Bölüm 3: Sır

24.6K 713 76
                                    

Via: Hale Ateş

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Via: Hale Ateş

🔱

Hiç görmediğim annemden bana kalan sadece iki tane resim vardı. Kumral saçları, masmavi gözleri. Peri gibi..

Annem on sekiz, babam yirmi üç yaşında o resimde. Halamı okul çıkışında arabayla almaya gittiğinde görmüş annemi. Aşık olmuş o an.

Bir gün, iki gün, üç gün..

Artık okul çıkışı halamı almaya gitmesi bahaneye dönüştüğünde anlamış hislerini. Annem başta istememiş, korkmuş tabi. Ondan beş yaş büyük biri, belki olsa abisi yaşında. Ama her gün karşılaşmalar, bakışmalar, bazen babamın yolladığı notlar..

Sonunda ilk buluşma oluyor bir parkta. Hisler yoğun, ilk el ele tutuşma ve sevgililik..

Kısa zamanda istemeye gitmişler ama dedem vermemiş. "Yaşın daha küçük. Okul okuyacaksın, evlilik sana uzak." diye kızmış hatta. Annem yalvarmış annesine "Söz okulumu da bitiririm, yeter ki ayırmayın bizi."

Dedem Nuh diyor Peygamber demiyor halbuki. Koskoca üç ay.. Yaz tatili giriyor araya, dedem pazara bile yollamıyor kızını. Güvenmiyor babama, korumak istiyor kendince.

Sonunda okul açılıyor, annem lise son sınıfa geçmiş artık. Babam ilk gün halamı okula bırakmış ama görememiş annemi. Çıkışa kadar beklemiş, gitmemiş de işe. Sonunda zil çalmış herkes birer birer dağılmış. Halam gelmiş ama yine de beklemişler. Artık ümidim kalmadı dediği an görmüş onu uzaklardan, elinde kitaplar koşa koşa otobüs durağına gidiyorken. Hemen kesiyor önünü, konuşuyorlar dakikalarca. Annem otobüsü kaçırdığında da babam bırakıyor onu sokağın başına kadar. Vedalaşıyorlar o an bir daha kavuşamayız belki diyerek. Annem babasının sözünden çıkmamaya kararlı tabi o zamanlar. İkisi de seviyor, ama kavuşamıyorlar da bir türlü..

İkinci gün yeni bir okul çıkışı. Annem çıkar diye yine bir ümit bekliyorlar ama çıkmıyor. Meğer annemi görmüş mahalleden bir kadın, yetiştirmiş babasına kızın erkeklerin arabalarından iniyor diye. Evde kıyamet kopmuş tabii..

Halam bunu öğrenince de hemen gidip babama söylemiş. Plan yapmışlar aralarında, birkaç defter, aralarında da küçük bir not. Annemlerin kapısını çalıyor halam, "Arkadaşıyım defterlerini getirdim." diyerek. Herkes uyuduğunda açıyor notu annem, okuyor ağlayarak. "Gözlerinin mavisinde kuruduğum kadın. Senin çölünde bir ömür susuz kalmaya razıyım ama sensiz yaşamaya değilim. Kalbinde varsa biraz yerim, gece sokağın başında bekliyorum."

Aşk? belki.

Hata? belki.

Birkaç parça kıyafet, harçlıklarından biriktirdiği para bir de gözyaşları. Yanına aldığı başka hiçbir şey yok. Son kez bakıyor evine, babasının annesinin yattığı odaya doğru. Babamı bir daha görememe, arkadaşlarından ve okulundan ayrı kalma düşüncesine de katlanamıyor işte. Sokağın başına kadar ağlayarak koşuyor, hafifte yağmur var o gün. Karanlık olan sokak bir arabanın farlarıyla aydınlanıyor o an, tüm ışıklarsa annemin üstünde..

HÜZMEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin