BÖLÜM - 5

6.5K 400 128
                                    

Multi: Bora

Yeni bir bölümle karşınızdayım. Hiç uzatmayacağım iyi okumalar.

Nisa ve ben Tuna'yı salona sürükledik. Nisa hem gülüyor hem de esniyordu. Nisa ve baygın Tuna'yı salonda bırakıp su içtim. Sonuçta su içmeye gelmiştim.

Yarım saat boyunca Tuna'nın uyanmasını beklemiştik. Bir koltukta Tuna, bir koltukta Nisa, bir koltukta da ben uzanıyordum. Nisa televizyonu açmıştı. Nisa ilk romantizm filminde durmuştu ve şu anda kız ve erkeğin öpüşmesini izliyorduk. Nisa gözyaşlarını silerken kusma işareti yapıp yattığım yerde yan tarafa döndüm.

Zil sesiyle beraber uyandım. Uykulu bir şekilde istemeyerek de olsa gözlerimi açtım. Tuna hala baygındı ve biz de koltuklarda uyuyakalmıştık. Ben Tuna'ya çok mu sert vudum acaba? Şimdiye uyanması gerekmiyor muydu?

Zilin tekrar çalmasıyla Nisa'ya seslendim. "Nisa kapıyı açsana."

"Sen aç ya uyuyacağım ben."

"Misafir benim ev sahibi sensin git sen aç." Yastığı bana fırlatıp arkasını döndü.

İstemeye istemeye kapıyı açtım. Karşımdaki Bora beni görünce gülmeye başladı.

"Tavşanlı pijama?"

"Sana da günaydın."

Serkan bana selam verip içeri girdi. Bora ve ben de onların arkalarından gittik. Serkan, Nisa'yı yanağından öpüp "Günaydın." dedi. Enişteden büyük atak. Nisa da gözlerini açıp Serkan'ı yanağından öptü. Serkan şok oldu ve donup kaldı. Ve enişte kendi kalesine gol attı.

Ouvvv.

"Tuna uyanmadı mı?" Nisa bana bakmaya başladı.

"Hala baygın."

"Baygın derken? Noldu size, hem siz niye salonda yatıyorsunuz ki?"

"Yok bir şeyi sadece kafasına tavayla vurarak bayılttım." Uykulu bir şekilde gülümsedim.

Tuna bir anda kalkıp bağırmaya başladı. "Tavada kafamın izi çıkmış lan. Hem ben gece kalkıp mutfağa gittim tekrar, su içip geldim. Tavayı da gördüm. Müzelere sanat eseri olarak verin bence."

"Abartma be." Tuna'nın omzuna vurdum. Bu gerizekalı da kız gibi çığırmaya başladı.

"İMDAAAAAT! HELP ME. ADAM ÖLDÜRÜYORLAR. ÖNCE TAVAYLA ŞİMDİ YUMRUKLARIYLA ÖLDÜRMEYE ÇALIŞIYOR." Hepimiz gülmeye başladık.

"Tamam ya özür dilerim." Telefonum çalmaya başladı.

Telefonu ilk çalışta açtım çünkü abim arıyordu. "Tuna geldi mi?" Sesi endişeli geliyordu.

"Abi bir şey mi oldu?"

"Yok bir şey. Tuna'yı merak ettim sadece. Bi versene."

"Tunağğ abim seni istiyoğğğ!"

Tuna'ya telefonu verirken abimin bana bağırdığım için küfrettiğini duydum. Tuna telefonu alıp dışarı çıkarken Nisa'yı da çağırdı.

"Bora, Serkan bugün ne yapacağız?"

Bora bir adım öne çıktı. "Sabah denize, akşam lunaparka. Sıkıntı olur mu?"

"Olmaz. Gidelim. Hem ben de bugün seni korkuturum. Ödeşmiş oluruz."

"Ben mi lunaparktan korkacağım?"

"Görürüz."

Bora mutfağa su içmeye gidince ben de Serkan'a fısıldamaya başladım. "Serkan bu Bora'nın korkusu var mı?"

THE SARMA SUMMERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin