13| Çocuğumun vaftiz babası

3.5K 396 95
                                    

"Evine yakın olan market varken neden buraya geliyoruz anlayamıyorum."

Gözlerimi incelediğim Çin lahanasından ayırmadan mırıldandım.

"Boş yapıyorsun, yapma Kook."

Jimin etrafımda dönerek beni inceledi. Gözlerini kısmıştı. "Hem sen niye randevuya gidermiş gibi giyindin ki? Eskiden pijamalarını bile çıkartmak istemezdin."

Gözlerimi lahanadan ayırmadan incelemeye devam ettim. "Boş yapıyorsun, yapma Jimin."

"Sen bizi dinliyor musun acaba?"

"Boş yapıyorsunuz, yapmayın."

"Yah Sunyeon sen de çok o-"

"Yah yah yah bu Doktor Kim değil mi?"

Jungkook Jimin 'in sözünü kesip işaret parmağını ileriye uzattığında anında kafam o tarafa çevrilmişti bile.

Gerçekten de dediği gibi Doktor Kim Namjoon oradaydı ve elindeki hazır ramenlere bakıyordu.

İri lahanayı Jimin 'in kucağına fırlatıp hızlı adımlarla Kim Namjoon 'a doğru giderken arkamdan Jimin 'in inlemelerini duyabiliyordum.

"Kim Namjoon-sshi..."

Namjoon kafasını elindeki sebzeli ramenden kaldırıp bana baktığında gamzeleri belli olacak şekilde gülümsemişti.

"Sunyeon-sshi, seninle burada ikinci defa karşılaşıyoruz. Buraya yakın oturuyor olmalısın."

Rameni önündeki alışveriş arabasına atıp ellerini pantolonunun cebine soktu. Kırık beyaz hoodie ve yırtık pantolon giymişti. Kafasındaki bereyle bana dediği liseli zamanlarındaki hallerine benziyordu.

"Yani sayılır. Nasıl gidiyor?"

Namjoon kafasını yana yatırıp düşündü. Gözlerini tekrar bana çevirdiğinde gülümsüyordu. "Sanırım iyi gidiyor."

İçi neredeyse dolmuş olan market arabasına baktım. "Ev alışverişine mi?"

Ensesini kaşımıştı. "Sayılır, birlikte yaşadığım hyung gastronomi mezunu ve birkaç yıldır yeni tatlar oluşturmaya çalışıyor. O yüzden sık sık bir şeyler ve farklı şeyler almam gerekiyor... bunun gibi ve bunun."

Market arabasındaki Frenk soğanı ve Alman peynirini gösterdi.

"Güzel görünüyorlar ve... değişik."

Yüzünü buruşturup bana baktı. "Seokjin hyung bazenleri güzel yemek yapar, bunu inkar edemem ama bu bazenleri dışındakilerde kobay faresi olarak beni kullanması inan insanın psikolojisini fena bozuyor."

Dudaklarım iki yana kıvrıldı. "Psikiyatristin psikolojisi bozuluyor mu ya?"

Karşılık olarak onun da dudakları iki yana kıvrılırken kaşlarını kaldırmıştı. "Sunyeon-ah konu Seokjin hyungun spesifik yemekleri oldu mu en aklı başında kişiyi bile akıl hastanesine gönderir o yemekler. Beğenmediğimden değil de beğeniyorum tabii ama bazenleri kobay olarak kullanılmak şu küçük yüreğime çok dokunuyor."

Elini kalbine koymuş, dudağını büzmüştü. İlk defa samimi hitapla benimle konuştuğu gerçeği yaptığı sevimli hareketten daha çok dikkatimi çekerken yutkunamadım. Kim Namjoon çok güzel düşürüyordu insanı.

"Peki neden hazır ramen? Evinizde anladığım kadarıyla bolca yemek pişiyor."

Raftan birkaç tane daha hazır ramen paketi alıp arabaya attı. "Mide sağlığımı düşünmem lazım. Sağlıklı değiller ama hyungun yemekleri gibi her lokmamda zehirlenecek miyim diye düşünmüyorum en azından."

Kenardaki hazır kimchi paketlerinden aldı. "Yalnız mısın? Tek başına olmana şaşırdım."

Omzumun üzerinden geriye baktım. Jimin ve Jungkook yüzlerinde sinsi bir sırıtışla bize bakıyorlardı. "Aslında yalnız gelmedim. Annem hâlen dışarı yalnız başıma çıkmama pek de sıcak bakmıyor. Üniversiteden arkadaşlarım Jimin ve Jungkook ile geldim. Jungkook 'u hatırlıyorsundur."

Çenesini kaşıdı. Gözlerindeki gülümseme yerini koruyordu. "Şu çocuğunun babası olan Jeon Jungkook 'dan bahsediyorsun, değil mi?"

"İnan bana Jungkook baba olacak son kişi bile olamaz, en azından şu halleriyle."

"Jimin kim peki?"

"Çocuğumun vaftiz babası."

Namjoon kafasını eğerek kahkaha atmıştı. Gamzeleri bana göz kırparken sırıtan ifademi dağıtmak adına etrafıma bakınmaya başladım.

Jimin ve Jungkook 'a döndüğümde Jungkook 'un kulağına yasladığı telefonu ve muziplikle parlayan gözlerini gördüğüm an başımı yakacaklarını anlamıştım. Jungkook dudaklarını kıpırdatarak annen dediğinde gözlerim şaşkınlıktan irileşmişti. Sinsi yılan annemi araya sokup başımı ağrıtacaktı.

"Namjoon-ah benim acilen gitmem lazım. Sonra görüşürüz seninle tamam mı?"

Cevabını beklemeden Namjoon 'u bir eli ensesinde, dudakları ne diyeceğini bilemez bir halde aralanmışken arkamda bırakmıştım.

Jungkook 'dan böylesine güzel bir anı bozmaya teşebbüs ettiği için bunun faturasını fena kesecektim.

psychologist | namjoonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin