8. Bölüm

1.4K 102 145
                                    

Oy ve yorum sınırı koymayacağım ama sizden oy ve yorum bekliyorum biriciklerimm.

Pınar media iyi okumalar diler..


Son kontrolleri yapmamın ardından gri ,ince bir eşofman altı, siyah bir crop ve onun üzerine kalçalarıma kadar gelen gri bir kapşonlu geçirmiştim. Saçlarımı siyah tokamla gelişigüzel topladıktan sonra telefonum ve kulaklığımı da aldığımda artık hazırdım. 

Sanki ailecek sözleşmişiz gibi her odanın kapısından biri elinde valizle çıkmıştı. Hepimiz birbirimize şaşkın şaşkın bakarken aynı anda gülmeye başlamıştık. Saat gecenin ikisiydi ve sadece üç saatlik uykuyla ayakta duruyordum buna rağmen tüm aile fertlerimden enerjik görünüyordum. 

Bunu iç sesimin yorduğu gibi Bedirhan'ı görme ihtimallerime yormayın lütfen. 

"Kızım siz Mahmut'la Çağla ve Yasemin'i de alın abinle gidin bizde Mithat amcanları alalım." dedi annem bizim arabanın ön koltuğuna itinayla yerleşerek. Mahmut da abimin cipinin ön koltuğuna yerleşirken ben, Çağla ve Yasemin de incecik kızlar olduğumuzdan arkaya gayet sığmıştık. Çağla ortamızda Yasemin ve ben ise cam kenarındaydık. 

Toplamda beş aile ve artı Yasemin olarak Urfa'ya yolculuğumuz an itibariyle başlamış bulunuyordu. 

"Ön koltuğa ben oturacaktım ne diye sırtlan gibi yerleştin?" Sorumla Mahmut dikiz aynasından otuz iki diş sırıttı. 

"Evet benim güzelim öne binseydi." Mahir abimin cümlesiyle zafer sırıtışıyla öne binmeye hazırlandığım sırada Mahmut araya girdi. 

"Abi biliyor musun geçen gün ablamın telef-" 

"SU KAÇTI" Öyle bir bağırmıştım ki anında uyuyakalan Çağla bile bir ara sıçrayıp etrafına bakınmıştı. 

"Tamam abicim sakin ol alırız yeni telefon."

"Yok abi." dedim işi fırsata çevirerek. "Zaten şuan iyi durumda hem herkesin son model iphonesi olmak zorunda değil." 

"Sende otur oturduğun yerde." diyerek Mahmut'a gözlerimi belerttim. 

Yani abimden çekinmiyordum aslında ama şimdi tonla soru soracaktı onu çekemezdim hiç. Bu yüzden Mahmut koltuğu bir tarafına sokup oturabilirdi. 

Abim benzin almak için indiğinde Mahmut'un ensesine sertçe geçirmiştim. 

"Ya abla ne yapıyorsun ya?" 

"Bana bak bir daha beni tehdit edersen yemin ediyorum abime senin okuldaki kızları hamile bıraktığını söylerim."

"Abla ya ben öyle bir şey yapmıyorum."

"Evet ama abim bana inanır ve senin ağzına sıçar."

"Abla ya." Ablaymış onu ablasını çıldırtmadan önce düşünecekti. 

"Yasemin abla bir şey desene arkadaşına." Yasemin Mahmut'a göz devirdiğinde dil çıkarıp arkama yaslandım. Mahmut da somurtarak arkasına yaslandı ve telefonuna gömüldü. Benim telefonumda bildirim yoktu ki Bedirhan uyuyor olmalıydı. 

"Ayhhh geldik miiğ?" Çağla esneyerek uyandığında henüz Ankara dan bile çıkmış değildik. 

"Hıhı." dedi Mahmut gülerek "Urfadayız abla." 

"Dalga geçme lan." Abimin çıkışıyla omuz silken Mahmut yeniden telefonuna dönmüştü. 

"Ne bok yiyorsun o telefonda sen?"

"Elalemin kızlarına yazıyor ne olacak. Her gün başka limanda sevgili kardeşimiz."

"Oğlum vallahi ağzına kürekle vururum. Uslu dursana! Ne diye milletin kızıyla fingirdeşip duygularıyla oynuyorsun?" İşte abim böyle de adil bir abiydi. 

MAHPERİ/TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin