~Bölüm 15~

48 1 0
                                    


Merhaba! Uzun bir zaman mı yoksa kısa bir zaman mı bilemedim ama eninde sonunda geldim. Hemde yeni bölümle. Yazar Hatunun kafası biraz gidik bu aralar canı sıkkın. Ama sormayın neden kendisi de bilmiyor neden canı sıkkın. Ama benim gibi olan varsa sabahlara kadar konuşabiliriz elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışırım tabiki. Neyse. Sizce nasıl gidiyor kitap? Yani sizce klişe mi? Farklılaşmalı mı? Ama ben en başında dedim burada yazılanların %30'u gerçek olaylar ve bu hikayenin temelleri tamamen gerçeklere dayalı diye. O yüzden fazla entrika kötülük ne biliyim ya da diğer Wattpad kitapları gibi bir kitap beklememenizi tavsiye ederim. Burda gerçek dostluk var gerçek aşk var. Mizah var bol bol gülme var. Bazen normal hayatta da başınıza gelebilecek sıkıntılar var. Ama bu sıkıntıların üstesinden de gelme var. Kendinize iyi bakında okumaya geçin bakalım.


Duygularım bir birinden kaçarken gözlerimi sabitlediğim yerden alamıyordum. Duygularım benden kaçıyordu, duygularım ondan kaçıyordu herkesten kaçıyordu. Doruk'un dedikleri doğru muydu? Değildi, ama işte düşmüştü içime kurt bir kere. Daha beynimi kemirecekti. Sadece beynimi kemirmekle kalsa iyi, kalbimi de kemiriyordu ya yavaş yavaş. Bu düşünceler nedensizce boğazıma bir yumru oturmasına sebep oluyordu. Ben, bize bunu yakıştıramıyordum aklımda. O abimdi. 14 senedir abi diyordum. İşin kötü tarafı bir yanımın içten içe minikte olsa sevinmesiydi. Bu bana yakışır mıydı? Bu Demir abiye yakışır mıydı? Bu bize yakışmazdı. Ben ona senelerce abi gözüyle bakarken şimdi sevdam olarak bakamazdım, bilakis o da bakamazdı. Ama bilirdim işte. Kalp bu, severdi. Sana sormazdı ki, sen seçmezdin sevdiğin insanı. Bir bakardın seviyorsun.

Sahi ya? Sevgi neydi? Sevgi ne demekti? Sevgi nasıl hissediliyordu. Sevgi nasıl anlaşılıyordu? Ben bu soruların cevabını bile bilmezken onunla empati kurmaya çalışıyordum. Onu anlamaya çalışıyordum. Ama biliyordum ki insan arkadaşını seçerdi de sevdiği adamı/kadını seçemezdi. Bunu biliyordum İşte. Doruk bana onu söylerken aklıma söyledikleri düştü tek tek.

"Gönlü başkasında olanın gözü diğerlerine kör olurmuş.."

"Canını yakan bir olay varsa, unutma bu cihanı yakarım."

"Sevenin halinden seven anlar."

"Kendine iyi bakacaksın tamam mı?"

"Seni çok seviyorum."

Gönderen: Demir Abi
Bizde seni çok özledim
Özledik*

Gönderen: Demir Abi
Genellikle içinde bulunduğun her şeyi beğenirim ben.

"Ah seni ne kader özledim bir bilebilsen İki Gözüm."

"Bu içimde ki hisler beni mahvediyor."

"Bir canım var o da senin olsun.."

"Kalbimden vurdun, ikinci kez."

Abi dememden rahatsız olması, Doruk ve yakınlaştığım erkeklerden nefret etmesi. Derin bir nefes aldım. Bu bana söyledikleri ne kadar masumane geliyordu ki hala daha öyle masumane geliyor. Ben, galiba işin içerisinde Demir abi varsa çok masumane düşünüyorum. Ya da bilmiyorum. Hem onunla konuşmadım, nerden bileceğim öyle bir şey olduğunu? Ya Doruk bir yerlerinden uyduruyorsa?

"Tamay! Ha kahvaltıya!"

İlayın sesini duyunca uzandığım yatağımdan kalktım sakince. Ne mi olmuştu? Sabahın kör saatlerinde kalkmış eşyalarımızı toplamış ve otele taşınmıştık. Hızla valizimden siyah taytımı ve bordo kısa kollu tişörtümü giyindim. Ayaklarıma da siyah sporlarımı geçirdim ve odadan çıktım.

GECE GÜNEŞİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin