Siyah adam başını koyduğu sarışın adamın güçlü omzunda oldukça mutluydu. Aşka kavuşan bedeni ne olduğunu anlayamamış bir sarhoşluğun içindeydi. Olanların hepsinin bir rüya olupta bu güzel rüyadan uyanmak üzere olduğunu düşünmeye başlamıştı. Bu kadar mutlu ve huzurlu olması belki de onun için öldüğüne işaretti.
Siyah adam başını okşayan elin ağırlığını hissederken kendi kendine konuşmaya dalmıştı.Ikebukuro'dan çok uzakta, barlardan birinde, en köşedeki-ışıkların görmediği- tarafta, sessiz bölgelerinde yan yana oturan iki adam birbirlerine sıkıca sarılmıştı.
"Sen tamamen gerçeksin Shizu-chan, benim yanımdasın, yavaş yavaş saçlarımla oynuyorsun bu sanki bedenimi uyuşturuyor gibi bir his yaratıyor içimde, kalbimi hızlandırıyorsun. Yanımda olduğunu bilmek, bedenine dokunmak o kadar yeni ki benim için...
Oysa bir hafta önce her şeyi geride bırakmaya hazırdım. Kendimi, bedenimi, ruhumu, aşkımı, hayatımı ve hepsini kapsayan seni bırakacaktım. Bunu başardım ve kendimi öldürmeyi denedim ama sonu yine bir hastanede gözlerimi açmak oldu. Bana pişman mısın diye soracak olursan, pişman değilim derdim. Eğer ben bunu yapmasaydım, belki şu anda bu güzel anları yaşayamayacaktık ve işte ben o zaman gerçekten ölmüş olacaktım. Bir başkası benim için imkansız olan seni hayali kollarımın arasından almış gibi hissettim senelerce... Seni sevdiğim yıllar boyunca hep hayatına birisi girecek korkusuyla yaşadım ve şimdi-bu gece- yine aynı korkuyu yaşadım, sen ve o kadın... ? "Izaya'nın kısık ve yer yer titreyen sesindeki acıyı kalbinin derinliklerinde hisseden sarışın adam, onun konuşmasını bölmemiş ve onu saatlerce dinleyebileceği düşünmüştü. Izaya'nın cümlelerinin sonunda kendiliğinden akıp giden tuzlu gökyaşlarını gördüğü zaman dayanamayan sarışın adam, onun elindeki içki bardağını alıp kenara bırakmış ve siyah adamı kucağına oturtmuştu.
Izaya, Shizuo onu bıraksın diye mızmızlanırken, sarışın adam onun saçlarını öpmüş ve kulağına doğru eğilmişti.
"Kendini daha fazla böyle şeyleri düşünmeye yorma Izaya. Ben seni, sen olduğun için seviyorum ve senin olan kalbimin olduğu yere tutupta birini getirmem, koymayı bile deneyemem. Tamam mı ?
Bizim geçireceğimiz güzel günler olacak. Ne dersin şimdi, benimle dans eder misin sanatçım ?"Izaya yüzündeki sırıtmayı silememiş ardından sarışın adamın uzattığı elini tutmuştu.
Sıcak ve büyük eller Izaya'yı sahneye sürüklemişti.Etraflarındaki insanlar kendi dünyalarında yaşarken Izaya ve Shizuo birbirlerinin gözlerinde yeni bir dünya bulmuşlardı.
Shizuo ellerinin arasında sıkıca kavradığı beli kendine daha fazla yaklaştırmış ve siyah adamın omzuna çenesini yerleştirmişti.
Siyah adam vücudunu saran huzur ve istekle kollarını doladığı boynu sıkmıştı.
Siyah adam aklına gelenlerle konuşmaya başlamıştı.I-"O kadın sana yalan söyledi Shizuo."
S-"Sen buraya geldiğinde, bunu anladım sevgilim ama ona hesap sorma fırsatım olmadı."
I-"Ona "hesap sorma" işini ben hallediyorum."
S-"Neler karıştırıyorsun acaba sevgilim."
I-"Menajerim ile benim aramda bunu sana anlatmama gerek yok."
Izaya gülünce sarışın adam sinirlenmişti.
