💫21~İllegal Yarum💫

1.4K 201 29
                                    

Hırkasının uçlarını çekiştirip, bacaklarını karnına doğru çekip başını diz kapaklarına yasladı Ayşe.

Salonun köşesinde, sobanın dibindeki tahta sandalyeye oturmuş, pencerenin önündeki tülleri geriye doğru çekmiş, yağan karı izliyordu.

Hastaneden çıkıp evine geldiğinde, vakit gece yarısıydı. İstanbul'dan vakitsiz dönüp, kimseye haber vermediği için ev ahalisi odalarına çekilmiş uyuyordu.

Başını dizlerinden kaldırıp yağan kara bakarken, gözünün önünden gitmiyordu Kadir'in perişan hali.

Ayşe'ye ne kadar iyi gözükmeye çalıştıysa da, sevdalı yüreği inceden inceye yanıyordu Ayşe'nin.

Görmekten öte hissediyordu, orada Kadir'i bırakıp eve gelmek zorunda kalmak çok zordu ama onu görebilmesi bile çok iyi gelmişti.

Derin bir nefes içine çekip başını arkasına yaslarken, salona giren ayak seslerini duydu.

"Ayşe."

Beyaz oyalı çemberini düzelten Pakize Hanım, kızını gece yarısı görünce korkmuştu. Bir iskemli çekip yanına otururken, saçlarını okşayıp yüzüne baktı.

"Kizum iyi misun? Ne vakit geldun, duymadum. Gece araba kullanmadun İşallah."

Ayşe, annesinin elini öpüp avucunun içerisine alırken, düz bir sesle konuşmaya başladı.

"Acil gelmem gereken bir durum vardı Anne onun için geldim, hastanedeydim. Arama fırsatım olmadı, işim bitince bende eve geldim."

"Hoş geldun, kötü bir şey yok işallah"

Ayşe başını iki yanına sallayarak fısıldadı.

"Çok kötü şeyler var Anne, sana anlatabilir miyim?"

Pakize Hanım ellerini kızının yüzüne koyup, kaşlarını çattı.

"Egi gece gece korkutmayasun beni, ne oldi saa?"

"Olur da duyulursa, sen benden her şeyin en doğrusunu bil istiyorum Anne."

"Anlat bakayum, senun uykularuni kaçıran nedur? Habu dağlar biliy herhalda onlarlan bakuşup duriysun yıllardur."

Ayşe, bacaklarını indirip annesine doğru dönerek, çekine çekine başladı anlatmaya.

"Bir evlat annesine bunu nasıl anlatır bilmiyorum Anne ama"

Pakize Hanım kızının sözünü bölerek dizini okşadı avucunun içiyle.

"Kıvranma, kaldur başuni deki, ana ben sevdalandum."

Ayşe, seslice yutkunurken, dolu dolu olan gözlerini kaçırdı annesinden.

"Anne, bu sevda günah işletiyor insanlara. Benim yüzümden, masum bir insan vuruldu, başka bir insan acımasızca dövüldü hastaneye kaldırıldı. Vücudunda ne kadar kırık var bilmiyorum, vicdanıma yük benim bu sevda."

Ayşe'nin yanaklarından süzülen yaşlar bir biri ardına kovalarken, annesinin elini sıkıca tutmuştu.

Pakize Hanımın benzi atarken sordu.

"Nedur bu işin asli, ba başundan beri anlat Ayşe."

Ayşe, annesinden utanıyordu, kendini o kadar suçlu hissediyordu ki, insanların başına açtığı bunca belanın vebalini asla ödeyemeyeceğini düşünüyordu.

Ama yüreği sevdalanırken ona sormamıştı!

Elinin tersiyle gözyaşını silerken, titreyen sesini düz tutmaya gayret ederek anlatmaya başladı.

Sevdalarun SevdasiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin