PAHALI MUTLULUK

BÖLÜM 2: BU SENE ÇOK EĞLENECEĞİZ........

Multide Armen var.

‘’Bir dakika, ne çakmasından bahsediyorsunuz siz? Biri bana her şeyi doğru düzgün açıklayabilir mi lütfen?’’ dememle aralarında kısa bir bakışmadan sonra sabahtan beri bizi yerinde oturmuş izleyen kız açıklamaya başladı.

‘’Ben İlke, kendi aramızda üç sene önce bir müzik grubu kurduk. Ciddi anlamda iyiyizdir, yarışmalara katılıp kariyer başlangıcı yapmak için okulun müzik hocası Nilüfer hocayla konuşmaya karar verdik. Grupta tam anlamıyla kimler var bilmiyor çünkü söylemedik. Eğer söylersek tüm okul öğrenir onlarda yapmaya başlar ve bize çalışmak için yer kalmaz, zaten zar zor bir araya geliyoruz riske atmak istemedik. Yalnız hoca grubun bir Başkan’ı olduğunu biliyor. Grubumuzun asıl Başkan’ı Rüya Erkmen okulun sahibinin kızı. Aynı zamanda benim kuzenim ve Çağrı’nın sevgilisi zaten bunu tüm okul biliyor. Rüya, Hollanda’ya bir ses sanatları okuluna seçmelere katılmak için gitti bu yüzden bizde başkansız kaldık. Bizde bu konu üzerinde tartışıyorduk. Tam o esnada sen geldin. Sahi sen burayı nasıl buldun?’’

 ‘’ Ben şeyyyy… Immm….’’

‘’Her neyse, sonuç olarak çakma da olsa başkanımız sensin. Yarışma üç ay sonra. Yalnız bu yarışma çok önemli bizim için. Çünkü yurtdışında yayınlanan TeenTime gençlik dergisinin editörü Sandra McClintock’ta  yarışma jürilerinden. Eğer ilk üçe girersek dergide bize de yer verir. Bu da müzik kariyerimiz için çok iyi bir başlangıç olur.’’ dedi Bade.

‘’Herşey iyi hoşta… Ben bu üç aylık süre içinde kendimi nasıl geliştirebilirim ki? ‘’

‘’Sen merak etme temel şeyleri öğretiriz biz sana. Bu arada nasıl bir sesin var?’’ dedi Kaan.

‘’Eh fena sayılmaz ama çok iyi değilim, kendi kendime söylerim bazen.’’

‘’Emin misin? Yani koridorda bana çemkirirken kargadan farkın yoktu da.’’ Yine konuştu bizimki.

‘’Yani siz şimdi sevgiliyi mi oynayacaksınız, çok romantik.’’ Bade’nin bunları demesiyle ikinci şokumu yaşadım.

‘’Ne sevgilisi, siz demediniz mi herkes onu Rüya’yla biliyor diye? Ne gerek var?’’

‘’Hayır canım. Herkes onun Başkan’ın sevgilisi olduğunu biliyor. Rüya’yı söylemedik.’’ dedi Bade.

‘’Hani bu gruptan kimsenin haberi yoktu? Nasıl öğrendiler kim kimin sevgilisi?’’

‘’Öncelikle müzik hocasıyla Kaan ve Çağrı konuştu. Şu an okuldakiler sadece gruptan onları tanıyor. Çağrı’ya askıntı olan çok fazla kız var emin ol tek bu okuldakiler değil bir bu kadar da dışarıda ve çevre okullarda var. Daha fazla askıntı olmamaları için Çağrı’da grubun Başkan’ıyla çıktığını söylemek zorunda kaldı ama dediğimiz gibi kimse Başkan’ın kim olduğunu bilmiyor, o yüzden şimdilik rahat olabilirsin ama öğrendiklerinde ne olur bilemem.’’ Dedi İlke.

‘’Şimdilik… Peki şimdi ne yapacağız?’’

‘’Ne mi yapıcağız gerçekten bunu soruyor musun, anlamadın mı takipçi –anlaşılan onu takip ederek buraya geldiğimi anlamış sırık- günün belirli saatlerinde buraya gelip çalışacağız, istisnai durumlarda haberleşeceğiz.’’

‘’Hih… Unuttum!’’

‘’Neyi?’’ diye sordu Çağrı.

‘’Babam beni girişte bekliyor olmalı, ben hemen gitmeliyim, daha sınıfımı bilmiyorum Haydi ben gittim. Bu arada tanıştığıma memnun oldum.’’ Deyip hızlıca kendimi koridora attım ve koşa koşa girişe gittim. Babam ortalıkta görünmüyordu. Koşarken nefes nefese kalmıştım. Bir, iki dakika sonra babam bana doğru gelmeye başladı.

‘’Müdürle konuştum Arin. Sınıfın 10-C kızım. Birde şu kağıdı verdi memur hanım sanırım ders programın. Birazdan nöbetçi öğrenci gelip seni sınıfına götürecekmiş. Sen niye nefes nefesesin?’’

‘’Immm şey hıh, sen uzun süre görünmeyince bende bir sana bakayım demiştim de bayağı koşmuşum ondan.’’

‘’İyi bakalım, hah nöbetçide geldi. Haydi iyi dersler kızım.’’

‘’Sağol baba.’’

     Nöbetçi öğrenci yanımıza geldiğinde babam da çıkışa yürümeye başladı.

‘’Sen Arin Yiğiter misin?’’

‘’Evet.’’

‘’Tamam gel benimle.’’

  Nöbetçiyle üst kata çıkmaya başladık. Koridorun sonuna kadar yürüdük ve 10-C tabelası sonunda göründü. Nöbetçi emin olmak için tekrar tabelaya baktı ve kapıyı tıktıkladı ve içeri girdi.

‘’Dersinizi böldüğüm için özür dilerim hocam. Yeni öğrenci geldi de.’’ Dedi ve sınıftan çıktı nöbetçi öğrenci.

‘’ Hoş geldin kızım. Ben bu sınıfın rehberlik öğretmeniyim. Kendini bize tanıtır mısın?’’

‘’Adım Arin, Arin Yiğiter. Kayataş Anadolu Lisesi’nden (okul hayalürünüdür.)  buraya nakil yaptırdım. ‘’

‘’Seninle tanıştığımıza sevindik Arin. Gel sana bir yer bulalım. Arkadaşlar aranızda yanı boş olan var mı?’’

Herkes birbiriyle bakışıyordu ve arka sıralarda Kaan’ın oturduğunu gördüm. Fakat yanında bir çocuk oturuyordu. Çocuğu iteleyerek başka bir yere oturmasını işaret ediyordu. Nedense çocuk gıkını dahi çıkarmadı ve yerinin boş olduğunu bana göstererek gelmemi işaret etti. Hocaya dönüp buldum anlamında gözlerimi kırptım ve Kaan’ın yanına gidip içerisinde neredeyse hiçbir şey olmayan çantamı sıraya koyup oturdum.

‘’Bu sene çok eğleneceğiz galiba’’ dedi Kaan. Bu dediğini başımla onayladım.

 Multimedyada Armen Dadrian var.............