Deb's Game || Malik

9 ➸ Cry

BİZ DÖNDÜÜÜÜK!
Hemde bomba gibi ahsjsjs
Şimdi siz bu bölümün keyfini çıkarın diğer bölüm :):):):)

*

"Beni bırakmakta neden bu kadar ısrarcısın bilmiyorum." dedim Justin'in arabası okula girerken. "Hala liseli kızları mı tavlıyorsun?"

Justin bana ciddi miyim emin olmak için baktıktan sonra göz devirdi.

"Sadece kardeşimle ilgileniyorum."

"Bebek değilim." diye çıkıştım. "Ayrıca benimle en son beş yaşımda falan ilgilendin."

Justin siyah arabasını park ederken güldü. Benim arkadan çantamı alırken kendisi arabadan indi ve güneş gözlüklerini takıp beni bekledi.

"Burayı özlemişim." dedi yürümeye başladığımızda.

"Okula da mı geliyorsun? Justin ne yapıyorsun?"

Beni duymazdan geldi ve ilerlemeye devam etti. Kaşlarımı çattım ama hızlı adımlarla ona yetiştim. Müdürün odasına kadar onu takip ettiğimde bana döndü.

"Dersliğine git Deb. Sonra konuşacak şeylerimiz var."

Kendisi odaya girdi ve suratıma şak diye kapıyı kapadı. Aptal!

*

"Yani ağabeyin artık yeni beden eğitimi öğretmenimiz mi?" dedi Jasmine sevinçle.

Göz devirdim.

"Bay Tomlinson toparlanana kadar derse girecek." dedim.

Justin müdürün odasından çıktığını gördüğümde Jasmine'e hoşçakal diyip yanına ilerledim.

"Çok hainsin! Bana neden demedin?"

Bana bakmadı bile.

"Kolay bir soru ve iyi bir cevabım var kardeşim; çünkü bu senin için ya da senin hayatın ile ilgili değil."

Tam tüm öfkemi ona kusacakken duyduğum sesle bakışlarımı ondan çekip, önüme döndüm. Gördüklerim karşısında yüzümde oluşan gülümsemeye kesinlikle engel olmak istemiyordum.

Çünkü zaferimin bir parçası daha tamamlanmıştı. Asla bu kadar kolay olacağını düşünmüyordum, ama istediği kadar değiştiğini söylesin, Zayn hala aptal bir çocuktu. Belki de bu yüzden şu anda karşımda, Louis ile kavga ediyorlardı.

Git gide oluşan kabalık çemberde, ben ve Justin de yerimizi almıştık.

"Ne yapıyor bunlar böyle?"

Justin şaşkın bakışlarını bana çevirirken, bilmezlikten gelip, gülümseyerek onlara bakmaya devam ettim.

Zayn gözü dönmüş bir şekilde Louis'e bağırıyordu ve Louis ise sakinliğini korumak için cevap vermiyordu.

Sen de beni böyle küçük düşürmüştün.

"Ne değişti birden bire? Ondan nefret ederken, onun evine mi gittin, belki de sevgili oldunuz, onca şeye rağmen?" dedi Zayn, ve ona verdiğim fotografları Louis'in yüzüne attı.

Zayn'in bağırması herkesi daha da şaşkına çevirirken, Justin kolumu tuttu.

"Sakın bana bu işte parmağın olduğunu söyleme." dedi ve kolumu tuttu.

Sinirli bir şekilde ona döndüm. "Çek elini."

Elini ittirerek kolumu ondan kurtardım ve onları izlemeye devam ettim.

"Sana bir şey dedim!" Justin'in sinirlenmesi umrumda bile değildi. Beni bu şekilde zalimleştiren iki insan şu an karşımda birbirlerini yiyiyorlardı. Ve ben fark ettim ki, daha önceden yaptığım hiçbir şeyden bu kadar zevk almamıştım.