Matt:
Olanların üstünden birkaç gün geçmişti ve biz Harry ile sette birbirimizden adeta kaçıyorduk.
Diğerleri olayı fark edip sürekli olarak neden kaçtığımızı sorguluyorlardı ama bir cevabımız yoktu.
Aslında vardı ama onlara bunu söylemek kolay değildi.
Hey biz Harry ile neden yaptığımızın bilincinde değildik ve yattık.
Aslında gayet de bilincindeydik ama bu durum cidden tuhaftı. Onunla yüz yüze bakamıyorduk bile.
Dizide de ayrı oldukları için fazla sahneleri yoktu ve bu durum ikimizin de işine geliyordu.
"Dostum, Harry ile kavga filan mı ettiniz yine?"
Alberto yanıma bu soru ile geldiğinde ona dönüp küçük bir bakış atmıştım.
"Yine?"
"Genelde karakterler yüzünden tartışıp küsüyorsunuz ya."
"Hayır öyle bir şey yaşamadık. Sadece sahnemiz az ve bir araya gelmiyoruz hepsi bu. Neden insanlar bunu başka yere çekiyor ki?"
"Çünkü siz yapışık ikiz gibi dolanırdınız sette. Hatta kavga ettiğiniz zaman bile birbirinize laf sokmak için dip dibe dolandığınızı biliyorum ben."
Bu adam da Einstein çıktı. Daha salak olan birisine ihtiyacım var benim.
"Biraz ayrı takılmak istemişiz işte Rosende, sen de Katherine ile gezinsene. Siz de yapışık ikizler gibisinizdir."
"Şu an çekimi var, ben de yalnız kalmıştım."
Yalnız kalıp bana yapıştın demek, harika.
Bekle, ben niye Alec gibi davranıyorum şu an?
"İkimiz de yalnız kaldığımıza göre sahne çalışmamda bana yardım edebilirsin."
"Olur, bana uyar." Dedi Alberto hızlıca konuşarak. Simon gibi o da hızlı konuşuyordu ve bu gülmeme neden olmuştu.
"Tamam, çalışalım hadi."
...
Bir süre onunla sahne çalıştıktan sonra yemek zamanımız gelmişti. Birlikte yiyecek bir şeyler aldıktan sonra bahçeye çıktık.
Harry, Dom ve Kat bahçede bir şeyler yiyorlardı. Alberto o yöne ilerleyince bir saniye tereddüt etsem de ben de ilerlemiştim.
Harry'den biraz uzağa oturduğumda göz ucuyla bana baktı ve gülümsedi. Ben de zoraki bir şekilde gülümsemek durumunda kalmıştım.
"Karnım bayağı açıkmış." Dedi Dom elindeki salamı bütün halinde ağzına atarken. Onun bu haline gülmüştüm.
"Sezon finali yaklaşıyor, heyecanlı mısınız?" Dedi Kat heyecanlı bir halde konuşarak.
"Jace ölüyormuş sezon finalinde." Dom'un söylediği şey üstüne Alberto kulaklarını kapadı.
"Neden bunu yaptın, spoiler yedim senin yüzünden."
"Oynadığın diziden spoiler yemek de koyar be." Dedim dalga geçer halde konuşup. Alberto bana bakıp göz devirmişti.
"Malec de barışacakmış." Dedi Katherine Harry ile ikimize bakarak.
"İşte bu aldığım en iyi spoiler." Dedi Alberto çığlık atar gibi konuşarak. "Umarım öpüşme sahneniz olur."
"Sezonu barışmadan kapatsak üzülürdüm açıkçası." Demişti Harry. Sonra anında toparlayıp "Yani Alec ve Magnus'u kastediyorum." Diyerek ekledi.
"Ben barışacaklarına emindim." Dedim önümdeki şeylerden ağzıma bir şeyler tıkarken. "Yani Magnus ve Alec sonsuza dek uzak kalabilecek bir ikili değildi zaten. Magnus aptalca bir nedenden ayrıldı o kadar."
"Aptalca?" Dedi Harry gülerek. "Ayrılık sahnesini okuduktan sonra Alec aptal diyerek yanıma gelmiştin."
"Magnus daha aptal, Alec'siz olabilecek miydi? Olabilir miydi? Ondan uzak kalmaya alışabilecek miydi?"
"Alışamayacaktı, bunu Magnus da biliyor zaten. Ama bazen, olamayacağını bildiğin zaman uzak kalırsın."
"Neden olamasınlar ki?"
Şu an Magnus ve Alec hakkında değil de kendimiz hakkında konuşuyorduk ve bunun ikimiz de farkındaydık.
"Bilmiyorum, oluru yok gibi geliyor. İnsanların tepkisini biliyorsun."
"İnsanlar çok mu umrunda? Yani Magnus'un çok mu umrunda?"
"Hey çocuklar, biraz sakin olun." Dedi Alberto bize bakarak. Ortamdaki herkes bize baktığında sessizleşmiştik. "Ne sorununuz varsa bir an önce çözün, bizi de geriyorsunuz."
"Umarım çözebiliriz." Dedim ve sonrasında ayaklandım.
Umarım çözebiliriz.
....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Desire (Shumdario)
FanfictionHarry de Matt de Shadowhunters dizisini çekerken tanışmış iki bekar aktördür. Ve dizideki yakınlıkları onları iyi yerlere götürmez...