🤩 İyi okumalar... 😎Saçımdan enseme doğru soğuk birşey hissetmemle, derinn bi nefes alıp çığlık atarak gözlerimi açtım, ve yatağımdan fırlayıp ayağa kalktım.
Neler oluyordu. Anlam verememiştim.Yastığıma baktığımda, yastığımın ıslak olduğunu gördüm. Saçımdaki ve ensemdeki ıslaklığın varlığını hâlâ hissediyordum, ama emin olmak için elimi enseme götürdüm. Terlemişmiydim acaba ama öyle olsa başımın sol tarafında ıslak olması lazım değil miydi. Şaşırtıcı bir şekilde bunları sadece 5 saniyede düşünmüştüm. Sağ tarafimdan gelen kahkaha sesiyle kafamı sağ tarafa çevirdim.
Abim bir elinde buzlu su şişesini tutarken diğer eli ile karnını tutmuş kahkaha atıyordu. Tabi yaa abim, başka kim olacaktı. Belli ki evdeydi evde olduğu zaman mutlaka kendisi uyandırırdı ve buda beni deli ederdi.
Abime bakıp sinirle " Abi psikopat mısın sen yaa.. böyle mi uyandırıyorsun beni.. manyak mısın sen." Diyerek bağırmaya başladım. Çok sinirlenmistim.
Abim abartılı bir şekilde kendini yerlere atmış, katıla katıla gülüyordu. Bu beni daha da çok çıldırtmıştı. Ayağımı sertçe yere vurdum ve odadan çıkıp annemi bulmaya gittim.
Annemi mutfakta kahvaltı hazırlarken buldum. Şaşkınlıkla anneme baktım neden kahvaltı hazırlıyorduki şimdi, insallah düşündüğüm gibi değildir, diyerek korka korka kolumdaki saate baktım.
Saati görmemle ağlamaklı bir sesle anneme seslendim" yaa..anneee.. derdiniz ne sizin ha... Yapılırmı bu bana, daha saat sabah 10, sadece 3 saat uyumuşum.. bütün gün nöbetteydim ben. Uyuyamadim ki gece, hiç mi acımıyorsun bana" dedim.
Annem mahçup bir şekilde bana bakıp" kuzumm, uyandırmıcaktım ama sana işim düştü, o yüzden uyandırdım seni" dedi. Kaşlarımı çatıp sandalyeye oturdum. "Hayırdır anne noldu" derken ağzıma bir tane salatalık attım. Annem omleti yaparken soruma cevap verdi." Bugün Defne hanımın önemli bir misafirleri geliyormuş, oldukça kalabalık olucaklarmış, oraya gidicem, tek başıma halledemiceğim için senide yanıma götüreyim dedim."dedi. Annem Defne hanım'ın evinde çalışıyordu, yemekleri ve evi temizlemesiyle uğraşıyordu. Babamda Defne hanımlarin şoförleri olarak çalışıyordu.
Bugün izinliydi annem ama demek ki önemli misafirleri olduğu için anneme işi düşmüştü. El mecbur anneme yardım edecektim başka çağrem yoktu. Tam ağzımı açmıştımki abimin mutfağa gelmesiyle susup abime baktım hala gülüyordu. "anne şu oğlun hiç akıllanmıcak yaa... beni buzlu suyla uyandırdı biliyor musun, bir günde normal insan gibi kalkayım yatağımdan" dedim. Abim bana bakıp "insan olsaydın zaten normal insanlar gibi kalkardın" demesiyle tam ağzımı açmıştım ki Annemin "MERTT" demesiyle sustum.
"Hadi kuzum git elini yüzünü yıkada kahvaltımızı yapalım, bugün işimiz çok"dedi. Oflayip banyoya yöneldim elimi yüzümü yıkadım. Aynada kendime baktığımda istemsizce elim boynuma gitti. Kulağımdan Boynuma doğru giden bir dövmem vardı. Dövmem Rüzgar ile tanıştığım günün tarihiydi, en üstte görünmeyecek şekildede kulağım arkasında baş harflerimizi yaptırmıştım. Dikkat edilmediği sürece belli olmuyordu. Kimse de bilmezdi dövmemi zaten hep kapatıcı sürerdim çünkü bu dövme benim için özeldi. Unutamıyordum bi türlü hala beklemekteydim. Artik Rüzgarın çoktan kendi hayatına başladığını düşünüyordum, ama içimdeki ses onu beklediğim gibi, onunda beni beklediğini söylüyordu. Ama ne kadar doğru bilemiyordum. Bir gün karşıma çıkacak bundan emindim, o gelene kadar ölsem bile yinede beklemekte olucaktım...
***********
"Gitme nolur... Rüzgar..." derken sesim ağlamaktan boğuk çıkmıştı.
"Fındığım, yapma böyle, gitmek zorundayım biliyorsun."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalnızlığı Demledim...
Acak"GİTMEEE..!!!" Boğazım yırtılırcasına bağırmıştım. Ama gitmişti işte, hemde kendi hayatını yaşa deyip gitmişti...