Sessizlik

100 8 15
                                    

Yeni bölüm geldi arkadaşlar uzun bir bölüm yazmaya çalıştım yavaş yavaş da olayları anlaşılır yapmaya başlıyorum umarım beğenirsiniz iyi okumalarr 💫

Jessie: Yaşasıııınnnn. Aşkım tekrar 3. Ayımızdayızzzz.

Hepimiz jessie nin konfeti patlatmasını izliyorduk. O gün konuşmamızdan sonra bm odasından 4 gün çıkmamıştı jessie de onu çıkaramamıştı. Jseph koltukta yatmak zorunda kalmıştı. 4 günün sonunda hepimiz oturup sohbet ederken merdivenden ayak seslerini duymuştuk. Jessie hemen koşup sarılmıştı aşkım niye gelmeme izin vermedin diye. Bm se hiç takmayarak kendine noodle yapmış su içmiş ve tekrar odasına girmişti. Bu sefer kapı kilitli değildi. Jseph de odaya tekrar girebilmişti. Ruh gibi geziyordu ortalıkta arada bir jessie nin bağrışlarını duyuyorduk ama bm den gelen hiç ses yoktu. Menejer de bunu fark edip acaba bir doktora mı gitsek diye düşünüyordu. Bm'in ağzından 1 hafta sonra çıkan tek sözcük hayır olmuştu. Doktora gitmek istemiyordu. Simdi de yine aynı ruhsuz haliyle jessieyle 3. Aylarını kutluyorlardı gözümüzün önünde. Somin bana doğru yaklaşıp fısıldayarak konuştu.

Somin: Bir konuşsan mı jiwoo.

Bm'in yüzüne baktım ve cevap verdim.

Jiwoo: Hayır somin ben konuşacağımı konuştum.

Somin üzüldü ama belli etmemeye çalışarak cevap verdi.

Somin: peki jiwo

Oturup dans edişlerini jessie nin bm e sırnaşmalarını izledik artık eskisi kadar canımı acıtmıyor.

Jiwoo: Ben yatmaya gidiyorum.

Yürürken jessie nin ayağına takıldım çok ters bir biçimde düştüm ve o an hepimizin ağzını açık bırakacak bir şey oldu.

Bm: Jiwoo, Jiwoo iyi misin bir şeyin var mı bakıyım acıyor mu hm söyle hadi güzelim somin buz getir jseph sen de krem bul hemen sürelim canı acımasın.

Salonda bir ölüm sessizliği oldu . Bizimkiler bir jessie ye bir bm e bir de bana bakıyorlardı.

Bm: Niye bakıyorsunuz hadi dediğimi yapın gel bana tutun Jiwoo.

Jiwoo: Bm...

Göz göze geldiğimizde gözlerinde o yorgunluğu gördüm bana bakarken korkmasını.
Gözlerinde kayboluyordum. Ne kadar öyle birbirimize baktık bilmiyorum. Bizi bölen somin in sesi oldu.

Somin: Getirdim hadi koyalım.

İkimiz de transtan çıkmış gibi kafamızı salladık. Bm'e tutunarak koltuğa oturdum. Bileğime doğru bakmaya başladı. Bileğimi sağa doğru hareket ettirdi.

Bm: Acıyor mu?

Jiwoo: Çok az

Bm: Tamam.

Sola doğru hareket ettirdi. " Ah "

Bm: Özür dilerim özür dilerim çok acıdı mı?

Utanarak

Jiwoo: Biraz.

Dedim.

Bm: Tamam şimdi biraz buz koyucaz sonrasında krem sürüp sarıcaz anlaştık mı güzelim.

Onaylarcasına kafamı aşağı yukarı salladım. Gülümsedi.

Bm: Odana mı gitmek istersin yoksa burda mı uzanmak istersin?

Jiwoo: Odama gitmek istiyorum.

Bm: Tamam o zaman gel seni odana götürelim.

Ayağa kalkmaya çalıştım ama ayağımın üstüne basaramıyordum. Bir anda kendimi havada buldum. Kafamı sağa doğru çevirdiğimde bm' in bakışlarıyla karşılaştım.

Bm: Nee? Yürüyemiyordun napsaydım canın mı acısaydı.

