2. Bölüm

94 26 16
                                    


Uyku ile uyanıklık arasındayken odamın perdesinin çekildiğini hissettim. Lanet ettiğim uyku geceleri bana pek uğramıyordu. Bu nedenle sabaha karşı uyumak gerçekten de sinir bozucu oluyordu benim için.

Annemin beni öpmesiyle neyse ki az da olsa kendimi iyi hissetmeye başladım.

" Kalk tatlım. Kahvaltı hazır ve seni bekliyoruz." Diyen annem kapıdan çıkmak üzereydi. Homurdanıp yataktan kalktım. Lavaboya gidip işlerimi hallettikten sonra okul çantamı alıp mutfağa doğru gitmeye başladım.

Babamın anneme sırnaşma çabaları ve annemin çocuklar görecek diyerek onu savuşturmaya çalışması cidden komikti.

"Bölmüyorumdur umarım gençler. Aman tanrım kulaklarımın kan ağlaması yetmiyormuş gibi gözlerimde kan ağlamaya başlayacak sabah sabah."

Dememle, annemin eli ayağı birbirine dolaştı. Yanakları pembeleşmeye başlayınca kocaman sırıtmaya başladım.

Babamın hafif kafama vurmasıyla ona dönüp göz devirdim. Göz devirmemle tekrar aynı işlemi yapacaktı ki geri kaçtım.

"Seni sıpa. Annenle nasıl konuşuyorsun. Zavallı annen gözüne kirpik kaçtığı için benden yardım alıyordu." Diyip masaya geçip kendi köşesine kuruldu.

"Vakumlama taktiğiyle mi?" diyen abimle yumruklarımızı tokuşturduk. Annem daha da kızarmaya başlayıp sakarlıklar yapınca kahkahama engel olamadım.

Babama baktığımda ise bıyık altından sırıttığını görünce gidip anneme sarıldım. Sanki onunla uğraşan ben değilmişim gibi abimle babama ters bakışlar attım.

"Hey beyler kendinize gelin. O benim annem ve onunla dalga geçemezsiniz." Babam şaşırarak bir bana birde abime bakıp bir tane zeytini abime fırlattı.

"Gördün mü dalga geçen o ama suçlu biz olduk. Annende bana sarılacağına gidip ona sarılıyor." Babamın kendi kendine konuşmasına seyirci kalmayan annem dudaklarına küçük bir öpücük bıraktı.

Babam aniden keyiflenince abimle ikimiz aynı anda öğürmüş gibi yaptık.

Babam ilerde sizi de görürüz diyince sinsice sırıtıp abime baktım.

Sonrada "Çok tuhaf. Okulun arkasındaki tenha köşelerde kızları sıkıştırıp öperken hiçte öğürmüyordun. Aksine çok güzel bir iş başarmış gibi sırıtıyordun." Dememle abimin yediği ekmek dilimi boğazında kaldı.

Babam abimin sırtına vurup "helal helal" derken daha çok dövüyormuş gibi geliyordu.

Abimin sen görürsün bakışlarına aldırmadan ekmeğime çikolata sürüp yemeye başladım.

Annemin bana hazırladığı yemeği çantama yerleştirip çayı fondip yapıp ayağa kalktım. Servis gelmek üzereydi ve nedensizce geç kalmayı sevmezdim.

Babamın yanına gidip harçlığımı alıp onu öptüm. Abimde ayağa kalkınca babamdan harçlığını o da aldı ve beraber kapıya doğru geldik. Annem bizi geçirmek için peşimizden geldi ve bizi öptü.

Ona el sallayıp dışarıya doğru yavaş adımlarla gittik. Neyse ki çok beklemeden de servis geldi ve iki kardeş okulun yolunu tutmuş olduk.

Abimle yan yana otururken ne kadar şanslı olduğumu düşünüyordum. Aile önemliydi. Hele ki iyi bir ailen varsa..

ŞEYTANIN GÖZÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin