Mustafa: Sen merak etme sabaha kadar oturmayız yorulduk zaten sende yoldan geldin yani doğal olarak uyumamız gerek sonra ki gün ise uyumak yasak sabaha kadar sohbet edicez. Zaten kaç yıl sonra görüşüyoruz.
Emre: Yaa ne çok uzattın bu yıl olayını nolmuş bak şuan buradayım ve yanındayım. Gelecem diyordum ve geldim.
Mustafa: Tm tm uzatmıyorum.
Emre: Bu tahtada yazanlar neler?
Mustafa: Ahh onlar mı benim ödevlerim ama iki tanesini seninle beraber yapacağız.
Emre: Nedenmiş o?
Mustafa: Sen çok güzel hikaye yazıyorsun da ondan İtalya'yı tanıtcaz İngilizce sonra birde bunu sınıfa sunucaz. İyi yapan 25 puan alıyor ve benim o 25 puana ihtiyacım var.
Emre: Misafire ödev yaptırıldığı nerde görülmüş?
Mustafa: Burada bak şuan görüyorsun.
Emre: Dalga geçip durma da şu hediyelerini aç :))
Mustafa: Ne hediye mi bende sana aldım. Bir saniye hemen getiriyorum.
Emre: Tm peki bekliyorum.
Mustafa hemen hediyesini getirmek için gidip gelmektedir.
Mustafa: Al bakalım umarım beğenirsin.
Emre: Sen niye hediye aldın ki bu arada? Zaten beni evinde ağırlayarak ve gezdirerek bana en büyük hediyeyi veriyorsun.
Mustafa: Off Emre Off senin şu çok konuşmaların varya adamı deli ediyor. Sananee canım istedi aldım bir itirazın mı var? Hem benden bir hatıra kalmasını istiyorum. Hem bir kere sen niye hediye aldın ki?
Emre: Ne off yaa sanane mi asıl sanane yaa saçmalayı keser misin? Bir kere senin evine geliyorum ve elim boşmu gelicem saçma saçma konuşma misafirliğe eli boş gidilmez.
Yakın arkadaşlar kavgaya tutuşurlerken birbirlerinin hediyelerini açmaktadırlar. Yalnız hediyelerini açtıklarında bir şey dikkatlerini çekmektedir. O da ikisinin de aynı hediyeyi almasıydı. İkisi de bir H&M hastası oldukları için aynı tşört ve şortu almışlardı. Ama bu olamazdı. İmkansızdan öte bir şeydi.
Çünkü ikiside birbirlerine hediye aldıklarından habersiz oldukları halde.Mustafa: Yalnız bir dakika ya ben yanlış görmüyorum değil mi? İkimizin aldıkları da aynı?
Emre: Hayır ikimizde yanlış görmüyoruz ve ikimizin aldığı hediyeler de aynı imkansızı başardık galiba
Mustafa: Yalnız çok güzel değiller mi?
Emre: Aynen benimde çok hoşuma gitmişti. Geri döndüğüm de kendime aynısından alacaktım.
Mustafa: Senin almana gerek kalmadan ben sana aldım. İstersen bir giyip baksak mı nasıl oluyor acaba ikimize?
Emre: Ohaa çok güzel olmadı mı?
Mustafa: Ciddiyim çok güzel oldu bir gün ikimiz de aynı giyip gezelim ne dersin?
Emre: Olur benim için fark etmez.
Mustafa: Hadi gel Annemle Babama da gösterelim.
Çılgın ikili birbirlerinin hediyelerini giyerek Mustafa'nın Annesi'nin ve Babası'nın yanına gitmektedirler.
Mustafa: Evet biz geldik de neden salon boş?
Annesi: Mutfaktayız geliyoruz hemen...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gezgin ve Meraklı
Fiksi Remajaİnternet ortamında tanışan iki yakın arkadaşın beraber gezdikleri şehirleri ve yaşadıkları anıları içermektedir.