•Fırtına Öncesi•

9.7K 330 91
                                    

"Ne yaptığını sanıyorsun?" dedi Anıl silahı elinden alıp emniyetini kapatırken. Sandalyelerden birine oturup Demir'e bakmaya başladı.

"Kendini öldürerek beni seni eriyip giderken izleme zevkinden mahrum mu bırakacaksın?"

Demir kaşlarını çatarak Anıl'a bakıyordu.

"Kardeşimi kaçırdın. Alıkoydun. Üzdün. Ve öldürdün, Demir. Şimdi eğleniyor olman lazım. İntikamını aldın."

"Bir halt bildiğin yok." diyerek ağrıyan başını ovdu Demir.

"Aydınlatsana. İstediğin şeyi yapıp onu öldürmene rağmen, neden dibe battın?"

Genç adam yorgun gözlerini Alin'in fotoğrafında gezdirdi.

"Kendi ışığımı söndürüp karanlıkta tepetakla yuvarlandım. Olay bu."

Anıl'ın kendisinden kat kat daha kötü olması lazımken neden böyle olduğunu anlamadı Demir.

"Ondan etkilendin, öyle değil mi?" diyen Anıl burnunu çekti. "Onun etrafında bulunan herkesi hoşnut ettiğini anladın. Her şeye rağmen bir çıkar yol bulup yardımını asla esirgemeden elinden geleni yaptığını gördün. Noyan yaşasın diye hayatından vazgeçişine şahit oldun! Bu saflığı ve temizliği yok ettikten sonra, sana olan etkisini anladın. Bir de beni düşün."

Anıl tam olarak Demir'in söylediklerini hissediyordu.

"Sen nesli tükenen güzel bir şeyi öldürdün. Kendini geberterek onu gittiği yerde rahatsız etme sakın. Sonuna kadar yaşa ve acılarınla çürü!"

Ayağa kalkıp giden Anıl'ın arkasından birkaç adım attı Demir.

"Dur!" diye bağırdığında Anıl durdu. "Bu kadar mı? Ben senin kardeşini öldürdüm! Bir yumruğu bile haketmiyor muyum?"

"Kardeşimin sana son sözlerinin ne olduğunu tahmin bile edemiyorum ama sana cezanı vermiştir. Kendi kanında boğul!"

Anıl bahçeden ayrıldığında Demir masaya tekme atıp devirdi ve evine girdi. Delirmenin eşiğindeydi. Alin'in son sözleri kulağına çınlamaya başladı.

"Hayat güzel Demir. Gerçekten."

"Unutman iyi olacak."

"Merak etme iyiyim."

*

"Bir süre öyle kalsan iyi olur, ha?"

"Beni sinirlendirme Tuna." dedi Alin atını geri çekerek.

"Güzelim, şah." diyen Tuna, filini şahın çaprazına itti.

Alin sinirle atını öne koyduğunda kalesini kaybetti.

"Saçmalık bu!"

"Mat."

Taşlarını sinirle dağıtıp masadan kalktı.

"Nasıl olur da seni yenemem?!" diye bağırdığında Tuna kahkahalarla güldü ve balkona yürüdü.

Alin öfkesiyle arkasını dönüp Noyan'ın yanına gitti ve önünde durdu.

TEHDİTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin