Bazen çok zor zamanlar geçirdiğiniz oluyor değil mi? Veya öyle sandığınız? Evet eminim oluyordur. Bazen sebebini çözemiyorsun bazen de apaçık ortada oluyor. Kimi zaman da apaçık ortada olsa da bulamıyorsun. Bunun sebebini bir kere düşünüyorsan asla bulamazsın sorunun ne olduğunu. Eğer bulmak istiyorsan defalarca düşünmelisin. Bir konu üzerinde 1 ay düşündüğümü hatırlıyorum. Evet önemli olan çok düşünmek değil elbette sağlıklı düşünmek. Ama çok düşünmek daha sağlıklı sonuca varmak için daha faydalı bir yol açıyor. Mesela birini çok seviyorsun. O kadar iyisiniz ki hiçbir şey sizin mutluluğunuza engel değil gibi. Anı yaşamak deyimi vardır bizde. Ne ileriyi düşün ne geçmişi demek bu. Sadece o an yaşadığının keyfini çıkar hiçbir şey düşünme demek. Bir açıdan doğru gibi görünse de aslında pek doğru değil. İnsan geçmişten ders alarak geleceğini planlar. O yüzden daima hem geçmişi hem geleceği düşünmek gereklidir. Ama bu asla anı yaşama demek değildir tabii ki. İkisinin dengesini kaliteli kurmak gerekiyor. İkisinin dengesini kuran insan çok rahat yaşar. Dediğim gibi biriyle çok iyisiniz hiçbir şey sizi bozamaz. Aradan günler haftalar hatta aylar geçiyor. Onunla neredeyse 1 senedir tanışıyorsunuz. Arada minik tartışmalar oluyor onun da etkisi kısa sürüyor. Gayet mutlusunuz her şeye rağmen ama gerçekten her şeye. Ve aniden bir sabah uyanıyorsunuz ve normalden farklı olarak içiniz rahat değil. Seviyorsanız ve seviliyorsanız bunu yüreğinizde hissedebilirsiniz. Sabah müthiş bir huzurla uyanırsınız. Ama işte bir sabah huzursuz uyanıyorsunuz bir şeylerin ters gittiği belli. Telefonu açıp mesajlara bakıyorsunuz ve işte sevdiğiniz insandan yeni bir mesaj. İçinizde hâlâ huzursuzluk var ve korkuyorsunuz mesajı açmaktan. Korkuyorsunuz çıkacak şeyden. Ama yine de iyi düşünüp açıyorsunuz mesajı. Pişman olmanız gereken bir durum olduğunu düşünüyorsunuz ama mesajı eninde sonunda açacaktınız ve netice aynıydı. İçinizin huzursuz olma sebebi mesajda gayet net bir biçimde açıktı. Sevdiğiniz sizi terkediyordu. Her şeyden çok değer verdiğiniz mutluluğumuzu hiçbir şey bölemez diye düşündüğünüz kişiyle her şey bitiyordu. Sebebini de söylemeden gidiyordu üstelik. Sadece özür dilerim yapamıyorum diyordu. Yıkılıyorsunuz. Her şeyin bir sabah gelecek bu mesaja bağlı olduğunu maalesef o an anlıyorsunuz. Hiçbir şeyin doğru olmadığını bir yalana kandığınızı anlıyorsunuz. Peki şimdi geçmişi düşünmeli misiniz? Şimdi anı yaşayabilecek misiniz? Hiçbir şey yapamayacaksınız. İşi oluruna bırakacaksınız. Artık ne şimdi ne de gelecek umrunuzda. Tek düşündüğünüz geçmiş olacak o güzel vakitler. Bunu geç anlayacaksınız ama önemli olan anlayabilmek. Eğer bu duruma düşmek istemiyorsanız size önerim KİMSEYİ ÖLÜMSÜZLEŞTİRMEYİN.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çıkmaz Yol |Tamamlandı|
Romance"Eğer bu yolun sonu sana çıkıyorsa, Çıkmaz Yol'sa da olsun. Yeter ki sana çıksın varsın çıkmaz olsun." Kitaptaki olayların %70'i kurgu %30'u gerçektir. Beğenmenizi ümit ederek iyi okumalar dilerim.