Harry:
"Matt biraz sakin olur musun?"
Az sonra Alec'in Magnus'a evleneceğini söylediği sahneyi çekecektik ve Matt sahneyi okuduğu andan beri bir ileri bir geri yaparak başımı döndürüyordu.
"Sahneyi sen de okudun. Üstüne alınıyorsun ve... ahh... çok sinir bozucu bir şey bu. Alec Magnus'u üzmek zorunda mı cidden?"
"Magnus da biraz aptallık yapmış. Daha yeni tanıştılar. Gerçi o anın heyecanı ile üstüne alınmış olmalı ve bu biraz üzücü cidden."
"Senin tepkilerin ile sahneyi daha çekilir kılmaya çalışmışlar bence." Deyip hızlıca yanıma çöküp oturdu. "Prova bile yapasım gelmiyor."
"Sakinleş ve sonra provamızı yapalım ne dersin?"
Başını sallayıp senaryoyu eline aldı ve sahneyi tekrar okudu.
"Kriz geçireceğim." Deyip kağıdı elinden bıraktı ve derin bir nefes aldı. "Bu Alec neden aptal gibi davranıyor? Diziye girip onu tokatlayasım var."
"İki tane de benim yerime vursana." Deyip yerdeki suyu aldım ve dudaklarıma götürdüm. Birkaç yudum sonra aniden Matt şişeyi elimden çekti ve suyun birazı üstüme döküldü.
"Kusura bakma, sinirliyim biraz." Deyip suyun geri kalanını içerken ben de yandan aldığım peçete ile tişörtümü silmeye çalışıyordum.
"Lydia ile evlenmesi gerekiyormuş... Saçmalığın daniskası."
"Şöyle düşün Matt, bu adam kendisinin gay olduğunu bile kabul edememiş birisi. Üstüne üstlük yıllarca parabataisine aşık olduğunu sanmış. Şimdi de... bir aşağı dünyalıyı seviyor. Hayatında yolunda giden hiçbir şey yok ve öylece çamurun içinde debelenip duruyor. Magnus onu o çamurun içinden çıkaracak buna emin olabilirsin. Şu an için şu sahnelere biraz daha katlanmak zorundayız."
Matt pes edip derin bir of çekti ve "Haklısın." Diyerek kağıdı tekrar eline aldı. "Ama dün gece rüyamda Alec ile kavga ettiğimi gördüm. Bu karakter beni yıpratıyor."
"Nasıl bir rüyaydı anlatsana." Dedim gülmemeye çalışarak.
"Enstitü içinde dolanıp herkese ben Lydia ile evleniyorum deyip duruyordu. Sonra benim yanıma geldi ve "Duydun değil mi bunu?" Deyip alayla bana sırıtmaya başladı. Ben de "Duydum gerizekalı. Yaptığın salaklığı herkese söyleme bari." Diye bağırdım."
"Ee sonra ne oldu?"
"Ama aile onuru için bla bla... bir şeyler söyledi ben de sana mı kaldı aile onurunu kurtarmak deyip yumruğu gömdüm. Ama sonra ayaklanıp o da bana vurdu ve sonuç olarak dayak yedim. Sonra Alberto yanıma gelip gülerek "Kendi karakterinden dayak yemeyi nasıl başardın?" Filan dedi. Sonra Alec onu da dövdü. Çok tuhaf bir rüyaydı."
Artık gülmemi bastırmadığım için kahkaha atmaya başlamıştım. Benim gülmemle birlikte Matt de gülmeye başladı.
"Cidden tuhaf bir rüyaymış ama Alec'i kafaya takmayı kesmelisin."
"Bu şekilde salaklık yaparsa takmayı nasıl kesebilirim ki. Hayır bunun bir de ikinci sezonu var. Umarım ilk sezonda akıllanır yoksa kanser olacağım."
(Kanser olmaya hazır ol Mattciğim)
"Daha panellere filan katılacağız. İlk sezon sonunda bir panel olacakmış."
"Ben kesin Alec'i filan gömerim. Sen bana engel ol da fazla kötü şey söylemeyeyim."
"Merak etme engel olurum. Hem bence dediğim gibi, fazla üstüne gidiyorsun. O durumda kim olsa mutlaka bocalardı."
"Sanırım haklısın." Deyip saçını karıştırdı. "Teşekkür ederim Harry."
"Önemli değil. Hadi şu sahneyi prova edelim artık."
"İstemiyorum."
"Ama zorundayız." Deyip ayaklandım ve ona elimi uzattım.
"Beni kaldırabileceğine cidden inandın mı sen?"
"Bu nazikçe kalk deme şeklim, hadi inat etme."
Matt sonunda pes edip elimi tutarak ayaklanmıştı.
"Tekrar söylüyorum. Kesinlikle ve kesinlikle kanser olacağım."
...
Matt=ben

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Desire (Shumdario)
FanfictionHarry de Matt de Shadowhunters dizisini çekerken tanışmış iki bekar aktördür. Ve dizideki yakınlıkları onları iyi yerlere götürmez...