*17

51 9 0
                                    

"Mesaj kimden?"

Soru soran bakışlarla Alec'e döndüm.

"Sanane Alec."

Dudaklarını büzüştürüp, tatlı tatlı bakmaya çalıştı. Ama ben buna takılamayacak kadar sinirliydim ve korkuyordum.
Bana her ne olursa olsun kaldırabilir ve üstesinden gelebilirdim. Ancak anneme zarar geleceği düşüncesi bedenimi titretiyor nefesimi kesiyordu.

"Ah peki."

Alec sonunda önüne döndüğünde mesaja yanıt vermeye karar vermiştim. Karşı tarafın her ne kadar kim olduğunu bilmesem de bu tehlikeyi göze alacaktım

"Kim olduğunu sanıyorsun? Beni tehdit ederek korkutmaya çalışıyorsan eğer aptalın tekisin demektir."

Bunları her ne kadar öz güvensiz bir şekilde yazmış olsam da boş tehditler savuran biri olması için dua ediyordum. Belki de sadece şaka yapmaya çalışan biriydi.

Mesajıma cevap gelmişti.

"Tüm söylediklerimi gerçekleştirdiğimde Jennifer  bu söylediklerine pişman olman için sana zaman tanıyacağım."

Başıma atılan kağıttan uçak ile irkildim. Arkamı dönüp kimin attığına sinirli bir şekilde bakınınca Harry'nin aşağlık sırıtışıyla karşılaştım.

"Sen ne yaptığını..."

Alec hışımla Harry'e dönüp;

"Seni aptal bok çuvalı bir daha at da yüzünü parçalıyayım."

Profesör Alec'e;

"Hey neler oluyor. Alec öncelikle düzgün konuş."

Harry Alec'in yönelttiği uyarıyla masasına sinmişti. Beni bu denli korumasına şaşırmıştım.

Profesör Alec'ı dışarı çıkartıp içeriye geldi. Harry'e attığım pis bakışla 'sonra görüşeceğiz' der gibi bakıyordum.

Alec'e mesaj yazdım;

"Verdiğin tepki gereksizdi bay ağzı bozuk."

Attığım mesajla sıranın titrediğini hissettim. Alec telefonunu masanın altında unutmuştu. İç çekip dersi dinlemek için konsantre olmaya çalıştım.

2 dakika sonra Alec'in telefonu birkaç kez daha titredi. Sonra ısrarla biri aramaya başladığında telefonu elime alıp gelen aramaya baktım.
Ekranda 'Lucas' yazıyordu.

Arama durunca önemli birşey olduğunu düşünüp yapmamam gereken birşeyi yaptım ve mesajlara girdim.
Tüm mesajlar Lucas denen kişidendi.

"Alec acil durum"
"Lanet olası cevap ver"
"Alec kadın güvende değil"
"Peşine düşmüş iki düşmüş yakaladık"
"Ama o fark etmeden yok ettik"
"Daha fazlası var sanırım. Kadın şuan evinde ve etrafı sarmış durumdayız. Olası bir saldırı için klan kırmızı alarm verdi. Bahane bulup buraya gel."

Okuduğum mesajlarla başımın döndüğünü hissettim. Ne ara ayağa kalkmıştım bilmiyordum. Çantamı alıp dışarı çıktım. Ardımdan gelen profesörün sesini çok uzaktan gelen bir uğuldama gibi duyuyordum.
Alec'in yanıma geldiğini gördüm

"Jen ne oldu?"

Yüzüne  baktım, bakışım iğrenme ve kusma isteğindeki birinin surat ifadesiydi.

"Annemin güvende olduğunu söylemiştiniz."

Mesajları ona gösterdim. Hemen okuyup bana baktı.

"Şuan güvende oraya gidemezsin. Onu tehlikeye atmaktan başka bir işe yaramayacaktır bu. Kokun onları eve çeker."

"Umrumda bile değil. Onun iyi olduğunu görmek istiyorum."

GÖLGE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin