Pratik yapmamız bittiğinde aklıma çok güzel sözler gelmişti. Unutmadan yazmalıydım. Somin ve jseph Bir şeyler yemek için aşağı indi. Biz de Bm' le düşünmeye başladık.
Jiwoo: Aklıma çok güzel sözler geldi. Yazabilir miyim?
Bm: Soruyor musun? Yaz hadi
Bir yandan da mırıldanıyordum.
Jiwoo: Nan yeogiseo gidarilge mun dwieseo.
Bm: Baby I just wanna give you some yo.
Areumdapge junbihaesseo neoreul wihaeseo yo yo
Jiwoo: Ttan yeon piryo eopseo knock knock knock on my heaven' s door (Bm: knockin' knockin')
Bm:Wonhaneun geon mwodeunji yeogi da isseo
Jiwoo: Eojewa gati neorang nolgo siper neoege seoseohi kkojhigil wonhae
Bm: Nal saranghaji anheul georan saenggageun heabon jeok...
Jiwoo: eopseo Babe nan neareul wonhae
Bm,jiwoo: Knockin' on my heavens door
Knockin' on my heaven's door...
Tam o sırada içeri somin ve jseph girdi.
Somin: Ooo bizden habersiz şarkı yazılmış
Bm: Gitmeseydiniz birlikte yazardık somin jeon
Somin: Vay tamam oppa anladım ben anlayacağımı ...
Bm: Tamam prenses kızma hemen. Bir bakın sizde olmuş mu?
Somin ve Jseph şarkıyı okumaya başladı. Biz de söyleyelim daha iyi dedik ve kağıdı elimize aldık ve Bm söylemeye başladı. Ben de devam ettim. Bitirdiğimizde bize hayran gözlerle bakıyorlardı.
Jseph: Çok güzel olmuş.
Somin: Katılıyorum.
Şimdi de biz aşağı iniyoruz siz de yazın geliriz birazdan deyip stüdyodan çıktık.
Bm oppa bana çikolata aldı. En sevdiğimden, beni çok iyi tanıyordu. Ben de ona tavuk kanadı almaya yelteniyordum ki elimi tuttu.
Bm: Şuan yiyemem jiwoo eve gitmeden bir lokantaya gider yeriz.
Jiwoo: Tamam oppa.
Bir masaya oturduk ve uzun bir süre konuşmadık. Sadece birbirimize bakıp tebessüm ediyorduk. Sessizliğin daha fazla sürmesini istemediğim için konuşmaya başlayacaktım ki Bm konuştu.
Bm: Jiwoo...
Jiwoo: Efendim
Bm: Bugün sana birşey söyleyeceğim ama akşam somin ve jseph uyuduktan sonra, olur mu?
Jiwoo: Olur ama ne söyleyeceksin ki...
Bm: Benim için çok önemli olan birşey söyleyeceğim.
Jiwoo: Peki oppa.
O sırada somin geldi.
Somin: Çok güzel ilerliyor 1 saate biter gibi duruyor hadi gelin de okuyalım.
Bm: Tamam.Elini uzattı. Ben de gülerek tuttum. Yürümeye başladık. Hâlâ el eleydik ama ikimizin de umrunda değildi. Aksine garip bir şekilde bu hoşuma gitmişti. Elini daha sıkı tuttum. Hissetmiş olacak ki oda daha sıkı tuttu. Kulağıma doğru eğilip "hissediyorum." dedi. Ben ona baktığımda o çoktan önüne dönmüştü. Çok kafa yormam gerektiğini düşünmedim ve normal bir şekilde yürümeye devam ettik.
Yeni bölüm geldi umarım beğenirsiniz:))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bwoo
FanfictionYavaşça bana doğru yaklaştı. Ben korkmuş ve şaşırmış bir şekilde ona bakıyordum. Aramızda sadece 2-3 cm kaldığında beni öpeceğini anladım ve kafamı çevirdim ama o sanki hiç birşey olmamış gibi kulağıma doğru yanaştı ve kalbimi deli gibi attıracak o...