Multimedya Ayaz,
Keyifli okumalar ^-^Zorlukla bir yerlere tutunarak ayağa kalkmaya çalışmıştım. Fakat kalkamıyordum. Sağ ayak bileğim hala çok sızlıyordu ve hepsi o örümcek yüzündendi. Şu an örümceğin nerede olduğunu göremiyordum ve bu gerginliğimi iki katına çıkarmışı. Ben örümceği görmek umuduyla banyoyu incelerken kapı açıldı. Düşerken farkında olmadan çığlık filan atmıştım herhalde. Yoksa Yaman düştüğümü hissedecek değildi herhalde.
Ben yüzüne bakamaz halde yerde bornozla dururken birden beni kucağına aldı. Evet, ben bu taşınma sahnesini bir yerlerden hatırlıyordum sanki (!). Kesinlikle şu an yüzüm kıpkırmızı bir domatese dönmüştü.
Beni yavaşça yatağa bırakmıştı ve hala yüzüne bakamıyordum. Bakışlarımı odada gezdirmeye başlamıştım. Maksat ona bakmak istemememdi tabi. Bu sırada odanın kapısı hızla açıldı. Ayaz sen de mi? Bir genç kızın odasına pat diye dalınır mı ama! Ben Ayaz'a kaşlarımı çatmış bir şekilde bakarken hemen elleriyle gözlerini kapattı. Ne yumurtlayacaktı çok merak ediyordum doğrusu.
“Ben yanlış bir zamanda geldim galiba. Afedersiniz.”
Bu lafı der demez suratına iki tane yastık yemişti. Evet iki yastık. Yaman’la birlikte aynı anda ikimizde yataktan bir yastık alarak Ayaz'a fırlatmıştık. Ayaz hemen sırıtarak odadan çıkmıştı.
Bakışlarımı Yaman’a çevirdiğimde onun da bana baktığını gördüm. “Düşmeyi nasıl becerdin?” diye sordu.
‘Hobi olarak düşerim’ diyemediğim için “Ayağım kaydı.” diyebildim. Örümcek kısmını atlamıştım tabi ama hala o örümceğin nerede olduğunu deli gibi merak ediyordum. Kocamandı birde!Başını olumsuz anlamda iki yana salladıktan sonra odadan çıkmıştı. Nihayet yalnız kalabilmiştim. Umarım yanlarına gittiğimde bu düşme konusunu pek kurcalamazlardı. Yavaş hareketlerle yerimden doğruldum. Giyinmek için kıyafetlerime bakınınca banyoda oldukları aklıma geldi.
Duvardan destek alarak ağır hareketlerle yürüyüp banyoya doğru gittim. O örümcekle bir daha karşılaşmamak için olabildiğince hızlı olmaya çalışıyordum. Bu bilekle ne kadar hızlı olabilirsem işte.
Açık kapının arkasında asılı duran kıyafet torbamı küçük çaplı uğraşlar sonucu alabilmiştim. Yatağa geri dönerek kıyafetlerimi torbadan çıkarmaya başladım. Salaş gri bir bluz ve lacivert bir tayt duruyordu. Altında da katlanmış bir şekilde duran gri bir eşofman ve beyaz askılı bir badi vardı. Eşofmanla şimdilik daha rahat olacağımı düşünerek gri eşofmanı ve badiyi elime aldım. Çıkardığım bluz ve taytı torbaya geri koyacekken torbadaki iç çamaşırlarını görmüştüm... Siyah iç çamaşırları!
Utanmama engel olamazken kimin aldığını düşünmemeye çalışarak kıyafetleri hemen üzerime geçirdim. Eşofmanı bir beden büyük almışlardı ama sorun değildi. Lastiğini sıkarak düşmemesini sağlamıştım. Havluyu başımdan çıkararak ıslak saçlarımın omuzlarıma dökülmesine izin verdim. Saçlarımı oldum olası kurutmayı sevmezdim. Hep kendiliğinden kururlardı. Zaten o kadar da uzun olmadıklarından kuruması fazla zaman almıyordu.
Giyindikten sonra Yaman'ın yanına gidip şu eve gitme mevzusunu konuşmaya karar vermiştim. Bileğim hala feci bir şekilde sızlıyordu. Sağ ayağımın üzerine basamadığımdan topallayarak salona doğru ilerledim. Yaman koltukta oturmuş önündeki kağıtlara bakıyordu. Bakışları beni bulunca topalladığımı farkedip kaşlarını çattı.
O sırada Ayaz da içeriye sırıtarak girmişti. Sırıtmadığı bir zaman vardı da sanki. Konuya girmeye karar vererek Ayaz'a doğru döndüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çelişki
Teen FictionArkasından bakakalmıştım. Çok mu garip bir şey sormuştum sanki. Alt tarafı adını öğrenmek istemiştim. Yani şu 'genç dev' gibi lakaplar kullanmak sıkıcı olmaya başlamıştı cidden. Masadaki tahtayı uzanarak elime aldım. Kendime doğru çevirip okumaya ba...