İstemsizce gülümsedim ve odama gidene kadar onu izledim. Kapıyı açıp beni yavaşta yatağa bıraktı. Sırtıma yastık koydu ve ayağıma buzu yerleştirdi.

Bm: Hemen kremi almaya gidiyorum.

Kafa salladım. Aşağı doğru indiğini duydum. Kafamı geriye doğru yasladım ve düşünmeye başladım. Kaç gündür konuşmayan ve sadece hayır diyen bm ben sırf ayağımı burktum diye ne kadar telaşlanmıştı. Jessie hala hayatımızdayken onunla birlikteyken nasıl güvenebilirim ki.

Bm: Geldimmm.

Gözümü açmak istemedim. Kısa bir sessizlik sonra yatağın sağ tarafında bir ağırlık hissettim. Sonrasında da saçımla oynayan bir el.

Bm: O kadar güzelsin ki. Sana bakmaya bile kıyamıyorum ben. Seni çok seviyorum ama uzak durmam lazım. Senin için bunu yapmam gerekiyor. Onun ne kadar tehlikeli olduğunu bilmiyorsunuz. Korkuyorum . Sana bir şey yapmasından. Üzgünüm Jiwoo.

Bir süre sonra bilincim yavaş yavaş gitmeye başladı. En son hatırladığım bm'in bileğime krem sürüyor olmasıydı.

---------‐-----------------------------------------------

Bm'in ağzından:

Bileğine kremi sürüp sardıktan sonra jiwoo'nun yatırdım ve üstünü örttüm.
Somin'in yatağına oturdum ve jiwoo'yu izledim. Ne kadar orda oturdum nefes alışverişlerini, yüzünün ayrıntılarını izledim bilmiyorum. Somin yanıma oturduğunda bile fark etmedim. Koluma dokunup " Bm " dediğinde kafamı ona doğru çevirdim.

Somin: İyi misin?

Gözlerim doldu.

Bm: Hayır hiç ama hiç iyi değilim.

Somin: Anlatmak ister misin bana ne olduğunu? Jessie yi istemediğini ve Jiwoo'yu ne kadar sevdiğini biliyorum.

Bm: Anlatamam somin anlatırsam kötü şeyler olur.

Somin: Bu kadar kötü olucak ne olmuş olabilir.

Derin bir nefes verdim.

Bm: Tek söyleyebileceğim Onun ne kadar takıntılı olduğunu biliyorsun somin sana anlattıklarımı düşün.

Yataktan kalktım ve son kez Jiwoo ya bakarak odadan çıktım. Aşağı inip bahçeye çıktım. Kulağıma kulaklığımı takıp gökyüzünü izlemeye başladım. Kafamda milyonlarca düşünce vardı. Jessie ' nin söyledikleri bir anda gelmesi, kimseye anlatamam polise bile gidemem kendi başıma çözüm bulmam gerekiyor. Kulaklığımın teki açıldı.

Jessie : Sana ondan uzak durmanı söylememiş miydim. Bana cevap bile vermeyip sırf ayağı takıldı diye bülbül gibi şakımak neyin nesi oluyor.

Bm: Jessie eğer zorunda olmasam bir an bile yanında durmayacağımı biliyorsun değil mi?

Jessie: Öyle olsa bile zorundasın ve buna devam etmelisin değil mi ..

Yüzüme doğru yaklaştı. Fısıldayarak

Jessie: Ne kadar tehlikeli olabileceğimi en iyi sen  biliyorsun tatlım buna göre davransan çok iyi olur.

Ayağa kalktı ve eve girdi. Delirmek üzereyim gerçekten ve hala bir şey bulamadım umarım çabuk bulurum. Gökyüzüne doğru kafamı kaldırdım. Aklıma Jiwoo'ya ilk seni seviyorum dediğim gün geldi ne kadar da korkmuştu. İstemsizce gülümsedim ve onun hayaliyle müzik dinleyerek uykuya daldım...

Eveet bir bölümün daha sonuna geldik kafanızda yavaş yavaş bir şeylerin oluştuğunu düşünüyorum sizleri çok seviyorum canlarım bir sonraki bölümde görüşmek üzere 🥰❤❤

BwooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin