Operasyon Ve Aşk

BÖLÜM 3 HER ŞEY BİTTİ

Günün ilk ışığında gözlerimi araladım. Her zaman ki gibi baş ucumda duran formalarımı aldım, yatağımdan kalktım ve üzerimi giyindim. Yüzümü yıkayıp saçlarıma şekil verdikten sonra masamda duran not gözüme ilişti.

Tatlım kahvaltın hazır, taze sıkılmış portakal suyunu içmeyi unutma. İşe gidiyorum.

Çantama kitaplarımı koyup kahvaltı için masama oturdum. Güzel bir ziyafet çektikten sonra okul için yola çıktım. Okula geldiğimde sınıfıma çıktım ve sırama oturdum. Dün gece olanlardan 4 saatlik uykunun üzerindeydim. Tam sıraya başımı koyup uyuyacakken sınıfta yankılanan bağırma sesleriyle kafamı kaldırdım. Doruk ve Mira tartışıyorlardı.
"Sana benimle beraber olacaksın demedim mi? Neden ihanet eder gibi kaçıyorsun? Seni sevdiğimi bilmiyor musun aptal!"
Doruk Mira'nın kolunu sıkı sıkı kavramış dişlerinin arasından konuşuyordu.
"Bırak kolumu!" Mira çırpınıyordu.
"Kes sesini orospu!" Bütün sınıf pür dikkat olan biteni izliyordu.
"Sen kime orospu diyorsun adi pislik!" O sırada Mira Doruk'a sınıfın ortasında bir tokat atar. Sınıftakiler hayretle Mira'nın attığı tokata "Ooo" der gibi bakışlar atıyordu. Tokat yiyip şok olan Doruk Mira'nın saçlarını çekip büyük bir kuvvetle öğretmenler masasına itti. Olduğum yerden kalktım ve Mira'nın acı içinde inlemelerini duydum. Sınıftakiler şaşkınlıkla olayı izliyordu. Doruk durmayıp Mira'yı öğretmenler masasında sıkıştırdı ve sözlerine devam etti.
"HER ŞEY BİTTİ sürtük. Seni şuracıkta sikmediğime dua et." Sınıfta olan sessizliği Ömer bozmuştu.
"Doruk yeter! Karşında bir kız var." Doruk sinirinden Ömer'e bir yumruk attı. Mira sınıftan koşarak çıkmıştı. Seray ve Pelin'de arkasından çıktı.

Mira Altuğ

Göz yaşlarımın yanaklarımdan süzülmesine izin verdim. Ağzımdan ufak çaplı bir hıçkırıkta çıkmıştı. Doruk ile sınıfta tartışmam yüzünden rezil olmuştum. Seray ve Pelin'de yanıma gelmişti. Göz yaşlarımı görmemeleri için hemen silmiştim. Seray gelir gelmez omuzuma kolunu koymuştu.
"Mira tatlım, Doruk ile ciddi bir ilişki düşündüğüne inanamıyorum. O kızları kullanıp atan birisi ondan bir şey bekleme."
Sinirlerim bozulmuştu. Doruk'u umursamıyorum bile tek sorun sınıfta olan tartışmamız. Görmezden gelerek yanlarından ayrıldım. Kantinde Masal ile karşılaştım. Doruk ile aramda ne geçtiyse Masal'a anlattım. Çünkü olay olduğu esnada Masal yoktu. Masal istemsiz istemsiz beni dinliyordu. Haklı tabii böyle bir ilişkiyi kim dinler. Gerçek bir ilişkiyi bende isterdim Deniz gibi biriyle mesela...

Deniz Kaya

Dün gece ne olup bittiğini Selin'e tüm detayıyla anlattım. Pür dikkat beni dinlemişti. Derse girdiğimizde sınav vaktim gelmişti hazırladığım kopyayla iyi bir not almıştım. Kolamdan bir yudum aldım tenefüs bitmişti sırama yayılmıştım. Birden Seray ve Pelin'in girmesiyle bütün sınıfın başına toplanması bir oldu.
"Hey 12-C bizi dinleyin! Elimizde bir sürü görüntüler var. Toplanın!" Herkes Seray ve Pelin'in başına toplandı. Seray flashı tahtaya takar ve görüntüleri açar.
"Ta da! Mira kaşarının görüntüleri." Ağzım görüntüleri görür görmez açık kalmıştı. Elimdeki kolayı sıraya bıraktım. Mira orada kendinde değil gibiydi. Şuan bütün bunlar olurken Mira burada da yoktu. Görüntülerde Mira'nın üzerinde kırmızı bir sütyen ve kırmızı dantelli bir külot vardı. Hemen yanımda Masal eli ağızında şaşırmış bir şekilde bakıyordu. Görüntülerde Mira Doruk'un kucağına oturmuş sürtüyordu. Sınıftakiler görüntüleri görür görmez hayret ve şaşkınlıkla izliyorlardı. Sınıfa giren Doruk görüntüleri gördü. Görüntüden haberi yokmuş gibi davranan Doruk Mira geldiğinde görüntüleri görmesin diye önüne geçti.
"Doruk çıksana." Doruk kafasını iki yana sallayıp;
"Hayır." Dedi. O anda Pelin görüntülerden sonra çıkan videoyu başlatıp sesini açtı. Videolarda tahrik içerikli sesler vardı. Mira afallamıştı. Bütün sınıf Mira'ya gülmeye başlamıştı, Masal hariç. Mira görüntüleri gördü ve Doruk'u itip sözlerine devam etti.
"Senden iğreniyorum." Doruk afallamıştı. Doruk'un konuşmasına izin vermeyen Mira ağlamaya başlamıştı.
"Böyle bir şeyi kameraya çekip sınıfta sergiletmen harika bir iş oldu mu? Aldın mı intikamını!" Mira haykırarak ağlamaya başlamıştı. Görüntüler tüm şehvetiyle devam ederken yumruğumu sıktım.
Doruk Mira'ya açıklama yapmaya çalışmıştı. Ama Mira dinlemeden omuzuma çarpıp en arka pencere kenarına geçti ve bütün sınıfa seslendi.
"Siz ise birinin açığını kapatmak yerine onun açığıyla dalga geçen iğrenç ergenlersiniz!" Kafasını sıraya koydu, dayanamıyordum. Yumruklarımı sıkmaktan damarlarım sertleşmişti.
"Yeter lan!" O sinirle tahtaya vurmuştum. Görüntülerin kalitesi bozulmuş tahta titreşmişti ekranda ufak tefek karıncalanmalar olmuştu. Sınıf sinirli halimden dolayı sessizliğe bürünmüştü. Bir hışımla tahtaya takılı flashı çektim ve kırdım Seray ve Pelin tırnak yiyorlardı.
Herkes şok içinde bana bakıyordu. Mira ise korkudan yerinde sıçramıştı.
"Vay gizemli sessiz çocuğa bak. Yürü be aslanım!" Demişti Masal. Gaza gelmiştim biriktirdiğim öfkelerimi her şeyi kusma zamanım gelmişti.
"Sanki sizin hiç hatanız olmadı! Sanki hepiniz sütten çıkmış ak kaşıksınız! Bunun bir komplo olduğu bariz ortada. Anca ne gördüğünüze inanırsınız ne olup bittiğine değil! Orada Mira kendinde değil. Eğer ağız sululuğunuzu kesip Mira'nın tavır ve davranışlarını inceleseydiniz, böyle bir sahne gördüğünüzde ilk düşündüğünüz şey Mira'nın yaptığı saçma şeyler olmazdı. Kafasının ne kadar güzel olduğunu ve ne yaptığını bilmediğini görmüş ve bilmiş olurdunuz. Hanginiz kafası güzelken yaptığı şeyi bilir ki? Hepiniz gerçekten zeka olarak çok geridesiniz. Anca biri birinin açığını ortaya çıkardıktan sonra düşman kesilir, adının çıkmasına yardım eder! Siz böyle pisliklersiniz işte. Hiç bu durumlara düşenlere yardım ettiniz mi? Etmediniz. Anca bir kez daha tekme attınız!" O sinirle tahtaya bir yumruk daha attım. Sınıf resmen sıçramıştı. Söylediklerim burada bitmemeliydi.
"Ya sen Pelin? Doruk'tan hamile kaldığını tek Seray'a söylemiştin ya da öyle sanmıştın değil mi? Sen sessizce söylediğini sanarken arka sırada ben vardım. Zevk kurbanı gittin be güzelim. Bak sende rezil oldun ne olacak şimdi?" Doruk söylediklerim karşısında afallamıştı, Pelin'e bakıyordu. Pelin gözleri dolarak sınıftan ayrılmıştı, Seray ise peşinden gitmişti. Fazla olmaya başlamıştım ama haklıydım.
"Tuğçe peki ya sen?" Tuğçe yalvarır gibi bakmıştı bana. Yalvarışlarını aldırış etmeden sözlerime devam ettim.
"Senin benimle yatma isteğine ne demeli?" Sırıttım.
"Ve yattıkta yalan yok." Bütün sınıf Tuğçe'ye bakıyordu. Yerin dibine giren Tuğçe sınıftan koşarak çıkmıştı.
"Kısacası hepinizin açığını biliyorum. Ayağınızı denk alın." Mira'ya dönüp baktım bana gülümsüyordu. Boğazımı temizledim.
"Hep yakınınızın kusurunu, açığını kapatırsınız. Ama sizden daha iyilerinin kusurlarını ve açığını yayarsınız. İğrenç insanlarsınız. İnsanlığınızı bir analiz edin konu kapanmıştır." Bir kelime bile edememişlerdi, herkes yerine oturmuştu.
Ben ise az önce yaptığım konuşmadan ötürü gurur duyuyordum.

3. Bölümün Sonu...