S-"Kim bu menajerin, benim canımı şimdiden sıktı ?"
I-"Önemli birisi değil, onu rakibin olarak görmene gerek yok."
Izaya kıkırdamış ve Shizuo'ya sarılmıştı. Sarışın adam, hâlâ sıkıntılı görünüyordu. İçinde bir yerlerde kıskançlığı iliklerine kadar hissediyordu. Sanatçıların çok fazla hayranı olduğunu ve bunların hepsinin Izaya'yı bulma potansiyeli taşıdığını düşünüyordu.
"Bir zamanlar ben nasıl onu arayıp bulduysam şimdi o hayranlar da onu bulmaya çalışacak. Izaya binlerce hayran mektubu alacak, hediyeler alacak ve ben sevgilimi kimseyle paylaşmak istemiyorum. O şu anda çok hassas ve narin hissediyor. Kolayca üzülebilir."
Shizuo'yu düşüncelerinden sıyıran şey yanlarına gelen takım elbiseli adam olmuştu. Siyah saçlı ve yapılı bir vücuda sahip, sert mizaçlı adam gayet sakin görünüyordu. Adam Izaya'ya bir telefon vermiş ve ikisine dönmüştü.
"Izaya'nın menajeriyim, Adım Logan, üç yıldır kendisiyle ve ekip arkadaşıyla çalışıyorum. Siz de Shizuo Heiwajima olmalısınız. Tanıştığıma memnun oldum."
Logan, elini tanışmak için Shizuo'ya uzatmıştı. Sarışın adam, sakinleşmeyi deneyip kendisine uzatılan eli sıkmış ve geri çekmişti. Izaya ikisini izlerken "Shizuo'nun kıskançlığına" içinden kahkahalar atıyordu.
Logan Izaya'ya dönüp
"Telefonunu kullanıma açmalısın, yeni turneleri kararlaştırırız. Gitarist arkadaşını aramanı tavsiye ederim, seni oldukça merak etmiş hem de iyi olduğuna dair hayranlarına gerekli açıklamaları yaptım. Ayrıca hemşireyle konuştum yarın ilk uçakla şehirden ayrılacakmış."
demiş ve ikiliye iyi eğlenceler dileklerini ilettikten sonra bardan çıkmıştı.
Izaya iç geçirip telefonunu açarken Shizuo, sevgilisinin elini tutmuş ve yerine oturtmuştu. Izaya için tarif edemeyeceği bir endişe duyuyordu.
Sarışın adam, siyah adamın yanına geçip oturmuş ve ona sıkıca sarılmıştı.
Izaya, sevgilisinin cevaplar beklediğini bildiği için gitarist arkadaşına mesaj atmış ve Shizuo'ya dönmüştü.
"Ne anlatmamı bekliyorsun Shizuo ?"
"İkebukuro'dan sonra hayatında neler olduğu olabilir mesela."
"Yurtdışında yaşamaya başladım. Müzik grupları kurdum, yeni insanlar tanıdım. Bunlardan birisi de gitaristim Alex ama kendisi hasta olduğu için bu turneye tek çıktım. Menajerimle tanıştın zaten Logan. Ayrıca onları kıskanmana gerek yok. İkisinin arasında bir şeylerin olduğunu düşünüyorum."
Shizuo başıyla onayladıktan sonra Izaya'ya bir teklif yapma ya karar vermişti.
"Bir süreliğine benimle Ikebukuro'da yaşmaya ne dersin ?"
Izaya, sevgilisinden duyduğu teklifle birlikte şaşırmıştı.
"Shizuo ile aynı evde olmak, aynı odada kalmak, aynı yatakta birlikte yatmak" gibi düşünceleri aklında canlandırmamaya çalışmıştı. Başarılı olamadığı zamansa "Olur." diyerek karşılık vermiş ve aldığı olumlu cevapla mutlu olan sarışın adamın dudaklarına dudaklarını yaklaşırmış ve yavaşça onu öpmüştü. İkisi de tüm gece özledikleri dudakları doyumsuzca öpmeyi planlıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sanatçı (Texting&Shizaya)
FanfictionHomofobikler uzak dursun. Shizaya çiftini içerir. Yarı Texting yarı hikaye.