EYLÜL YAĞMURU

6.BÖLÜM

Bazen olurda bir cesaret gelir ya insana, kendini dünyanın en cesuru varsayarak konuşursun. İşte benim yaptığımda tam olarak buydu. Fazlasıyla cesurca ve özlemden gelen cesaretimin yansıması oldu. Ona iyelik eki kullanarak ilk defa yazdım acaba nerden geliyordu bu sahiplenme güdüsü. Daha adını bilmediğim adamın bana ait olduğunu söylemekte ne demekti. Kendime şaşırıyorum. Ben ki senelerce sevgili olduğum aşık olduğum adamı bile 4 ay sonra kendime ait hissedip sevgilim demiştim. Peki bu nasıl bir ironi 2 hafta bile olmadı pandayı tanıyalı ben ona kendi taktığım isimle sesleniyorum üstelik.

Bir saat geçti mesajı atmamın üstünden anında okundu ama hala cevap yok. Neden cevap vermedi benim ona bu kadar çabuk bağlanmam onu korkutmuş olmalı. Eylül kızım seninde ağızının ayarı yok damdan düşer gibi benimsin denir mi hiç adama kortu tabi kesin korktu. O kadar tersledin sonra ne oldu diyordur. Allahım mesaj atmaya cesaretim de yok. Bekledim bekledim cevap gelmeyince uyuya kalmışım. Sabah uyandığımda telefonum hala elimdeydi, mesajları kontrol ettiğimde ise ufak çaplı bir şaşkınlık yaşadım.

Panda:Pandam demek ben seninim yani Eylülüm beni dünyanın en mutlu adamı yaptın bu sözleri senden duymak o kadar eşsiz ki benim için. Sana yazamadığım için kusura bakma o an sevinçten ne yapacağımı şaşırdım ve inan utancımdan senin uyumanı bekledim karşına çıkmaya cesaret edemiyorum ama mesaj atmak için bile cesaretimin olmaması bu çok garip bir durum ve bunu ancak sen başarabilirdin. Bundan sonra seni benden kimse alamaz ama seni deli gibi kıskandığımı itiraf etmeliyim o Hasan denecek adam senin yanında senin gülüşlerine sebep olurken benim burada sana uzak oluşum beni çıldırttı. Ama fazla bekletmeyeceğim seni en güzel sonbaharım. Sana aşığım bunu bil yeter.

Okurken duygulandım bir erkek tarafından bu kadar sevilmeye alışık değilim bana kaybettiğim babamı hatırlatıyor. Çocukluğunu baba sevgisinden mahrum geçiren her genç kız ilgiyi ve sahiplenilmeyi ister. Son bir kaç yıldır Bülent bey benim eksik olan baba sevgisi ihtiyacımı azaltıyor bana her kızım deyişinde kendimi iyi hissediyorum. O yüzden ona tontiş patronum lakabını taktım sanırım. Kafamı toparlayıp telefonumu elime aldım ve tekrar tekrar okudum bana yazdıklarını ve aklımda bir cevap tasarladıktan sonra yazmaya başladım.

Eylül: Bana hiç yazmayacaksın sandım. Sana bir daha konuşmak istemiyorum dediğimde fazlasıyla sinirlenmiştim hayatıma müdahale ettiğini düşündüm. Bu benim hiç hoşuma gitmez. Seni tanımadığım gerçeğini düşününce bana hak vereceksin. Ama günden güne sana alışmışım bu bir haftada onu anladım. Nasıl yaptın bilmiyorum ama buzlar kraliçesinin duvarlarını eritiyorsun sanırım.

Panda: Buna sevinmeli miyim? Duvarlarını erittiğime yani.

Eylül: Sevinebilirsin!. Ama sana ilk ve son kez söyleyeceğim birşey var...

Panda: Eylülüm beni korkutma söyle ne söyleyeceksen dinliyorum.

Eylül: Sakın sana olan güvenimi sarsma..

Panda: Bundan hiç şüphen olmasın. Bana güveniyor olman çok güzel beni tanımadan güven sağlayabildiysem sende tanıdıktan sonra kesinlikle pişman olmayacaksın.

Eylül: Ben her insana eşit derecede değer veririm bu değeri korumak yada azaltmak onların elinde, sonuçta herkes kendi değerini kendisi belirler..

Panda: Haklısın Eylülüm.. Ama şimdi hazırlanmaya başlamazsan eğer işe geç kalacaksın ve benim yüzümden laf işitmeni istemem.