Hannah ile eve geldiğimizde ev boştu. Hannah kendi telefonundan abimi aradı. Abimle Nate buradan 2 saat uzaklıkta olan bir yerde geziye çıkmışlar. Zaten evde otursalar şaşardım.
Hannah ile güç bela merdivenlerden çıkıp odama ulaştığımızda kendimi yatağa attım.
"Benim için küveti suyla doldurur musun canım arkadaşım?"
Hannah gözlerini devirdi.
"Ben de bacağımı kırsaydım keşke." Diye mırıldandı ama ona şirince sırıttığımdan dolayı dediğimi yapıp banyoya girdi. Bir kaç dakika sonra banyodan çıktığında yanıma geldi.
"Banyonuz hazır leydim. Başka bir şey?"
"Katy'i öldür."
"O kim ya?"
"Harry ile konuşan kız vardı ya. O."
"Hee tamam hallederim. Ama senin canın sıkkın gibi. Harry ile kavgalı mısınız?"
Kafamı salladım. Alt dudağını sarkıttığında onun yanağından öpüp kalktım. Değneklerimle banyoya ulaşıp kapıyı kapattım. Kıyafetlerimi çıkarmaya çalışırken biraz zorlanmıştım ama asıl zor olan suyla dolu küvete girmekti.
Sağ salim küvete girdiğimde alçılı olan bacağımı küvetin dışına sarkıtarak oturmuştum. Kafamı geriye doğru yaslayıp kendimi köpüklü suda rahatlatmaya çalıştım. Kafam çok doluydu. Kafamın doluluğunun sebebi tabi ki Harry'di. Neden bu kadar değişik huyları vardı ki? İlk defa ilişkim olmuştu ve bu ilişki de bana iki sene işkence çektiren ama aynı zamanda seven bir çocuklaydı. Onu tam anlayamıyordum. Bir kızın evine öylece gitmesi normal miydi yani? Bence kesinlikle değildi.
Oflayıp elimle köpüklerle oynamaya başladım. Bunu küçüklüğümden beri severdim. Saçlarımı suya batırıp ıslanmasını sağladığımda şimdi saçlarım da köpüktü.
Kapı birden açıldığında elimle göğüslerimi kapadım. Refleks gibi bir şeydi bu ama evde tek Hannah olduğu için bunun sorun olacağını sanmıyordum. Kafamı kapıya çevirdiğimde gelenin Hannah değil de Harry olduğunu gördüğümde gözlerimi kocaman açıp suya sindim. Şu an çırılçıplaktım! Tamam daha önce de görmüştü ama bu farklıydı.
"Harry? Burada ne işin var?"
Gülümseyerek yanıma yaklaştı ve baş ucumda ayakta dikildi. Kafamı kaldırarak yüzüne baktım. O ise beni süzüyordu.
"Yardıma ihtiyacın olur diye düşündüm."
"Sağ ol ama yok." Dedim kollarımı göğüslerime kaparken. Tekrar önüme döndüğümde Harry dizlerinin üstüne çöktü ve parmağıyla çenemi tutup kafamın ona dönmesini sağladı.
"Hera her şey için özür dilerim. Biliyorum berbat bir erkek arkadaşım ama sana olan duygularımın daha çok yoğunlaştı ve kafamı yememe sebep oluyor."
Dediği şey kafamı karıştırmıştı. Yani bu kötü bir şey miydi?
"Harry bak ilk defa bir ilişkim oluyor ve nasıl davranman gerektiğini tam bilmiyorum. Benim de kafam çok karışık." Dedim dürüstçe.
"Seni anlıyorum bebeğim. Söz veriyorum her şeyi düzelteceğiz ve kesinlikle daha fazla zaman geçirmemiz lazım. Seni çok özledim." Diyip yaklaştı ve yanağımı yumuşakça öptü. Hafifçe gülümsedim.
"Ben de seni özledim Harold." Kollarımı boynuna bağladığımda kendime çektim.
"Hey beni ıslattın." Dedi gülerken.
Hafifçe geri çekildiğinde elimi yanağına koydum. O çok yakışıklıydı. Yüzünün benimkinden güzel olması normal mıydı?
"Neden soyunup yanıma gelmiyorsun?" Dedim sessizce.