Özel Bölüm 3

1K 56 1
                                    

3. Özel Bölüm SuKai

"nerede bu lanet çanta?!" suho sinirle evini ve sonrasında bisikleti ile geçtiği yolları aradı. ne kadar ararsa arasın bir türlü bulamıyordu. aklına gelen son fikir ise bugün boyunca ziyaret ettiği evlere uğramaktı. 

suho sırayla ilk evden başlayarak bütün evleri başlıyordu. son olarak o çocuğun evi kalmıştı. aslında düşününce sadece o evin içine girmişti ve bu olasılık çantanın o evde olma olasılığını arttırıyordu lanet olası! suho o eve girmek istemiyordu. çocuğun söylediklerinden sonra kendini pislik gibi hissetmişti ve evine gider gitmez olanları düşünüp ağlamaya devam etti. 

DİNG DONG~ 

açılmayan bir adet çelik kapı. 

DİNG DONG DİNG DONG~~ 

'aç şu lanet kapıyı sümüklü yaratık!' suho içinden düşünürken kapı sert bir şekilde açıldı ve sümüklü canavar kapı girişine yaşlanıp dik dik suho'ya bakmaya başladı. 

"yine ne oldu Bücür?" kai sikik sesiyle konuşunca suho sinirlerinin gerildiğini hissetti. evet sesini tanımlayacak tek kelime 'sikikti' [gençler arasında çok popüler bu kelime .s.s] 

"acaba çantamı.... burada unutmuş olabilirim.... mavi bir çanta gördün mü?" suho dişlerinin arasından konuştuğundan sesi boğuk geliyordu. 

"şöyle bir çanta mı?" kai nereden çıkarttığı belli olmayan çantayı çocuğun gözünün önünde salladı. 

"evet! verir-" suho cantaya uzandığı sırada kai çantayı geri çekti. 

"hop hop hop öyle kolay değil. bu çanta benim evimdeydi ve artık benim malım." 

"nereden senin malın oluyor be sümüklü yaratık! çek o kokmuş ellerini çantamdan!!" suho ciddiyetle bağırdı ve çantasını almak için ileri uzandı. ama kai kıvrak hareketlerle çantayı geri çekti ve çocukla birlikte evin içine girdi. ardından hızla kapıyı kilitledi.

"NE YAPIYORSUN SEN?!" suho bağırdı kapıyı açmak için uğraştı. ama lanet çocuk anahtarı alıp kokmuş donuna sokmuştu bile. 

"lütfen çıkıp gitmeme izin ver." suho kabullenmişti. 

"biraz daha benimle kalamaz mısın? hem aptal lay ile ilgili konuşmak istersin ha?" kai konuştuğunda suho şaşkınlıkla ismini bile bilmediği çocuğun lay'i nereden bileceğini merak eden bakışlarla baktı suratına. 

"sen? nas-" 

"telefonun çaldı. bakmayacaktım ama ısrarla çalınca açtım. üzgünüm." 

"ne demek üzgünüm?! bende üzgünüm ama başkalarının telefonlarına izinsiz yanıt vermiyorum!" [ikinci özel bölümde kai'ın repliğine vurgu yapıyor] 

"bak üzgünüm tamam mı yeniden başlayalım. bana bir fırsat ver." 

"sen bana verdin mi? lanet evini temizlemek için canım çıkmıştı ama sen bana bağırdın ve evinden defolup gitmemi söyledin. kendimi ne kadar kötü hissettiğimden haberin bile yok." 

"olmadığına emin misin? ben terk edildim. sence hangimizin canı daha çok yanmıştır?" 

"ya ben? ben en yakın arkadaşımla lanet olası sevgilimi kendi yatak odamda bastım. söylesene hangimizin durumu daha acınası? ve o lanet olası şerefsiz hala birşey olmamış gibi etrafımda dolanıyor. canım yanıyor anlıyor musun? seni ilk gördüğümde ben... ben... sanki yeniden, yeniden aşkın içimde yeşerdiğini hissettim. evet lay'e çok benziyordun ama bir o kadar da uzaktın ki. seni öyle yıkılmış görünce... ne hissettiğimi sadece ben ve bedenim anlayabilir." 

"bilmiyordum üzgünüm." 

"üzgün olma. sonuçta herkes bu hayatta hak ettiğini yaşar." 

"HAYIR! sen aldatılmayı hak etmedin! belki ben böyle sümükler ve leş kokan bir evde yaşamayı hak etmiş olabilirim ama sen? sen kesinlikle acı çekmeyi hak edecek birine benzemiyorsun." 

"gerçekten böyle mi düşünüyorsun?" 

"kesinlikle. sen hayatımda gördüğüm en masum insansın." 

"teşekkür ederim." suho gözlerinden akan yaşları umursamadan diğerinin güvenli kollarına doladı kendi kollarını. 

kai geçen bir saatten itibaren adının suho olduğunu öğrendiği çocuğun aaclarını okşayıp güzel sözler fısıldıyordu kulağına. 

suho uykuya yenik düşmek üzereyken kai onu kendi odasına götürdü ve yatağa yatırdı. kendi dolabından üzerine kokmayan kıyafetler çıkartıp üzerine geçirdi. konsolun üzerindeki bardaktan koca bir yudum su aldı ve yuttu. 

uyumak üzere olan çocuğun alnına bir buse kondurdu ve gitmek için hareketlendiği sırada kolunu kavrayan yumuşak elle durduruldu. 

"kai?" 

"hmm?" 

"benimle dener misin?"

RECOVERYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin