarını büzmüştü. Şu an küçük çocuklara benziyordu. Onun bu hallerine dayanamayan Derin kabul etti.

"Tamam. Sadece bu parti için."

Sera sevinçle yerinde zıpladı. Derine sarıldı. Okulun bahçesindeki kimse onları takmadı. Biri hariç.. Pencereden onları izleyen Mert...

____________________

O sırada Eroğlu Malikanesinde...

Melih evinin zilini çaldı. Dün akşam biraz dağıtmıştı. Derin ve ezik takımına yenilmeyi hazmedememişti. Oysa onun daha güzel planları vardı.

Evin kapısı açılınca, hizmetçiyi takmadan yukarıya çıkmaya hazırlanıyordu ki Hizmetçi;

"Efendim! Babanız çalışma odasında. Sizinle görüşmek istiyordu." dedi. Melih kaşlarını havalandırıp indirdi. Babası ne diye onunla konuşacaktı ki. Bugün okula gitmediği için mi? Çok saçma! Babası onun okula gidip gitmemesini takmazdı ki. En azından artık takmıyordu.

Adımlarını çalışma odasına yönlendirdi. Derin bir nefes alıp kapıyı açtı. Babasından çekiniyordu. Kimseden çekinmeyen Melih Eroğlu, babasından korkuyordu.

Kapıyı açınca karşısında masada oturan ve karşısındaki üvey annesiyle konuşan babasını gördü. Babası onu farkedince ayağa kalktı.

"Ooo Melih bey gelmiş! Aman efendim niye bu kadar erken geldiniz?" dedi alayla. Deniz hanım bir köşede onları izliyordu. Melih, Deniz hanıma bakıp yamuk bir şekilde gülümsedi.

"Anlaşılan Sevgili karıcığınız size güzel masallar anlatamamış. Huysuzluğunuz yine üzerimizde Taner bey."

Taner bey sinirlenip ayağa kalktı. Onun kalkmasıyla Melih geriledi. Belli etmesede korkuyordu ondan. Deniz hanım hemen kocasını sakinleştirmeye çalıştı.

"Sakin ol Taner. Ona uyma." dedi Deniz hanım. Üvey oğlunun sorumsuzluğu onu da rahatsız ediyordu.

"Aynen baba. Bak karını dinle sen." Melihin böyle konuşması Deniz hanımın canını yakıyordu. Oysa o, üvey oğlunun iyiliğini istiyordu.

"Çok konuşma sen. Anlat bakalım! Haftasonu ne yaptın?" dedi Taner bey. Deniz hanım ona her şeyi anlatmıştı. O yüzden sinirliydi. Melih gerildi. Haftasonu hiç iyi şeyler olmamıştı.

"Hiçç. Her zamanki gibi arkadaşlarla takıldık."

"Kimmiş bu arkadaşlar?" dedi babası. Yüzünde yamuk bir gülümseme vardı.

Masum: Kirleniş [BxB]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin