♫Günün şarkısı; Gülşen-Büyük hatırın var.
§BÖLÜM. 3
Yavuz homurdanarak yatağında çevrildi ve alt kattan süzülen şarkı melodilerini duymamak için yastığı yüzüne bastırdı. Fakat şarkının melodileri bir türlü uzaklaşmadı, hatta yaklaşdıkça yaklaştı.
Yavuz hışımla yastığı duvara fırlattı ve yataktan çıktı. Altında bir tek boxer şort vardı ve üstü çıplaktı. Az sonra odadan çıkmak için hareketlendiğinde aşağıda Nazlı ile Su'nun olduğunu düşünerek altına basit bir şort geçirdi ve koridora çıktı.
"Neler oluyor?" dedi gözlerini ovarak. Yavuz'un odasının yan tarafındaki odadan-mini kütüphaneden- Fethi elinde kahvesi ile çıktı.
"Anlamadım.. Aşağıda erik dalı çalıyor!" dedi Fethi kahvesini yudumlayarak.
"İnelim o zaman," diyerek Yavuz hareketlendiğinde Fethi de sırıtarak onun aksine doğru koştu. İkisi birbirine zıt iki döner merdiveni indikten sonra müziğin geldiği odaya-salona-girdiler.
Karşılaştıkları manzara ile resmen şok yaşadı ikisi de. Nazlı ve Su kanepede oturmuş kahkahalarla gülerken Keşanlı ve Merve karşılıklı erik dalı oynuyordu.
"Me-Merve?" dedi Fethi ve Yavuz aynı anda. Onların ardından içeriğe geçen Ateş ve Feyzullah'ta ikili gibi aynı reaksiyonu verdi.
"Nazlı, kapatsana şu müziği!" dedi Ateş. Nazlı hemen ayaklanıp şarkıyı kapattığında kendini dansa kaptıran Merve ve Keşanlı kendine gelerek kapıdaki dörtlüye baktı.
"Aga, Merve gelmiş! Üstelik bana tavşan getirmiş; Transilvaniya tavşanı!" dedi Keşanlı gülerek.
Fethi ve Yavuz aynı anda gözlerini devirip kanepeye doğru ilerlediler ve ikisi de aynı anda oturaran bakışlarını Ateş ve Feyzullah ile sarılarak selamlaşan Merve'ye çevirdi.
"Neden geldin?" dedi ikisi de aynı anda. Merve onlardan ayrılıp ikiliye döndü.
"İşte! Salvatore kardeşlerinin günümüzdeki versiyonu! Ne nankörsünüz yah! Ta Transilvanya'lardan buraya geliyorum, siz bana sarılmak yerine kalkmış neden geldin diyorsunuz!" dedi Merve kızıl saçlarını omzundan geriye atarak.
Merve de Ateş, Mücahit ve Nazlı gibi aristokrat-B sınıf- vampir klanındandı. Transilvanya'da-ilk vampir soylarının doğduğu ülkede- yaşıyordu ve C, D ve E sınıf vampirleri eğitiyordu. Bu sınıf vampirler B ve A ile kıyaslandığında çok farklıydı.
Bu sınıf vampirlere basit vampirler adı veriliyordu ve güç seviyelerine göre C, D ve E olarak klanlara ayrılmıştılar. En güçlü olanlar C, orta güçlü olanlar D, en aşağı güçlüler ise E grup vampirlerdi.
Basit vampirler sayılan bu vampirler, vampir soyundan gelmiyorlardı. Bunlar, sadece kurban adı verilen ve vampire dönüşme evresinde olan insanlardı.
Kurbanlar ise seçilen insanlardı.
Bazı vampirler sürekli kanla beslenmek ister ve bu yüzden kendileri için bir kurban seçerdi. Kurbana kendi kanlarından verdikleri an kurban itaatkâr, daha yumuşak başlı olurdu. Ve vampirin kanına karşı bağımlılığı oluşuverirdi. Yemek yemeden, sadece kanla beslenirdi bu kurbanlar.
Bunun karşılığında ise vampire kendini kurban olarak sunardı. Yani vampir acıktığında onun kanını emer, karşılığında ise kurbana kendi kanından bir kadeh sunardı.
Fakat bu iş oldukça karmaşık bir işti. Çünkü belirli bir zaman sonra kurban çığırından çıkar ve vampire onu dönüştürmesi için yalvarırdı. Ve bu da oldukça tehlikeli evrelerden biriydi..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Papatya❁ | Tamamlandı
Fanfiction"Sen benim papatya kokulu alyuvarımsın!" "Sen de benim karizmatik sivrisineğimsin!" Tüm hakları saklıdır.