23.BÖLÜM

8.8K 431 94
                                    



BİZİM ŞARKIMIZ

23.BÖLÜM

Ne kadar zamandır bu şekilde dikeldiğini bilmiyordu Defne.Tuvalete gelmişti ve yaklaşık 15-20 dakikadır ayakta bekliyordu öylece.Ellerini lavabonun tezgahına dayayıp derin bir nefes aldı ve ve yüzünde ki makyajı umursamadan yüzüne hayatın gerçeklerinin vurduğu gibi su vurmaya başlamıştı.

Hayatının en kötü anlarından birisini az önce yaşamıştı ve kendisini berbat hissediyordu.Saçlarını arkaya doğru savurup kendisine gelmeye çalıştığında buradan bir an önce gitmek istediğini farketti.Kapıdan çıkıp yürümeye başladığında karşısında duvara yaslanmış üzgün bir şekilde kendisine bakan Yiğit'i gördü.Onu gördüğü an her şeyi unutuyordu ama bu sefer dirayetli olacaktı.

"Hep böyle olacak değil mi?Eski sevgilin her zaman karşıma çıkacak,her zaman bizim aramızda olacak"

Yiğit ona doğru yaklaşıp dokunmak istediğinde Defne hemen geri çekildi.Çünkü onun dokunduğu an eriyip bitiyordu ve şu anda bunun olmasına izin veremezdi.

"Aramıza böyle şeylerin girmesine ne olur izin verme.Geçmiş geçmişte kaldı bırak onlar ne söylerse söylesin"

"Bu kadar basit mi ya?O kız gözümün içine baka baka senin o çok büyük aşkından bahsediyor!Ya üstelik o Sedef denilen kız geçmişte sana asılmış sen nasıl beni onunla aynı ortamda tutarsın"
Defne ne söylese haklıydı Yiğit bunun farkındaydı ancak geçmişini silip atması mümkün değildi.Ne yaparsa yapsın yaşanmıştı ve zamanı geriye alamazdı.
"Özür dilerim hata bende hiç buraya gelmemeliydik"

Yiğit Defne'nin kolundan tutup usulca duvara yasladı ve gözlerini onun gözlerine dikip parmaklarını onun yumuşacık teninde gezdirdi.Çok seviyordu,çok fazla seviyordu bu kahve gözleri ve bu durumu aşmak istiyordu artık.

"Mesele buraya gelip gelmememiz değil Yiğit. Anlamıyor musun?Şimdi olmasa bile başka bir zaman karşımıza çıkacaktı bu.Ya ben her şeye rağmen bu durumu kabul ettim!Gözümün içine baka baka hala onu sevdiğini söylediğinde bile..."

Yiğit bir anda elini duvara vurup gözlerini kapattı ve sakinleşmeye çalıştı.
"Ben onu seni kızdırmak için söyledim bunu sende biliyorsun!"

"Ben hiçbir şey bilmiyorum artık.Bence biraz acele ettim ben.Aşkıma yenik düştüm,hala ondan bahsetmene rağmen sana geldim.Sen beni onu sevdiğin kadar sevmeyeceksin hiç bir zaman değil mi?Ve ben bu şüpheyle yaşayamam Yiğit!"

Defne Yiğit'in afallamasından yararlanıp hızlıca uzaklaştı oradan.Genç adam öfkeyle duvara yumruğunu geçirirken kesinlike her yeri yakıp yıkmak istiyordu.Aşkını nasıl sorgulaya bilirdi?Onun için deli olurken nasıl şüpheye düşerdi?Koşar adımlarla oradan uzaklaşıp dışarıya çıktığında etrafına bakınıp gözleriyle Defneyi aradı.

İçeriye girmeyeceğine emindi,üstelik o kıyafetlerle bu saatte ne olursa olsun tek başına gitmesine izin veremezdi.Arkasına doğru baktığında görüş alanına girmişti sevdiği kadın.Omuzları düşmüş bir vaziyette öylece yürüyordu,peşinden gidip kolunu tuttuğunda ona kızmak istedi ancak gözlerinden akan damlaları gördüğünde içinin sızladığını hissetti.

"Defne yapma,sana olan aşkımdan nasıl şüphe edersin?Kendini onunla nasıl kıyaslarsın sen?"

"Onunla evlenecektin.Sen hayatında sadece onunla evlenmek istedin.O seni terkedince hayata küsmedin mi sen?Baban o kızı istemiyor diye babana sırtını dönmedin mi?"

Bütün bunları Yiğit'in yüzüne çarptıkça kendi canı daha fazla yanıyordu sanki.Ama susmayacaktı içinde ki her şeyi dökecekti.

"Sırf o kız seni terketti diye bu içerde görüştüğün herkesle görüşmeyi bıraktın!"
Akan yaşlarını parmaklarıyla silerlen dik durmak için bir hayli çaba sarfediyordu genç kız.Karşısında buğulu gözlerle kendisine bakan adamı çok seviyordu ama geçmişi silip atamıyordu.Çünkü p basit bir eski sevgili değildi ki!"

BİZİM ŞARKIMIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin