Desire (Shumdario)

23. bölüm

2. Sezon çekimleri neredeyse bitmek üzereydi ama sezon bitmeden malec barışma sahnesi olduğunu duymuştuk bu yüzden Matt de ben de rahattım.

Bugün tekrar spor salonuna gidecektim çünkü bu aralar kendimi fazla ihmal ediyordum.

Aslında bu yalandı, evde sporuma devam ediyordum ama şu aralar Matt'i set dışında fazla görmemiştim. O yüzden spor salonuna gitmeyi istiyordum.

Güya onunla yemek hazırlayacaktık ama bunu da yapmamıştık ve ikimiz de birbirimize daha sonrasında bunu teklif etmemiştik.

Ben olanlardan sonra teklif etmeye de utanıyordum açıkçası. Aslında hiçbir şeyden çekinmezdim ama şu an neden böyle olduğunu hakkında bir fikrim yoktu.

Hızlı bir şekilde hazırlanıp kulaklığımı takarak evden çıktıktan sonra eve yürüyerek 20 dakikalık uzaklıkta olan spor salonuna doğru yürümeye başlamıştım.

Spor salonuna vardığım anda gözlerim Matt'i aradı ama onu göremedim. Biraz burukluk ile çantamı soyunma odasına bırakacağım sıra duş kısmından gelen su sesiyle dikkatim o yöne kaymıştı.

Duş kısımlarının sadece ara yerlerinde platform tarzı şeyler vardı, yıkanırken birbirini görmüyordun. Ama bu açıdan baktığında her şeyi görmen mümkündü.

Ciddi anlamda her şeyi.

Matt duş kısmında yıkanırken bir süre farkında olmadan onu izlemiştim. Bana arkası dönüktü ve beni fark etmemişti.

Kendimi sapık gibi hissetmeye başladığım zaman kapıdan uzaklaştım ama sonra ani bir kararla üstümü çıkarmaya başlamıştım.

Kıyafetlerimi yana koyup havlumu alarak duş kısmına geçtim. Matt sesi duyduğunda kapıya göz ucuyla bakmıştı.

Onun yanındaki kısma hızlıca geçip ona kısa bir selam verdikten sonra suyu açtım ve bedenine değen suyun tadını çıkarmaya başladım.

"Seni ne zamandır buralarda görmüyorum Harry."

"Spora evde devam etmeye karar vermiştim ama burayı da seviyorum." Deyip saçımı ıslattım. Yanıma şampuan almadığımı fark edince sinirlenmiştim. Burada şampuanlar çok kötüydü.

"Matt şampuanın var mı?"

"Var bekle."

Bunu dedikten biraz saniye sonra elini uzattı ve elinde duran şampuanı hızlıca aldım. Saçlarımı bir kere hızlıca yıkarken çok olacağını bilsem de ikinci kez Matt'e seslenmiştim.

"Biliyorum sinirleneceksin ama duş jelin de varsa çok iyi olacak."

Seslendikten sonra duş jelini almak için arkamı döndüğümde Matt ile göz göze gelmeyi beklemiyordum.

Şu an resmen çıplak halde karşımda duruyordu. Ve ıslaktı.

"Be... ben... şey... duş jeli..."

Elinde duran duş jelini kavradım ama elini geriye çekti ve duş jelini yere doğru bıraktı. Yüzüne ifadesiz bir şekilde bakarken beklemediğim bir anda beni duvara doğru itip saniyesinde de dudaklarıma yapışmıştı

Farkında olmadan ona karşılık vermeye başladığımda elim çıplak beline sarıldı ve onu kendime daha çok çektim. Onun ellerinden birisi duvara tutunurken diğer elini sular damlayan bedenimde dolaştırmaya başlamıştı.

Ne bekliyorduk ki? Sonucunun bu olacağını biliyorduk ve geçistirmeye çalışmaktan başka bir şey yapmamıştık.

Dudaklarıma geçirilen dişleri hissettiğim zaman belinde duran elimi sıkıp tenine tırnaklarımı geçirdim, o da dudaklarıma doğru biraz acıyla biraz da zevkle inleyip hafifçe geri çekildi.

Birbirimize bakarken ikimizin de yüzünde zerre utanma emaresi yoktu. Aksine ikimiz de tutku ile birbirimize bakıyorduk.

"Seni istiyorum." Diyerek yüzüme karşı fısıldar şekilde konuştu Matt. Dudaklarıma bir öpücük bıraktığı zaman bedenim alev alev yanıyordu.

"Ben de seni istiyorum."

Bir bacağımı kavrayıp beline doğru çekti ve bedenini bedenime sürttü. Gözlerimi kapayıp dişlerimi sıktım ve bir elimle onun omzuna tutundum.

"Ama burası çok uygun bir yer değil Harry." Deyip bacağımı sakince okşadı. Uzanıp dudaklarına dudaklarımı sürttüm ve olumlu anlamda başımı salladım. "O yüzden bu akşam bizim eve gelmeye ne dersin?"

"Kulağa iyi bir plan gibi geliyor." Dediğimde bacağımı yavaşça bıraktı ve dudaklarıma son kez yapışıp geriye çekildi.

"Seni bekliyor olacağım." Deyip göz kırptıktan sonra havlusunu alıp soyunma odasına geçmişti.

Tanrım, az önce neler olmuştu öyle?

....