Yetiştim,yetiştim...;)
Keyifle okuyun!
Miraç kandiliniz kutlu olsun!Evinizden sağlık,huzur ve bereket eksik olmasın arkadaşlar!
ON SEKİZİNCİ BÖLÜM
"Lütfen ama Yasi!Bu ne ya...Beş gündür evden işe,işten eve...Hem bu akşam Ömer'im abimle de,Lale'yle de ilk defa görüşecek,oysa seni tanıyor ve sen de orada olursan daha rahat olur."
"Allah aşkına Özlem,başka bahane bul.Ömer beyin yanında sen olacaksın kızım.Ayrıca onun herkesle ne kadar rahat iletişim kurduğunu biliyoruz.Adam reklamcı ayol."diyerek,baskıya boyun eğmedim.
"He he..."diye güldü Özlem."O reklamcı,ama karşısındaki de benim abim olacak,hem o da komiser ona bakarsan.Ömer basbayağı tırsıyor işte.Gerçi abimin o ayar çeken abi türünden olmadığını,hele son zamanda pamuk gibi olduğunu söyledim,ama..."
"Yaa,ne demezsin!Tam pamuk şekeri...Öyleyse benimle sürekli didişen kişi kim oluyor acaba?Başkasının abisi mi?"diye çemkirdi Lale araya girerek,ama gözleri parlıyordu.
Zaten son günlerde Lale'nin kendisi parlıyordu.İlginçtir ki,kaçırılmasının travmasını fazlasıyla kolay atlatmıştı kız.O heriflerin ellerindeyken yaşadığı dehşeti ve kısıtlanmışlığı, Özgür'ün sevgi dolu sabrı ve özeni sayesinde kısa sürede geride bırakmıştı.Özgür,günlerce süren soruşturmadan fırsat bulduğu her dakikada soluğu Lale'nin yanında almıştı.Ve bazen ona sataşarak,bazen de aşkını önüne sererek,kızın dikkatini başarıyla dağıtmayı başarmıştı.Anladığım kadarıyla aralarındaki tatlı çekişmeler hiç bitmiyordu,biteceğe de benzemiyordu.İkisi de biraz sivri ve dediğim dedikti.Neyse ki bu irade savaşları aralarındaki aşkın büyüklüğüne zarar vermiyor,aksine körüklüyor gibiydi.Bütün bu gelişmeler, arkadaşımın benim yüzümden yaşadıklarından duyduğum vicdan azabını biraz da olsa azaltıyordu.
Özlem ve Ömer cephesinde de işler iyi gidiyordu.İş dışında da sürekli görüşüyorlardı ve ilişkileri hızla ciddileşiyordu.Zaten onları beraberken gören,anında aralarındaki inanılmaz uyumu yakalayabilirdi.Ömer beyin gözleri Özlem'den başka hiçbir şeyi görmez olmuştu ve sürekli kızı sıcacık bir korumayla kuşatıp,onun mutluluktan havalara uçmasını sağlıyordu. Özetle bizim minyon sarışınımızın ruh ikizini bulduğundan emindim.
Bu aşk dolu ortamda benim yalnızlığım adeta sırıtıyordu ve bu yüzden kızlarla beraberken mutluyu olmasa da,huzurluyu oynuyordum.Tabi onları tamamen kandırmama imkan yoktu,ama mutluluklarına gölge düşürmek istemediğim için,ne kadar dağılmış olduğumu yine de göstermemeye gayret ediyordum.
Rüzgar'ın evime son gelişinden bu yana on gün geçmişti.Lale'nin kurtarılmasından sonra birkaç gün o da,ben de işe gitmemiştik.Hem toparlanmamız gerekiyordu,hem de tekrar ifade verip,zanlıları teşhis etmek için birkaç defa daha karakola gitmek zorunda kalmıştık.
Davanın çözümü yavaş yavaş ilerlemiş ve nihayet perde arkasındaki şahsın kimliği ortaya çıkmıştı.Olayı planlayan kişi Alp beyin abisi Atay Kutay'ın ta kendisiydi.Özgür'den öğrendiğim kadarıyla,iki yıl önce babaları ölünce Atay Kutay iddialı bir şekilde şirketin başına geçmiş ve hırsına yenilerek,akılsızca bir takım riskli atılımlara girişmiş.Yetmezmiş gibi,bir de adamın yıllardır gizli kumar tutkusu varmış ve her hafta sonu soluğu KKTC'nin kumarhanelerinde alıyormuş.Son zamanlarda iyice sıkıştığı için,aynı bana yaptığı gibi bir çok müstakil ev sakinine cömert teklifler yapıp,ellerinden arsalarını aldıktan sonra veresiye malzemeyle inşaatları ancak bitirebiliyor,sattıklarıyla da borçlarını kapatmanın yollarını arıyormuş.Kaliteden ödün verdiği için de o sağlam şirketi gittikçe batma noktasına hızla yaklaştırmış.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECE GELEN AŞK ("GELEN AŞK" SERİSİ 1) (Tamamlandı)
RomanceHiç yüzünü görmediğiniz bir adama aşık olabilir misiniz? Fiziksel görüntüsünü,kariyerini,mali durumunu bilmeden kalbinizi açabilir misiniz? Sadece sözlerini ve düşüncelerini dinlediğiniz birine güvenip,ona sadık kalabilir misiniz?