Kırmızı Başlıklı

87.5K 1.8K 304
                                    


Lise stresi sınav sorunsalı derken çabucak geçiyordu son sınıf.

Bir yandan annemin beklentileri,öte yandan dershanedeki sınıfımın aşırı derece çalşkan öğrencileri.. (Hala dereceye gore sınıf belirlenen dersanede bu sınıfa nasıl düştüğümü bilmiyorum) Oturup sinirden ağlamadığım gün yoktu desem yalan olmaz. Annem asiliğimden yakınır durur çocukluğumdan beri. Ne yapalım mizaç deyip geçmez.uzerime gelir. Ben de -ergenligin verdiği uçarı hallerimi de hesaba katarsak- pek hayirli bir evlat olduğumu söyleyemeyecegim.

İmam hatipte okuyan bir insan olarak, ortam konusunda dershane baslarda fazla enteresan geldi açıkçası. Gerçi size burada imam hatip ortamını övecek değilim. Kötünün iyisi diyelim. Herneyse dershane ortamından bahsediyorduk. Fazla açık sözlü kız arkadaşlarım ve sınır bilmez erkek sınıf arkadaşlarım..

Bunu zor kanıksadım. Sınırlarım vardı ve o sınırları geçip geçmemeleri benim elimdeydi. Ben de elimden geleni ardıma koymadım.

Sakallı kemik gözlüklü küpeli çocuk.. Derslerde sürekli gözüm ona kayardı. Ön sırada oturuyor olması ve taban tabana zıt olmamız galiba bunun sebebi.

Fikirlerini merak ederdim. Sinifta ters görüşlüler konuşurlar düsuncelerini söylerlerdi. Ben de susmazdim. Ama o susardi.

O hep susardı.

*****

Danışman hocama sınıf değiştirmek istediğimi söyledim. Pekala daha düşük bir sinifta okuyabilirdim. Takıntili bi insan olarak boyle bi karar almama en çok annem sasirdi. Her zaman en önde kosan arka planda kalmaktan nefret eden kızı sınıf düşmek istiyordu.

En basindan anlatayım İsterseniz

**

Geveze ben!

Birazcık çenemi tutsam olmaz.

Sınıfta yine bir tartışma ortamı vardı. Tartışma demek ben demek a dostlar. Ne yapayim susamadim. Biri çıkmış benim başörtümü kendi hicbir anlamı olmayan sapkasiyla bir tutsun ben de susayim öyle mi?!

O gün sinifa biraz geç girdim. Okul yeterince yorucu geçmişti. Bilirsiniz imam hatip zorluğu diye bir olay var. Ekstradan bir suru ders görüyoruz ezberler falan... Neyse paldır küldür çıktım dersanenin merdivenlerini. Okul esarbimın rengiyle uyum saglayan yuzumle sinifa adim attim kisa bir mahcubiyet faslıı ve siramdayim.

Herşey iyi güzel. Derken ikinci ders: edebiyat. Hoca sinifa girince doğası gereği --birilerine takilmadan edemez- cansu'ya döndu.

-kızım şapkanı çıkarır mısın?

-AA niye hocam ya iyiyim ben böyle

-dersimde şapka istemem hadi çıkar şunu da derse geçelim.

-banane hocam siz başlayın derse çıkarmycaaam.

Hoca cansuya yaklasip şapkaya dokunmaya kalkinca koptu asıl kıyamet.

-hayir buna hakkınız yok. Bu sınıfta şunlar baslari kapali oturuyorsa bende sapkami takarim ve karisamazsiniz. Ha şapka ha başörtü !!

bir yobaz olarak...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin