2.0

4.4K 251 26
                                    

Medya: Beria ve elbisesi.

Üzerimdeki pudra rengi elbisenin eteklerini düzeltirken, Bilinmeyen'in hediyesini taşımanın mutluluğu içindeydim.

Hehe.

Güzel görünüyordum, -hayır böyle düşünmemin sebebi Lara'nın beni dakika başı bir erkek arkadaş gibi ellerimi tutup kendi etrafımda tur attırırken bir balerine benzediğimi söylemesi değildi- gerçekten güzel görünüyordum, o bana neyin yakışacağını biliyordu.

''Bu salak kendi evinde parti yapılacağını unutmuş olabilir mi?'' dedi Lara, Ozan'dan bahsederek. ''Nerden bulacağız lan evi?''

''Ee, madem telefonu kapalı Doğuş'a yazayım ben. Sen de aramaya devam et açar belki.'' Dedim.

Başını salladığında sakince instagrama girerek Doğuş'un profiline tıkladım. Ortak birkaç takipçimizin olması gözümden kaçmamıştı.

Beria: Selam Doğuş, nasılsın?

Lara sinirle ofladığında pes edercesine telefonu kapattı. ''Yok anasını satayım açmıyor, yemin ederim aptal.''

Ağzımı açacağım sırada telefonum titredi.

Doğuş: Selam, iyiyim. Bir sorun mu var?

Beria: Parti bu zamanlarda olacaktı diye hatırlıyorum ama Ozan telefonlarına bakmıyor.

Doğuş: Ah, yeni gelen garson kızlarla meşgul. Yakınlarda mısınız?

Beria: Attığı adrese yaklaştık sanırım, bir parktayız şuan ama kaybolmuş olmamız muhtemel..

Görüldü.
Sağol ya, çok yardımcı oldun.

Telefonu kapattığım an Lara'nın attığı çığlıkla telefonumu yere düşürmem bir oldu. Günüm gerçekten harika ilerliyor, teşekkürler telefonlarını itinayla açmamaya devam eden Ozan.

Lara tahmin etmesi pek de zor olmadığı gibi arkasında gördüğü uzun bir simadan dolayı korkup, telefonumu düşürmeme sebep olmuştu.

"Kaybolduk! Yardım edin! Biraz daha burada durursak kurtlara yem olacağız!"

"Biraz daha çığlık atmaya devam edersen karşıma çıkan ilk ayıya cesedini fırlatırım Lara, birkaç dakika daha bekle elbet birileri gelecektir."

Gelmedi.

15 dakikadır ayakta dikiliyoruz.

Donuyorum.

"Ee şey, Ozancık? Elma dersem çık armut dersem çıkma." dedi cümlesine sakin bir ses tonuyla başlayan Lara.

"Elma diyorum ve beş dakika içerisinde burada olmazsan seni ilk gördüğüm anda öldüreceğim!" Kesinlikle sakinliğini korumaya devam ediyor.

Sayesinde yeterince rezil olduğumu düşünüp ona kaçamak bir bakış attığımda telefonumun az önceki yerde olmadığını fark ettim.

Gerçekten, harika.

Bir şekilde telefonumu bulup yerden almak üzere eğildiğimde ellerimde sıcak bir temas hissettim.

"Telefonunu mu arıyordun, Beria?"

ALINTI|| Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin