» michael'ın anlatımından «
luke'u aradım ve bugün, nasıl scarlett'la buluşacağım konusunu anlattım. tüm söylediği, "berbat etme, dostum. onu iki yıldır tanıdığından, berbat etmezsen iyi olur." gözlerimi devirdim ve alaycı bir şekilde "teşekkürler luke, bu beni sakinleştirir." dedim. güldü ve ondan sonra "sorun değil, adamım," dedi.
kapattım ve iç çektim. neredeyse 11 olmuştu ve henüz hazırlanmamıştım bile.
✖✖✖
kime: ariel
hey scarlett, ben buradayım.
10:50'de gönderildi
lobide yürüdüm ve derin bir nefes aldım. işte buydu. kırmızı bir kafa görmeye çalışarak çevreme baktım.
bir kaç dakika sonra, kızıl saçlı güzel bir kız asansörden yürüdü. gözlerim belli belirsiz genişledi ve yutkundum. kahretsin. kahretsin, çok güzeldi.
"selam." başı aşağıda, sessizce söylemişti. gülümsedim ve "neden bu kadar utangaçsın, ariel? biz iki yıldır en iyi arkadaşlarız," dedim. bana baktı ve dizlerim güçsüzleşti. kahretsin, ne kadar güzel olduğunu hazmedemiyordum. kıkırdadı ve, "üzgünüm, mikey. sadece gerginim. ve ariel?" kaşını kaldırmıştı.
"her şey yolunda, ben de gerginim. ve saçın kırmızı, bu yüzden bu seni küçük deniz kızı filmindeki, deniz kızı ariel yapar," gülümsedi ve kafasını salladı. "sen bir aptalsın, mike. gidelim mi?" gülümsedim ve "gidelim," dedim. elini tuttum ve onunla kapıdan çıktım.
belki de bu, düşündüğüm kadar kötü olmayacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the moon ➸ m.c ➸ türkçe çeviri
Fanfic❝gülümsemekten daha fazla ağladığında bu aşk değildir.❞