Sınavlarla beraber gelen sıkıntı beni çok yormuştu. Ciddi anlamda çok. Etrafta ölü gibi gezmemden şikayet eden arkadaşlarımdan da yorulmuştum. Baya bir yorulmuştum yani. Biyoloji dersim Harry ile ortaktı ve ben onunla eştim. Herkesin eşi olduğu ve öğretmenimiz çok sinirli bir tip olduğundan değiştirmek imkansızdı. O yüzden şu an dersi dinlemiyor ve önümdeki deftere bir şeyler karalıyordum. Onun yanında oturup kokusunu almak zaten yeterince zordu. Bir de dersi dinleyemezdim.
"Güzel çizmişsin." Harry'nin sesi kulağıma dolduğunda kafamı kaldırıp ona baktım. Ona bakmak bana garip gelmişti çünkü günlerce göz göze gelmememiştim. Sakalları çıkmaya başlamıştı ve gözlerinde yorgun bir ifade vardı. Onu her saniye özlüyordum. Aklımda olmadığı bir an bile yoktu. Ama Mia ile arasında bir şeyler vardı ve bu midemi bulandırıyordu.
"Sağ ol." Dedim ve bakışlarımı kaçırıp kalemi elimden bıraktım. Ders başladığından beri beni mi izliyordu? Bana yakınlaştığını hissettiğimde kasıldım. Eli yavaşça bacağıma dokundu. Parmak uçları bacağıma değiyordu ve kokusunu daha net alabilmiştim. Çünkü yakınlaşmıştı.
"Seni özlüyorum."
Kalbimde bir şey teklediğinde nefesimi tuttum. Beni özlüyorsa neden Mia ile beraberdi? Artık beni aramıyordu da. Bana baktığından emin bile değildim.
"Sürekli Shawn ile beraber olmana rağmen hâlâ özlüyorum."
Sürekli Shawn ile olduğumu nereden biliyordu? Shawn ile okulun yakınında bile takılmıyorduk. Ya göle gidiyorduk ya da bizim eve. Hannah'ın da bir şey söylemeyeceğinden emindim. O zaman nereden biliyordu?
"Sen de Mia ile berabersin bakıyorum da."
Kahretsin. Bunu söylememem gerekiyordu ama vücudumdaki her hücre onu kıskanıyordu ve bunu söylemesem çatlardım.
Harry konuşmamdan cesaret almış olacak ki elini bacağıma daha çok ilerletti.
"Geçen gördüğün şeyi yanlış anladığını biliyorum. Sana açıklayabilirim desem de beni dinlemeyeceksin ama benim bir suçum yok."
"Beni ilgilendirmez." Elini bacağımdan çekmeye çalıştım ama elimi tutup bacağımı sıktı.
"Sen benimsin. Biliyorsun değil mi?" Kaşlarımı çatıp ona baktım ve diğer elimle bacağımdaki elini tırmıkladım. Canı acımış olacak ki elini çekti ve kaşlarını çattı.
"Kaplan mısın kızım ya."
"Benimle uğraşma." Neden zil çalmıyordu? Sıkıntıyla bir süre de durduk ve sonunda zil çaldı. Ayağa fırladığımda Harry de kalkmıştı ve dibimde durup geçmemi engelledi. Kafamı kaldırıp sertçe baktım ve diğer tarafından geçmeye çalıştım ama beni tuttu. Elini belime sarıp beni kendine çektiğinde göğsüne yapıştım. Eğildi ve kulağıma yaklaştı.
"Shawn ile yakın olmaya devam edersen elimden bir kaza çıkacak bebeğim. Eski seninle uğraşan Harry olmak istemiyorum ama beni buna mecbur bırakma." Şokla ona bakarken eli belimden kaydı ve popomun arkasında durdu. Tayt giydiğim için belirginleşen büyük popom tam avucunun içindeydi ve buna ne kadar kızmak istesem de hoşuma gittiğinin farkındaydım ama sözleri gerçekten sinirimi bozmuştu.
"Kilo almışsın ve bu hoşuma gitti." Popomu arsızca sıktığında onu göğsünden ittim. Ne yapmaya çalışıyordu? Benimle uğraşması her şeyi kötü hale getiriyordu.
"Bir daha bana böyle dokunma. Ayrıca sen eski Harry olursan ben de eski Hera olurum ve bu hiç hoş olmaz Harold." Çantamı alıp hızlı adımlarla kendimi dışarı attım. Geri zekalı çocuk. Dengemi bozuyordu. Aptal.
Çıkışta ilk önce eve gitmiştim ve akşama doğru da kafeye gittim. Bizim çocuklar oradaydı. Onunla vakit geçirmek iyi olacaktı. Hem çalışıp hem de arada Hannah ile atışıyordum.
"Bak kim geldi." Hannah kapıyı gösterdiğinde kapıda Harry ve ablasını gördüm. Gemma'yı severdim ve ona ayıp olmasın diye yanlarına gitmek zorundaydım. Harry'nin gözü zaten direkt beni bulmuştu. Oturduklarında yanlarına gittim ve Gemma'ya sarıldım.
"Nasılsın Hera? Bayadır görüşmüyoruz. Bir ara bize gel annem de seni özledi."
"Teşekkür ederim ama bu aralar meşgulüm." Dedim hafifçe gülümserken.
"Evet abla. O piçle takıldığı için çok meşgul." Harry'nin sinirli bir tavırda söylediği şeye ablası kızarken ben ona bakmadım bile. Haddini aşıyordu. Siparişlerini aldım ve Gemma'ya veda edip geri gittim. Harry'e zıkkım yemesini söylemek istiyordum ama Malia'dan erken çıkmam için izin aldım ve Hannah ile beraber çıktık.
Eve geldiğimizde annem bizi bir güzel besleyip odalarımıza gönderdi. İlk önce ödev yapmaya çalışsak da sonra kendimizi dizi izlemeye kaptırdık. Ne yapalım Riverdale izlemek bize daha çekici geliyordu. Ne kadar eğlenmeye çalışsam da dikkatim çok dağınıktı. Harry'nin bugün davranışları ve şu eski Harry olayı canımı sıkmıştı. Barışmak istediğini anlayabiliyordum ama güzel bir yol bulamaz mıydı? Yine öfkesine yenik düşüyordu. Ayrıca Shawn ile takıldığımı nasıl öğrenmişti merak ediyordum.
"Hannah?" Diye sordum aniden.
"Efendim?" Gözü dizideyken bana cevap verdi.
"Niall'a hiç Shawn ve benim takılmamdan söz ettin mi?" Hannah gözünü diziden çekip bana baktı ve kaşlarını kaldırdı.
"Hayır. Niall'a seninle ilgili bir şey demiyorum. O da bana Harry ile ilgili bir şey demiyor. Ben senle o da Harry ile çok yakın arkadaş olduğu için birbirimize sizle ilgili şeyler söylemiyoruz. Yoksa size söyleriz."
"Mantıklı. Anladım."
"Neden?" Dedi ağzına cips tıkıştırırken.
"Harry bugün bana biraz saçmaladı da."
"Ne gibi?"
"Saçma işte. Boşver." Omuz silktim ve konunun kapanmasını umdum. Hannah bana gözünü kısarak baksa da dizi daha çok ilgisini çektiği için üzerinde durmadı. Ben de düşünmeyi kestim ve kafamı yastığa gömerek izlemeye devam ettim.
Hayvan gibi yemeyi bırakmam gerekiyordu ama okulun kafeteryasında oturmuş pizzanın beşinci dilimini ağzıma götürürken kendime engel olamıyordum. Stresli olduğumda hep yemek yerdim ve gerçekten kilo almıştım. Tamam önceki halim çok zayıftı ve belki bu kilo bana uymuştu ama daha fazlası olmazdı. Popom o kadar büyümüştü ki soyadımı Kardashian olarak değiştirecektim.
"Biri beni durdursun." Dedim elimdeki yarım pizzayı bırakırken. Hannah bıraktığım pizza dilimini aldı ve ağzına götürdü. O yiyip yiyip kilo almıyordu. Şerefsiz. İçtiğim sulardan dolayı çok çişim gelmişti ve kalkıp lavaboya gittim. Herkes yemekte olduğu için koridorlar boştu. Lavaboya girip pantolonumu indirdim ve işerken telefona bakmayı unutmadım. Telefona bakmazsam sanki işeyemeyecektim. Kapının açıldığını duyduğumda içeri giren adım sesleri duydum. Bir kız grubu gülüşüyordu ve sesleri tanıyor gibiydim.
"Dediğim gibi o harikaydı."
Avery'nin iğrenç sesini nerede duysam tanırdım.
"Aylar sonra onunlar sevişmek. Ahh o harika."
Avery kimden bahsediyordu? Aylar sonra kiminle sevişmişti? Aklıma gelen kötü ihtimalleri atmaya çalışıp sessiz kaldım.
"Nasıldı? Seni çok yordu mu?" Dedi arkadaşlarından biri.
"O seks yaptığım en harika erkek. Evet yoruldum. Klasik Harry. Sert." Diyip kahkaha attığında dünyam yıkılmış gibiydi. Harry dediğine emindim ve aklım bunu almıyordu. Bir kaç gülüşmeden sonra kapının kapanma sesi geldiğinde pantolonumu çektim ve olduğum yere çöktüm. Bu gerçek miydi yoksa Avery sadece arkadaşlarına uyduruyor muydu? Neden uydursun ki? Avery istediğini alırdı. Harry'nin böyle bir şey yaptığına inanmak istemiyordum. Gözyaşlarımını tutamadım ve orada dakikalarca ağladım. Kalbim çok kırılmıştı. Dayanamıyordum.