Bardakta kalan son yudum suyu içip keyifle arkama yasladım. Yemeği yerken her şeyi Kerem'e anlatmıştım ve o da çok mutlu olmuştu. Hatta o kadar şanslıydım ki şirkette asistan açığı varmış. Yarın sabah erkenden kalkıp Kerem ile şirkete gidecektim."Kerem sence ise alınır mıyım?."
"Alınırsın tabi niye alınmayasın. Merak etme sen görüşmeyi yapacak olan kişi yakın bir arkadaşım ben ararım onu birazdan cv de uygunsa alır seni."
"Çok saol Kerem biliyorsun sen olmasan pek bir şey yapamam." Gözlerini devirip masanın üzerinden uzandı ve burnumu sıktı.
"Saçmalama istersen bir buçuk sana yardım etmeyeceğim de kime edeceğim. Kardeşimsin sen benim ne zaman düşsen ben seni kaldırmak zorundayım. Şimdi at kafandan o düşünceleri de bize birer türk kahvesi yap yanında da keklerimizi getir. Ha bu arada söylememe gerek yok ama bana üç dilim koy." Asker selamı verip ayağa kalktım.
"Emredersin komutanım." Yüzündeki tebessümle mutfağa geçtim. Bugün son yıllarda geçirdiğim en pozitif gündü. Kahveleri soğuk suyla bol köpüklü yaptım. Kerem bey köpüksüz olunca içmiyordu. Neymiş efendim o kahvenin tadı köpüğündeymiş. Köpüksüz kahveye kahve denilmezmiş ve daha niceleri. Kendime bir dilim tatlı koyduktan sonra Kerem'e üç dilim koyup soğuk sularla birlikte tepsiye koydum. Ben balkonun yolunu tutarken balkondan karşılıklı konuşma sesleri geliyordu. Adımlarımı hızlandırıp balkona girdim. Kerem ve Kaan karşılıklı keyifli bir sohbet ediyorlardı. Kaslarım hayretle kalktı sanırım tanışıyorlardı. Kerem benim geldiğimi görünce gülümsedi.
"Gel bir buçuğum biz de Kaan ile sohbet ediyorduk."
"Siz tanışıyor musunuz?." Kaan gülerek Kerem'e manidar bakışlar attı.
"Tanışmak ne kelime Toprak. Laf aramızda bu Kerem benim en yakın arkadaşıma ölüp bitiyor. Kıza yaklaşmak için de benimle arkadaş olmuştu."
"He sen öyle desene. E ben merak ettim şimdi sen bir anıyı anlatsana Kaan." Kerem sinirli sinirli ikimizi de baktıktan sonra kahvesinden bir yudum aldı.
"Dalga geçmeyin sanki bilmiyorsunuz benim elimde olmadığını."
"Olsun sen yine de anlat Kaan hatta dur ben sana da kek getireyim ondan sonra anlatmaya başlarsın. Kahve de ister misin?."
"Yok saol güzelim bir dilim kek getirsen yeter." Kafamı sallayıp Kerem'e son bir kez alaylı bir bakış attıktan sonra tekrar mutfağa geçtim. Eminim Kerem'in yapmadığı maskotluk kalmamıştır. Iki dilim keki tabağa koyduktan sonra soğuk bir bardak su da koyup küçük tepsiye yerleştirdim ve balkonun yolunu tuttum. Kerem ve Kaan'ın tartışma sesleri.
"Anlatmayacaksın dediysem anlatma işte oğlum ne diye zorluyorsun anlamıyorum ki."
"Niye bu kadar sert çıkıyorsun ki kardeşim ne var surada iki dakika gülüp eğlensek."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GİRİFT RUHLAR
Romanzi rosa / ChickLitAnnesini hiç görmeden, anne sevgisini hiç tatmadan sadece babasının ve akrabalarının sevgisiyle büyüyen bir kız çocuğu mutlu olabilir mi?. Mutluluğu seçip babasına tutunduğu anda babası da ellerinin arasından kayıp giderse ne olur?. Zaten annesinin...