HASTALIK

Bölüm 8

Medyada 'Ego Yığını'var  :)

İyi okumalar   :)))

İçeri girdiğimde Safiye Hoca sandalyesinde dik bir şekilde oturuyordu. Benim girdiğimi görünce kafasını uğraştığı evraklardan kaldırıp bana baktı ve oturmamı işaret etti. Anında konuşmaya başladı. "Bak Hilal biliyorum zor bir dönemden geçiyorsun ama seni bu konuda bu olaylar olmadan öncede çok fazla uyarmıştık. Her gün buraya sayende sakatlanmış çocuklar geliyor. Normalde olsa seni bu son yaptığından dolayı disiplin kuruluna verirdim ama bu yaptığını babanın kaybına veriyorum. Ceza olarak ise sadece sınıfın değişecek." Safiye Hoca'nın son söylediğiyle şok olmuştum. Ne demek ya sınıfın değişecek? Safiye Hoca bunu anlamış gibi "Merak etme eğer bir ay boyunca uslu durursan arkadaşların seninle aynı sınıfa gelebilir ama bu bir ay boyunca bu yaptıklarına devam edersen disiplin kuruluna gönderirim." Her ne kadar bu durum canımı sıksa da bir ay boyunca mecbur dişimizi sıkacaktık. Safiye Hoca'ya "Tamam. Hangi sınıfa gidiyorum?" diye sordum. Safiye Hoca bu soruma "Yarın odama uğra o zaman söylerim"  diye cevap verince sinirle odadan çıktım.Hayır yani ne var şimdi söylesen. Yok illa sinir edecek.

 Zilin çaldığını duyunca direk kantine indim. Bizimkiler iki dakika içinde geldiler ve yanıma oturdular. Ateş "Eee? ne istiyormuş ?" diye sorunca tüm olanları onlara anlattım. Ece " Valla kanka eğer  bizimle aynı sınıfta olmak istiyorsan bir ay uslu dur." deyince Aslı "Aynen kanka zaten bir aymış çok değilmiş." deyince "Neyse bu akşam sende geliyorsun dimi?" dedim Aslı'ya. "Aslında Ateş ile film izleyecektik ama Ateş'in Zehra Teyze'nin (Ateş'in annesi) yanına gitmesi lazımmış. " deyince hemen hevesle "O zaman geliyorsun?" dedim. Aslı bu halime gülüp kafasını salladı.

****************************************************

Kızlarla okuldan çıktık ve bizim eve geldik.Kızlara dönüp "Aç mısınız?" diye sordum. Ece öne atılarak "Hemde nasıl." dedi.Bu sözlerinin üzerine kızlarda Ece'yi onayladılar. Dönüp kızlara "İyi o zaman bende açım. Mutfak orada yürüyün de yemek yapın. Çünkü ben yemek yapmayı bilmiyorum."deyince hepsi bana kötü kötü bakınca şirince sırıtmaya başladım. Bu halime daha fazla dayanamadılar ve gülmeye başladılar. Daha sonra beraber mutfağa gittik. Ece makarnayı,Aslı sosunu, Su ise salatayı yapıyordu. Bende masada onlarla uğraşıyordum.Yaklaşıp yarım saat sonra yemek hazır olmuştu.Kızlar da masaya oturdular ve yemeye başladık. Yemeğimizi bitirince benim odama gittik.Aslı ve Ece yerdeki renkli minderlere, ben ve Su ise benim yatağıma oturmuştuk. Kızlar yanlarına pijamalarını ve birkaç parça kıyafetlerini almışlardı. Hepimiz pijamalarımızı giydikten sonra Su "Sakın bensiz dedikoduya başlamayın mutfaktan poşetleri alıp geliyorum." dedikten sonra hızlı adımlarla mutfağa indi. Biz onun bu haline gülerken Aslı'nın telefonu çaldı. Aslı,arayanın Ateş olduğunu söyledi ve telefonu açtı ve bizimde duymamız için hoparlöre verdi.

"Efendim sevgilim?"

"Naber? İyi misiniz?" Ateş'in sesi garip çıkmıştı. Bunun Aslı'da farkına varmış olacak ki

"Biz iyiyiz de senin sesin iyi gelmiyor. Sen iyi misin?" diye sordu. Ateş sesini düzeltmeye çalışarak.

"İyiyim sorun yok.Sadece biraz yoruldum."dedi.Aslı inanmadığını belli ederek

"Eh, iyi madem ama bir sorun olursa ara beni olur mu?" dedi.Ateş gülerek

"Tamam ararım. Sizde bir sorun falan olursa arayın mutlaka tamam mı?" diye sordu. Bu sefer Aslı güldü ve 

"Tamam sevgilim. Seni seviyorum." dedi ve telefonu kapattı. Bu sırada Su gelmiş ve bize çikolatalı sütlerimizi vermişti. Ama biz Aslı ve Ateş'i dinlemekten içememiştik. Daha sonra Ece "Kızlar okula yeni öğrenciler gelecekmiş." deyince tüm ilgimizi oraya vermiştik. Su merakla "Öğrenciler derken? Kaç kişilermiş" deyince Ece "Üç kişilermiş. Başka liseden geliyorlarmış."dedi. Su "Acaba hangi sınıftalar." diye bir soru attı ortaya. Ece göğüsünü gererek "Ablanız bunu da öğrendi ." dedi. Aslı "Kızım uzatma da söyle." deyince Ece "Ay iyi tamam. 11-D'ye gideceklermiş." dedi sitemli bir şekilde. Tabi ki bu sitemi fazla sürmedi ve bana dönüp "Eee, sen hangi sınıfa gideceksin?" diye bir soru yöneltti. Bu sorusunun üzerine kızların gözleri bana döndü. Onları daha fazla meraklandırmadan "Bilmiyorum yarın öğreneceğim. " dedim.