Neden kendimi sende buluyorum ?

51 2 15
                                    

' Kaç kaçabildiğin kadar '

Luhan'dan ilk kaçışımı az önce noktalandırmıştım . Sabahın köründe İncheon'dan kalkıp Seul'e geldim. Bundan sonra kaçacağım şeyler için güç toplama zamanı şimdi. Herşeye karşı güç toplama zamanı .

+ Joon, kalk hadi .

- Hah ?

+ Joon geldik diyorum. Seul'deyiz.
Hadi kalk ve evine git dinlen . Ben eşyaları alıp eve çıkıyorum şimdi.

- Tamam. Dur geldim bende yardım edeyim.

+ Gerek yok inme arabadan soğuk dışarısı hemde ben alırım küçük bir valiz sadece .
Sen kendine iyi bak ve üzülme. Yoksa ben iki katı üzerim seni haberin olsun .

- Sağol ya gerçekten çivi çiviyi söker diyorsun o da iyiymiş .

+ Söylenme .

- Sende...kendine dikkat et ve dediklerimi unutma.

+ Tamam unutmam.

Arabadan indiğim gibi arkadan valizimi almak üzere kapıyı açtım.
Valizimi alıyordum ama bir gözüm de Joon'un üzerindeydi. Sanki hiç düzelmemiş dünkü hali ile aynı görünüyordu. Ama emin ol Joon sen bunu sonsuza kadar saklamak yerine, bana söyleyeceksin. Hemde ben sormadan .

Joon'a el sallayıp alel acele binaya girdim. Seul'e kışın gelmesi çok anlamda kötü olsa da kar bu şehrin kötülüklerini kapatarak , güzelleştirebiliyor. O yüzden bence kış bu şehre yakışıyor .
Ama hazırlıksız yakalandım kabul ediyorum.

Asansöre binip kata çıktım. Bugün pazar olduğundan Eun Jin evde midir emin değildim o yüzden zile basmadan anahtar ile girmeyi denedim. Ve sanırım evdeydi. Anahtarı cebime koyup zile bastım.

+ Sonunda açıldı şu kapı. Neredesiniz siz Kim Eun Jin ?
2 defa çaldım.

- Hoşgeldiiin. Duymadım canım birtanem kıyafetlerimi düzenliyordum .

+ Hoşbuldum ama ben seni çok özledim. Şuan ağlamak istiyorum.

- Sakın ! Ağlamak yok .
Ne ağlaması şimdiden .

+ (Mırıldanarak ) Değil mi şimdiden gözyaşlarımı harcamayayım ilerde çok daha kötü sebeplere harcanacaklar.

- Anlamadım ne geveledin o ağzında sen ?

+ Hiç. Acıktım. Yoksa bu kız yemek yemiyor mu sabah kahvaltı vakti şuan diyordum.

- Yok yiyeceğim. Zaten sonra direk kafeye bugün haftasonu yoğun biliyorsun .

+ Bilmem mi o zaman hadi çabuk edelim de çıkalım .

- Sen nereye ?
Yolculuk yaptın o kadar dinlesene evde rahat rahat .

+ Hayır Jin yeterince dinlendim ben.
Ayrıca kafeyi özledim ben .

- İyi tamam hadi hazırlamaya başla sen birşeyler geliyorum az bir yer kaldı.

+ Tamam .

Uzun zamandır benim Jin'e sormam gereken bir sorum vardı ?
Ama neydi ?
Benimle alakalı...değil. Onunla alakalı...değil. Dilimin ucundasın ama umarım hatırlarım .

- İn Ha sana danışmamız gereken bir durum var .

+ Anlamadım ne durumu ?

- Dur işim bitti oraya geleyim masada yemek yerken konuşalım.

İşlerini bir bitirsem gelebilecek de işte mıymıntı mıymıntı yaptığı için her işini beklemek en büyük hobim oldu sayesinde .

- Geldim . Ne yapıyoruz ?

Kelebek BüyüsüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin