11 ➸ Somethings Never Change

602 58 27
                                    

Acıyan gözlerimi yavaş yavaş açarken nerde olduğumu bilmediğim için hızla sağa sola bakındım.

Hastanede olduğumu anlamam uzun sürmemişti. Tekli odada yatıyordum ve yanımda kimse yoktu. Birkaç saniye sonra yanıma Zayn'in gelmesi kafamdaki soruları arttırmıştı.

"Zayn?"

"Korkma, iyisin." dedi ve yanıma oturdu.

"Neden burdayız?" diye sordum sakin bir tonla.

Çok yorgun hissediyordum ve hiçbir şeye halim yoktu.

"Az kalsın araba çarpıyordu sana, yanına geldim, ve ağlamaya başladın sonra bayıldın."

Anlattıklarıyla yaşananları hatırladıkça gözlerim dolmasına engel olamamıştım. Justin ile kavga etmiştim ve beni yıkmıştı. Sonra kendimi en savunmasız hissettiğim anda teslim olmuştum. Ama ben Debroah'ım. Ben asla yıkılmam.

"İyiysen ben gideyim."

Gitmek için yeltendiğinde koluna yapıştım. "Gitme!"

Neden heyecanla konuştuğumu bilmiyordum ama gitmesin, yanımda kalsın istiyordum.

"Yani...şey, ben, susadım da su verir misin?"

Yanda duran şişeden su doldururken onun ne kadar da iyi biri olduğunu düşünüyordum. Ona yapmadığım kötülük kalmamışken en kötü zamanımda yanımda duruyordu. Sen nasıl bir çamura battın Deb...

Bana uzattığı suyu içtikten sonra ona döndüm. "Niye bu kadar iyilik yapıyorsun?"

Böyle bir soru beklemiyormuş gibi afallayınca gözlerime baktı. "Pişman oldun değil mi?" dedi alayla.

"Ne?"

"Yaptığın kötülüklere rağme karşılığında iyilik yapılmasına alışık değilsin, içten içe pişman oluyorsun."

Söyledikleri hem üzülmeme hem sinirlenmeme sebep olmuştu. Ama konumuz bu değildi ve ben onun dediklerini takmayacak kadar yorgundum.

"Sende bıkmadın değil mi yüzüme vurmaktan."

"Daha hiçbir şey yapmadım, Deb." dedi gülerek.

Sinirle ağzımı açarken odanın kapısı açıldı ve hemşire içeri girdi.

"Merhaba, nasıl hissediyorsunuz?"

Zayn'e kısa bir bakış attıktan sonra hemşireye döndüm.

"İyiyim. Ne zaman çıkabilirim?"

"İşlemleriniz bitsin bir saate çıkarsınız." rahat bir nefes altıktan sonra gülümsedim. Hemşire odadan çıktı ve tekrar Zayn ile yalnız kaldım.

Ayakta dikilmiş bana bakıyordu. Bende ona. Zayn'e daha önce hiç bu gözle bakmamıştım. Yani arkadaş olarak.

Bu kadar iyi biri olacağını tahmin etmiyordum. Aslında biraz utanç hissediyordum. Lisenin ilk yıllarını kabusa çevirdiğim biri benim hayatımı kurtarmıştı ve ben minnettardım.

Hayatımda çok az kişiye minnet duygusu beslemişimdir. Ama Zayn..Gerçekten iyiydi.

Merak ediyordum, onca şeyi yapmasaydım, iyi arkadaş olabilir miydik?

Ama hayır, bu karakteristik bir şeydi ve ben yine aynı Deb olurdum. Sanırım bütün pişmanlığım bu yüzdendi.

"Justini aramamı ister misin? Ya da anneni, babanı?"

Dalgınlıktan kurtulmak için başımı hafifçe salladım ve ona döndüm.

"Hayır. İstemiyorum."

Deb's Game || MalikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin