-UFAKLIK-
Luhan nefessiz kalmıştı. Derin derin soluyor, ölecek gibi hissediyordu. Arkasındaki adam daha da hızlanmıştı.
Daha fazla dayanamayacağını anladığında teslim olmaya karar verdi ve olduğu yerde kaldı.
Adam Luhan'a yaklaştıkça boyu ortaya çıkıyordu. Adam Luhan'ın durduğunu görünce adımlarını yavaşlattı ve tam ona doğru yürümeye devam etti.
Adam tam Luhan'ın karşısında durdu. Cidden bu adamın boyu kaçtı? 1.90? 1.92? Adam durduğunda derin bir nefes aldı ve gülmeye başladı.
''Cidden, bu kadar hızlı olabileceğini düşünmemiştim.''dedi. Luhan adamın ne söylediğine değil boyuyla ilgileniyordu. Kafasına takılmıştı bir kere.
''Boyun kaç?'' diye sordu. Bunu bilmeye ihtiyacı vardı.
''Anlamadım?'' adam soruyla afallamıştı. Şuan Luhan'ın onu bırakması için yalvarmasını beklerken böyle bir soru şaşırtmıştı.
''Boyun diyorum. Kaç santim?'' Luhan sorusunu tekrarladı.
''Daha önemli konularımız olduğunu düşünüyorum.'' adam çocuğun ukalalığından dolayı sinirlenmişti. Şuan ihtiyacı olan boyu değil karşısındaki çocuktu.
Onun çığlıklarını duymak istiyordu boktan soruları değil.
''O zaman şöyle yapıyoruz. Ben boyunu tahmin edeceğim. Eğer doğruysa sen benim istediğimi yapacaksın. Eğer yanlışsa da ben senin.''
Adam duyduklarıyla da iyice şaşırdı ama bozuntuya vermeyerek gülümsedi ve ''Anlaştık'' dedi. Eğer doğru bilse bile on salmayacaktı ki büyük ihtimal bilemeyecekti de. Bu düşünceyle bir kahkaha attı ve karşısındaki çocuğa baktı.
''1.96'' dedi Luhan. Cevabı bilmiyordu sadece bu rakamı söylemek istedi. Ve karşısındaki adamın saçlarının önü dikikti. Buda sonucu değiştirebilirdi.
Cevap yanlıştı. Luhan yanlış cevap vermişti. Bu yüzden biraz şaşkınlık yaşıyordu. Bu yüzden kıpırdamadan bekledi
''O zaman cevap ne?'' adam soruyla afalladı. Cidden bu çocuğun sorunlarımı vardı. Ne kadar da takmıştı lanet boyuna. Adam içinden boyuna lanet yağdırdı ve sinirle, bekleyen çocuğa döndü.
''Adın ne ?'' Luhan soruya cevap vermedi. Adam soruyu yeniledi ve tam Luhan'ın karşısına geldi.
''Boyun kaç dedim'' yine Luhan konuşmuştu. Siktiğimin boyunu öğrenmesi gerekiyordu. Bilmeliydi o lanet boyu!
''1.95. Lanet olası! şimdi gidiyoruz!'' adamın sesi sertti. Luhan kfa salladı ve önündeki adamı yavaş adımlarla takip etmeye başladı. Cidden sadece bir santim kısa olduğuna inanamıyordu. Bir santim. Boyu 1.95. Sadece bir santim. Ya ben ne söyledim. 1.96 sadece küçük bir bir santim. Hep o lanet saçlar yüzünden. Luhan o saçları bir kenara not etti.
Adam arabayı çalıştırdı ve son hızla sürmeye başladı. Bu çocuk onu bu gün yeteri kadar delirtmişti zaten. Ama bunun acısını çıkartacaktı ondan. Kısa bir süre sonra araba durdu ve adam arabadan çıktı. Çocuğu kolundan tutup eve soktu. Ve hızla çekmeye devam etti. Adam kapıyı kapattıktan sonra salonda çıplak bir sarışınla karşılaştı. Bir karış ağzıyla sordu.
''N-ne yapıyorsun?''
Luhan sadece tek bir cevap verdi. ''Sadece çabuk ol.''
Eğer o istiyorsa çabuk olacaktı elbette. O da zaman kaybetmek istemezdi sonuçta. Hızla pantolonun fermuarını indirdi ve bacaklarından çıkartıp fırlattı. Herhangi bir iç çamaşırı giymemesi garipti tabi. Ama şuan bu odadaki hiç kimse b ufak ayrıntıya takılmadı. Adam Luhan'a yaklaştı ve iri ellerini onun boynuna sarıp kendine çekti. Bir eli Luhan'ı boğarken diğeri kalçalarını sıkıyordu. Adam bütün hayvanlığıyla Luhan'a abanırken o sadece kolundaki kol saatine bakıp zaman tutuyordu. Boyu uzun olanların zamanda bir değişiklik yapıp yapmadığını merak ediyordu. Bu yüzden sevişmeyi es geçmek istediğini belli etmek için sağ elinin uzun tırnaklarını adamın omuzlarından sırtına doğru kaydırdı. Yavaş ve zevkle. Adamın sırtından süzülen kan parmağını yalıyordu. Adam sırtındaki acıyla çığlık attı ve Luhan'ın Yanağına bağırmasına neden olcak sertlikte tokat attı. Bunu hak etmişti. Luhan yediği tokatla kahkaha atmaya başladı. Güldükçe gözlerinden yaşlar akıyordu. Ama bu onu daha fazla güldürmekten başka hiçbir işe yaramıyordu. Birden kendini tokatlamaya başladı. Hem gülüyor, hem ağlıyor, hem de kendini tokatlayıp saçlarını çekiyordu. Adam kocaman gözlerle ona bakarken nasıl bir deliye bulaştığını sorup duruyordu kendine.
Luhan'ın ellerini kavradı ve kendine zarar vermesini engelledi.
''Problemlerini bu evin dışında hallet çocuk. Şuan buradasın ve seni becerene kadar başka bir sorunlu hareket yok. Anladın?''
adam sinirlerini zabtdetmeye çalışarak söyledi. Luhan gülmeye devam ederek kafasını salladı. Şuan sadece kıkırdıyordu ama adam bu kadarıyla başa çıkabilirdi. Bu yüzden yavaşça ellerini bıraktı. Ve çocuğun dudaklarını yavaşça kendi dudaklarıyla kavradı. Ardından Luhan'ın ellerini kavradı ve onu yatak odasına doğru çekiştirdi. Luhan gidip yatağa yüz üstü uzandı ve dolgun kalçalarını havaya kaldırdı. Adam gülümsedi ve çocuğun yanına gitti. Elleri o muhteşem kalçayı kavradı ve önüne konumlandırdı. Luhan yeniden kol saatine baktı ve ardından;
''Ondan geriye doğru sayacağım ve ''GİR'' dediğimde gireceksin.'' dedi. Adam ikinci bir şok yaşarken, Luhan saymaya başlamıştı bile. 8. 9. Adam penisini sol eliyle tuttu ve çocuğun deliğine yasladı. 3. 2. ve 1.
''GİR!'' adam komutu duyar duymaz heyecanla karışık penisini içeri itti. Luhan tiz bir çığlık attı ve kolunu geriye atıp adamın saçlarını aradı. Bulduğunda ise başlaması için çekiştirdi. Adam mesajı alınca sertçe itmeye başladı. Ama tamamını içeri sokamıyordu. Penisinin yeteri kadar büyük olduğu yetmiyormuş gibi Luhan'ın daracık bir deliği vardı. Adam hala nasıl canının yanmadığını anlamıyordu. Şuan onun yerinde başka biri olsa durması için yalvarırdı bile. Ama bu çocuk ona, onu kışkırtacak şeyler söylüyordu. Adam işine devam ederken Luhan'ın aklına aniden saçlar geldi ve adama sordu
''Makas nerede?'' adam şuan onu becermekle meşgul olduğundan makası ne yapacağını sormadı bile sadece hemen yanındaki çekmecede olduğunu söyledi. Luhan uzandı ve çekmeceyi açarak parmaklarıyla makası aradı. Adam sert bir darbeyle vurup çığlık attığında Luhan aradığını bulmuştu. Makası kavradı ve arkasındaki adamı takmayarak sırt üstü döndü. Adam birkaç saniyelik duraksamadan sonra devam etti. Ve Luhan o lanet saçların arasına bir anda daldırdı makası. Adam neye uğradığını şaşırdı ve Luhan'ın elinden makası alıp evin bir köşesine fırlattı ve ardından Luhan'a sağlam bir tokat attı. Son darbesinde ise boşaldı ve kendini dışarı çekip yatağın diğer tarafındaki aynayı eline alıp saçlarını kontrol etti. Lanet! önü resmen yoktu. Yanındaki çocuk ise yeniden kahkaha komasına girmişti. Luhan zorla da olsa yataktan kalktı ve salondaki kıyafetlerini giydikten sonra odaya geri döndü.
''O saçlar yüzünden iddaayı kaybettim.'' dedi ve adamın yanına gidip yanağından makas aldı. Adam güldü ve;
'' Benden çaldığın cüzdanda bu günün karı olsun. İyi iş çıkarttın ufaklık.'' dedi.
Luhan tekrarladı. '' İyi iş çıkardın ufaklık.'' UFAKLIK.