Evet arkadaşlar multimedia'da karakterler var bakarsanız sevinirim yorum ve votelerinizi eksik etmeyin seviliyorsunuz cancağızımlarım :D :**
Dark’n yanından ayrıldıktan sonra eve kendimi zor atmıştım ağlamaklı odama çıkmıştım o hızla evde kimsenin olmadığını bile fark etmemiştim yatağımın üstünden hıçkırarak ağlarken laptopuma bir mail geldi ve mesajla daha da sinirlenmiştim mesajda;
Kimden:Unkown!
oww gerçekten mi jull? Kendine yeni bir sevgilimi yaptın Noel’den sonra? Noel’in ölümü pek ihtişamlı değildi ama idare et be güzellim malum durumlar kısıtlıydı ancak bu ölüm fikri en akıllısıcaydı J dikkat et jull sevdiklerini bir bir alacağım… ve sen sadece izlemekle yetineceksin Noel’in ölümünün adını aşk koyuyorum çünkü aşkınızı öldürdüm… şimdi seni ve arkadaşlarını öldüreceğim…-‘Ah lanet olsun bu ses de ne ?’ diyerek zor bela yatağımdan kalktım aşağı doğru indiğimde Clara’yı evi süpürürken buldum.
-‘Şunu kapatsana ! uyumaya çalışıyoruz dimi?’ diye çıkıştım.
-‘Ne diyosun kızım ya seni duymuyorum?’
-‘Şu lanet makineyi kapatırsan duyacaksın.’ Evet ikimizde aptaldık makine çalışıyordu ama ikimizde onu kapatmadan anlaşmaya çalışıyorduk en sonunda dayanamayıp makineyi kapattım.
-‘Ne yapıyorsun ya temizlik yapıyordum ben’
-‘Hayır temizlik değil kafamın içinden beynimi çekiyordun!’
-‘Saçmalama Jull beynin o kadar küçük ki elektrik süpürgesi onu çekecek kadar güçlü değil’ diyerek güldü
-‘Öyle mi?’ diyerek elektrik süpürgesinin borusunu alarak ona vurmaya başladım.
-‘Ah kes şunu seni aptal!’ diyerek boruyu tuttu
-‘Beni öldürürsen sümüklü peçetelerini temizleyecek biri kalmaz’
-‘Oww gerçekten mi sümüklü peçetelerim seni niye bu kadar rahatsız ediyor anlamıyorum zararsız yatıyorlar orda.’-‘Gerçekten aptal mısın yoksa numaramı yapıyorsun?’
-‘Ah her neyse yemek hazır mı karnım aç’
-‘Resmen beni hizmetçi gibi kullanıyorsun’-‘Sen de resmen annem gibi kafamı ütülüyorsun neyse ben çıkıyorum dışarıda yerim bir şeyler.’
-‘Nereye bakayım?’
-‘okula seni aptal’
-‘tamam ama aç kalma atıştır bir şeyler’-‘Tamam annecim’ diyerek odaya çıktım aşağıdan bana küfürler yağdırdığına eminim ama onu uyuz etmek hoşuma gidiyor. Hemen üstüme askılı bir badi giyip üstüne kareli gömleğimi giyip önünü açık bırakmıştım altına kot şortumla ‘Hey bana bakın ben buradayım’ dercesine dikkat çekiyordum uzun kolyemi de taktıktan ve çantamı da altıktan sonra aşağı inip dolgu topuklu ayakkabılarımı giydim ve işte hazırdım. Hemen zaman kaybetmeden çıkıp taksiye atlayıp okulun yolunu tuttum. Bugün derslerim boştu ama yinede okulda olmak evde olmaktan daha iyiydi en azından kafam dağılıyordu.
…
Okulun içine girdikten sonra etrafa bakındım ve hemen bahçedeki çardağa oturup etraftaki insanları incelemeye başladım. Ne kadar da mutluydular benim aksime… sarılarak yürüyen sevgililer,kahkaha atarak konuşan arkadaşlar,tek başına müzik dinleyenler,kitap okuyanlar hepsi ayrı yerlerdeydi insanlara bakmaya dalmışken yanıma doğru gelen kişiyi fark etmemiştim bile yanıma gelip konuştuğunda anlamıştım.-‘hey selam’
-‘Ah Dark sen miydin selam’ dedim
-‘Ne yapıyorsun burada yalnız başına?’
-‘Derslerim boş bugün’
-‘Neden geldin o zaman okula ?’
-‘Evden sıkılmaktan ,sıkıldım birazda okulda sıkılayım dedim’ kahkaha atmıştı aslında bu konuda doğru söylemiştim ama bu çocuğun gülümsemesinden etkilenmemek mümkün değildi açıkcası o kadar güzel gülüyordu ki insan kendini bile unutabiliyordu.
-‘Benimde dersim boş hey bir fikrim var bugün benimle takılmaya ne dersin?’
-‘Ne yapacağız bakalım?’-‘Bilmem bu kadar açken düşünemiyorum yemeğe ne dersin?’
-‘Imm evet olur’ gerçekten yemek fikrine hayır diyemezdim çünkü çok açtım.
…
Bir cafe’ye girip ne istersek sipariş ettik gerçekten tek nefeste her şeyi yemiştik ve şişmiştik bir anda birbirimizin o halini görerek gülmeye başladık Noel’in ölümünden beri ilk defa böyle gülüyordum.-‘Ee şimdi ne yapıyoruz’ dedim heyecanla gerçekten onunla dolaşmak iyi gelmişti
-‘bir fikrim var buz patenine ne dersin?’-‘Buz pateni mi ilginç olabilir’diyerek gülümsedim
…
Buz patenine binmiştik bindiğim her saniye içinde yere düşerek popomu ve burnumu kırsamda çok iyi vakit geçirdiğimi itiraf etmeliydim…
-‘ buz pateninde nasıl bu kadar iyisin?’ diye sordum tekrar yere yapışırken.
-‘Her haftasonu gelirim’
-‘Hımm güzel olmalı’-‘istersen sana da öğretirim’
-‘Olabilir ama şuan çok yoruldum çıksak mı?’-‘Olur’ diyerek buz pateninden çıkmıştık
-‘başka ne yapmak istersin’
-‘yoruldum’
-‘bu kadar çabuk mu?’-‘ordan bakılınca robot gibi mi duruyorum’
-‘Hayır mızıkçı bir fok balığı gibi’-‘Fok balığı mı gerçekten daha iyi bir şeye benzetemez misin? Panda gibi?’
-‘Panda mı?’ diyerek kahkaha atmaya başladı gerçekten tatlı gülüyordu.
-‘Ailen nerde?’
-‘başka bir şehirde’ dedi
-‘Neden onlarla yaşamıyorsun?’
-‘Sen neden ailenle yaşamıyorsun?’
-‘Ailemle yaşamadığımı nerden biliyorsun?’
-‘Sen söylemiştin’
-‘Hayır ben öyle bir şey demedim’
-‘ben öyle hatırlıyorum demek ki’
Gözlerimi kısarak ona şöyle şüpheli bir bakış atmıştım tam o sırada eve geldiğimizi fark etmiştim.
-‘Geldik’
-‘Peki o zaman sonra görüşürüz olur mu?’
-‘olur’ diyerek gülümsemiştim.
…
Diğer 2 hafta boyunca hep Dark ile takılmıştım o çok garip biriydi gizemli ve bu havası beni kendine çekiyordu onunla bir çok şey yapmıştık bowling’e gitmiştik,tekrar buz patenine gidip yerleri öpmüştüm yine,bisiklet sürmüştük,hatta motosiklete bile binmiştik harika bir motor tutkusu ve araba tutkusu vardı gerçekten bana bu kadar benzemesine şaşırıyordum. Kendi hakkında pek bir şeyler anlatmasa da yinede beni kendine çekiyordu… Noel den sonra ilk defa güldüğümü hissediyordum. Bu gece kamp yapacaktık gerçekten heyecanlıydım uyku tulumlarımı ve birkaç eşya mı da aldıktan sonra artık hazırdım. Tam dışarı çıkacakken radara takıldım.
-‘Nereye bakalım bu saatte?’ dedi Clara tek kaşını kaldırarak resmen otoriter bir anneyi andırıyordu.
-‘Gözlerimi kaçırarak Dark ile kamp yapacaz’dedim
-‘Şu meşhur Dark’la beni ne zaman tanıştırmayı planlıyorsun? Ayrıca ismi bile ürkütücü çocuğun karanlık diye isim mi olur ya?’
-‘Of Clara ! belki annesi onu karanlıkta doğurdu bu yüzden Dark koydu belki çok fakirdiler ve evlerinde elektrik yoktu?’-‘Yok kızım gerçekten tam bir aptalsın’
-‘Ben çıkıyorum hadi görüşürüz.’ Diyerek konuşmasına fırsat bile vermeden çıkmıştım kapının önünde bana çekici bir gülüş atan Dark’ı gördüm gerçekten yakışıklıydı çok uzun boylu,kumral ve açık kahverengi gözleriyle beni benden alması yetmiyormuş gibi bir de dağınık saçları ve üstündeki siyah tşörtüyle çekici görünüyordu t-şört’ünün üstünde ‘karanlığıma gel’ yazıyordu bu yazı biraz ürkütücü dursada bana göre harikaydı.-‘Merhaba’ dedim en mutlu halimle
-‘Selam hazır mısın bakalım?’
-‘Sabırsızlıkla’ derken tam arabaya binecekken telefonuma bir mesaj gelmişti.Kimden:Unkonown!
Kamp he? Kamplara bayılırım Jull orda görüşmek üzere…
Yeni bölümü nasıl buldunuz? Sizce Darkes mi? (Dark ve Jules) yoksa Juell mi? (Jules ve Noel) :D bu arada yorum ve votelerinizi bekliyorum harika okuyucularsınız ! :D
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SKAO: Acının Tadı 1
Misterio / SuspensoSKAO serisi.. Serinin ilk kitabıdır... Yargılarınızı bir kenara bırakın. Hayat yargılarla yaşanmayacak kadar kısa ve siz kibirleriniz yüzünden görmezden geldiğiniz bir kişiye de aşık olabilirsiniz. Bu hikaye de gizem/gerilim ve sonu ölümcül bir haya...