Gençler tekrar merhaba! :) Ben hikayeye ara vermiştim, ama artık devam etmek istiyorum. Gerçi bu devam uzun sürmeyecek çünkü 35. bölümde falan final yapmayı düşünüyorum. Ama böyle yarım kalmasın istedim o yüzden devam ediyorum. Ve bundan sonra küfürlü kısımları da olacak, dikkatinize :) Neyse. Sizi seviyorum! İyi okumalar :)
"Shadow kalk!" Biri ismimi söylüyor ve kolumu çekiştiriyordu. Gözlerimi yavaşça açtım ve beni boğmaya çalışan yastığımı kafamdan attım. Benjamin tepemde durmuş bana bakıyordu.
"Ne var?!" Yeni kalktığımdan dolayı sesim çok tuhaf çıkmıştı.
"Of sen nasıl melezsin? Biraz daha enerjik olman gerekiyor senin!" Ona gereken cevabı vermek istesemde konuyu uzatmadım.
"Sadece ne istediğini söyle." Gözlerini devirdi.
"Kurtların yanına gitmeden antrenman yapmak istiyorum. Seninle şu ana kadar sadece vampir özelliklerinin üstüne gittik. Başka bir kurtla karşı karşıya gelsen ne yapacağını çalışmadık. Bugünkü konumuz bu. Ve tabii dönüşümlerini kontrol edebilmen." O açıklamayı yaparken yataktan kalkmıştım. Haklıydı. Şu ana kadar hep vampir yönüme çalıştık. Kurt olmakla ilgili çok az şey biliyordum.
"Tamam, şimdi izin verde üstümü değiştireyim. Kapının önünde bekle." Beni onaylayarak odadan çıktı. Çıkmasıyla beraber hemen dolabımdan spor şortumu ve beyaz bir tişört aldım. Aldıklarımı hızla üzerime geçirdim ve bileğimdeki tokayla saçlarımı at kuyruğu yaptım. Kapıdan çıkmadan önce telefonumu kontrol etmek istedim. Yatağımın üstündeki telefonumu aldım ve ana ekrana girdim. 4 yeni mesaj. Hepsi Jack'ten gelmişti.
Shadow, ne zamandır aramıyorsun. İyi misin? (23.45)
Shadow! Cevap ver! (00.03)
Anladım büyük ihtimalle uyuyorsun. Uyanınca bana mesaj at! (02.23)
Lanet olsun kalkamadın mı hala!? (08.02)
En son mesajı 5 dakika önce atmıştı. Hemen cevap yazdım.
Üzgünüm Jackie, mesajları yeni gördüm. Merak etme iyiyim. Sana haberlerim var! Ama şimdi olmaz. Çalışmalara gidiyorum. Gelince ararım xx
Mesajı yolladıktan sonra telefonu yatağın üzerine geri bıraktım ve odadan çıktım. Benjamin duvara yaslanmış beni bekliyordu. Hemen yanına gittim.
"Hadi gidelim." Yaslandığı duvardan doğruldu ve merdivenlerden inmeye başladı. İnanılmaz heyecanlanmıştım. İlk defa kurt yönlerimi keşfedecektim. Benjaminle beraber en alt kata indik. Bu sefer daha farklı bir yerde antrenman yapacaktık. En katta koridorun sonunda olan salona girince Benjamin'e döndüm.
"Farklı bir yere gideceğiz sanıyordum?"
"Zaten farklı bir yere gidiyoruz." Ben ne dediğini anlamasam da o kolumdan tutmuş beni bir duvarın önüne getirmişti.
"Farklı yer dediğin duvarın önü mü?" Gözlerini devirsede bana cevap vermedi. Elini duvarın üstünde gezdirmeye başladı. Sonra aradığını bulmuş gibi durdu ve elini durdurduğu yerden içeri soktu. Dudaklarımdan kaçan şaşkınlık nidasına engel olamadım.
"Siktir! Onu nasıl yaptın?" Yine beni umursamadan bu seferde kolunu dirseğine kadar duvarın içine soktu. Ben yeni bir küfür savuramadan duvarda çatlaklar oluşmaya başladı. Tamam, cidden. Ne oluyor burda?! Benjamin bana dönüp sırıttı.
"İşte farklı yerimiz burası." Ben ona mal mal bakarken o duvardaki çatlaklardan birine dokundu ve duvarın o kısmı dökülmeye başladı. Resmen ucuz bütçeli bilim-kurgu filmi çekiyoruz burada!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MELEZ
VampireGenç bir kız için hayat yeterince zordur. Sevgili olayları, okul, dersler, sınavlar... Bunlar bazılarına zor gelebilir. Ama melez bir kız için hayat çok daha zor ve tehlikelidir. Hem de peşinde avcılar varsa ve bir tedavi bulmaya çalışıyorsa.